GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:51
Tarih:12.02.2019

CHP GRUBU ADINA AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, sözlerime başlamadan önce ben de helikopter kazasında şehit düşen 4 Mehmetçik kardeşim için üzgün olduğumuzu belirtiyorum ve yakınlarına başsağlığı diliyorum, nurlar içinde yatsınlar.

Evet, değerli milletvekilleri, bugün, seçim bölgem Bartın'ın ilçesi olan Amasra ve Batı Karadeniz Bölgesi'nde kurulması planlanan termik santrallerin hukuka aykırılıkları ve sağlığımıza olan zararlarını anlatmak üzere, vermiş olduğumuz Meclis araştırması önergesini anlatmak üzere kürsüye çıkmış bulunuyorum. Ve buradan, hepinizin de zaten bildiği üzere, AKP'nin her türlü öngörüden uzak çevresizlik yaklaşımlarıyla bölgeyi tehdit ettiğini hatırlatmak istiyorum sizlere. Ve AKP, ülkenin tüm ciğerlerini tıkayacak ama vatandaşlarını, yandaşlarını yani, memnun edecek, toprağımızı ve geleceğimizi zehirleyecek termik santraller kurma peşinde değerli arkadaşlar.

Şimdi, bu olumsuz tabloyu görebilmek için hiçbirimizin çevrecinin daniskası olmasına gerek yok. Günümüzde Almanya, kömürlü termik santrallerin kurulmasının tümünü 2038 yılına kadar yasakladı değerli vekiller. Peki, ben sizlere sormak istiyorum: Biz neden geri kalmış bir teknoloji olan bu termik santralleri ülkemizde kurmaya çalışıyoruz?

Evet, değerli arkadaşlar, dünya, söylediğim gibi, ileri gidiyor. Biz de geleceğimiz için rüzgâr, güneş gibi yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmemiz gerekirken geriliyoruz. Peki, bunu nasıl yapıyoruz? AKP iktidarı ve bekçilerinin doğanın katledilmesi ve insan sağlığının yok edilmesi pahasına kırmızı halı serdiği termik santrallerle. Aslında, daha doğrusu zamanın rengine uygun olarak turkuaz halı seriyorsunuz termik santrallere.

Evet, bakın, Amasra'da tam anlamıyla neler yaşandı size onu anlatayım biraz da: 2005'te başladı süreç. 2005'te, ismi lazım olmayan bir şirket geldi, Amasra'da bulunan taş kömürü sahalarını kiraladı. Yıl 2019, aradan tam on dört sene geçmesine rağmen 1 kilogram bile kömür çıkarmış değiller. O zamanın Enerji Bakanı, şu an da milletvekili olan -buralarda göremiyorum ama- Sayın Taner Yıldız da o gün temel atma törenine gelmişti, kendisine ithalden daha kaliteli olduğu öne sürülen 1 tane de kömür vermişlerdi. Kendisine de sormak istiyorum, iktidarınıza da sormak istiyorum: 1 kilogram dahi kömür çıkarmayan bu şirket hâlâ orada görevine devam etmekte midir? Madem kömür çıkaramıyor bu şirket, neden Türkiye Taşkömürü Kurumuna ve devletin işletimine bu sahaları devretmiyorsunuz? Gelin işçilerimizin de daha fazla hak sahibi olduğu, kazanç sahibi olduğu bir şey yapalım ve orayı kamulaştıralım diyorum değerli vekiller.

Tüm bunlara rağmen Amasra'mızda "Termik santral kurulabilir." denmiş ve "ÇED Olumu" kararı Bakanlık tarafından verilmiştir. Tüm bunlara karşın halkın katılım toplantılarında binlerce insanımız termik santralin yıkıcı etkilerine yoğun tepkisiyle karşı çıkmıştır. Peki, halkımız termik santrale karşı çıkarken başka neler yaptı? Binlerce kişiyle yürüyüşler düzenledi değerli vekiller ama daha da önemlisi, Türkiye'de ilk defa 2019 davacıyla birlikte bu termik santrale karşı iptal davası açtı. Bakın burada, vatandaşlarımızın, ellerinde evlerinden aldıkları yağ tenekelerine sopalarıyla vurarak bu termik santralin kurulmasına karşı yaptıkları eylemden fotoğraflar görüyorsunuz. Peki, siz ne yapıyorsunuz, siz ne yapıyorsunuz? Hiçbir şey.

Değerli vekiller, tüm bunların ardından Bakanlığın ne yaptığına iyice bir dikkat çekmek lazım.

Bakanlık, önce 2009, 2010 ve 2013 yıllarında dedi ki: "Burası termik santral yapılmaya uygun değildir." Peki, sonra ne oldu? Bilmediğimiz bir şekilde, 2016'da geldi ve "Burası termik santral yapılmaya uygundur." dedi.

Ben, bu kürsüden Bakanlığa sormak istiyorum...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

AYSU BANKOĞLU (Devamla) - Ne oldu da daha önce bölgeye kurulması tehlikeli görülen bu santral kurulabilir hâle geldi ve neden taban tabana zıt olan bu kararları veriyorsunuz? Tüm bunları milletimin takdirine bırakıyorum değerli arkadaşlar. Ne yazık ki verdiğim örnekteki bu hukuk dışı ve usulsüz uygulama, ülkemizdeki olumsuz çevre uygulamalarından yalnızca bir tanesi.

Peki, biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak her zaman ne diyoruz? Hak, hukuk, adalet diyoruz değerli arkadaşlar. (CHP sıralarından alkışlar)

Bu hak, hukuk, adalet kavramlarını gerçekleştirmek için vatandaşımızın gönlüne nasıl girebiliriz peki? Herhâlde sizin yaptığınız gibi billboardlara "gönül belediyeciliği" yazıp kalpler koyarak yapamayız değerli arkadaşlar. Benim size önerim, billboardlarınıza "Termiksiz yaşam istiyoruz." afişlerinizi asmanızdır çünkü bu fotoğrafta gördüğünüz güzel Amasra'mızda termik santral birçok tahribata neden olacak, doğal ve kültürel mirasımız korunması gerekirken bu temenniler içi boş bir hayalcilikten, temenniden öteye geçemeyecek.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Bir dakika daha verin Başkanım, güzel konuşuyor. Temiz hava için konuşuyor, bir dakika daha konuşsun Başkanım.

AYSU BANKOĞLU (Devamla) - Son bir dakika rica ediyorum.

BAŞKAN - Tek sefer uzatıyorum, sadece grup başkan vekillerine istisna yaptım.

FATMA KURTULAN (Mersin) - Genç, genç.

ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Genç daha.

AYSU BANKOĞLU (Devamla) - Bitiyor zaten.

BAŞKAN - Bir de size yapayım, buyurun.

Yalnız tamamlayalım.

AYSU BANKOĞLU (Devamla) - Evet, değerli vekiller, gelin gerçekten harekete geçelim, gerçekten termik santrale karşı çıkabiliyor muyuz gösterelim. Eğer cevabınız evetse buyurun hep birlikte araştırıp öğrenelim, bu konuda gerçekten samimi olabilecek misiniz görelim. Yoksa, yine koşa koşa dışardan gelip, belki de dinlemediğiniz, ne olduğunu bile tam olarak bilmediğiniz bir önerge için eller havaya yapıp ret mi edeceksiniz önergemizi? Gelin bu önergemize destek verin ve şunu da unutmayın: Amasra sizi affetmez, doğa da sizi unutmaz değerli vekiller. Ben buradan Amasra'nın gerçek sahiplerine, esnafına, balıkçısına, köylü kardeşlerime, tüm davacılara ve ülkemizin dört bir köşesinde çevre mücadelesi veren tüm dostlarıma selam gönderiyorum ve mücadelemiz devam edecektir diyorum.

Martta bahar gelecektir. Baharda görüşmek üzere.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)