| Konu: | Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 55 |
| Tarih: | 20.02.2019 |
RAFET ZEYBEK (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmeleri üzerinde söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, bu kanun teklifinin bazı maddelerini biz de olumlu görüyoruz ancak böylesine sınırlı ve yetersiz bir teklifle yargının sorunlarını çözmemiz mümkün değil. Yargının sorunları o kadar büyük, o kadar ağır ki böyle geçici tedbirlerle çözülemeyecektir. Yargıya güvenin yüzde 20'lere kadar düştüğü günümüzde, geçici tedbir ve yetersiz düzenlemelerle yargıyı bağımsız ve tarafsız yapamazsınız, adaleti dağıtamazsınız. Dün FETÖ'nün kontrolü altında olan yargı bugün iktidarın ve başka tarikatların kontrolü altına sokulmuştur. Özellikle yargı üzerindeki bu baskıya ve müdahalelere son vermek zorundasınız. Her şeyden önce, değerli milletvekilleri, bağımsız ve tarafsız bir yargı istenmelidir, bu konuda samimi olunmalıdır. Siz ne kadar mükemmel kanun yaparsanız yapın, eğer bunu amacına uygun şekilde uygulamıyorsanız hiçbir değeri yoktur.
Bugün yargıda yaşadığımız en büyük sorunlardan biri, yürütmenin yargı üzerindeki müdahalesidir. 2010 yılında yapılan Anayasa referandumu, bir yargıyı ele geçirme referandumudur. Üstünlerin hukukunu değil hukukun üstünlüğünü getirme vaadiyle millet kandırılmış ve yargı bilerek ve isteyerek FETÖ'ye teslim edilmiştir.
Değerli milletvekilleri, FETÖ'yle aynı menzile yürürken yargı ciddi bir engel olarak görülüyordu; bu nedenle, yargı mutlaka ele geçirilmeliydi, dizayn edilmeliydi, kontrol altına alınmalıydı, istenmeyen kararların verilmesi mutlaka engellenmeliydi. 2010 referandumunda tamamen bu amaçla bir düzenleme yapıldı ve yargı -biliyoruz hepimiz- FETÖ'ye teslim edilmişti.
Değerli milletvekilleri, hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığı ilkeleri hızla terk edilmektedir. Ülke yönetiminde genelinde Anayasa'nın, yasaların ve hukuk kurallarının yerini fiilî durum almıştır. Değerli arkadaşlarım, fiilî durum, keyfîliktir, hukuk dışılıktır. Demokratik bir hukuk devletinde geçerli olan kural, hukuk çerçevesinde hareket etmektir. Ülke yönetiminde ve kanun yapımında hukuka göre hareket etmek keyfiyet ve oldubittiye engel olacaktır. Türkiye, hukukun yok sayıldığı, kanunlarda karşılığı olmayan fiilî durumlar devletine dönüştürülmüştür. Kanun tanımaz bir hâlde fiilî durum yaratmak için yapılan uygulamaları ve sonrasında fiilî durumları yasalaştırmakla hukuk devleti sağlanamaz.
AK PARTİ Genel Başkanı ve Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan 2014 yılında Cumhurbaşkanı seçildiğinde "Fiilî bir durum ortaya çıktı." dedi, Anayasa'yı açıkça ihlal etti ve buna Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli de "Evet, Anayasa'ya aykırı hareket vardır. Bu aykırılığı yasal düzenleme yaparak Anayasa'ya uyduralım." dedi ve 16 Nisan 2017 Anayasa referandumuna gidildi.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Bir dakika ilave ediyorum.
RAFET ZEYBEK (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, fiilî duruma yargı da alet edilmeye başlandı. 2010 Anayasa referandumunda Seçim Kanunu'na göre geçersiz olan mühürsüz zarf ve oy pusulaları Yüksek Seçim Kurulu tarafından seçim devam ederken geçerli hâle getirildi ve gerekçe olarak da "Fiilî durum ortaya çıktı." dendi. 2018 yılında da bu hukuk dışılık yasal hâle getirildi.
Değerli arkadaşlarım, kanun teklifleri, Meclis çalışmaları Cumhurbaşkanlığı tarafından yürütülür hâle geldi. Yargı, Cumhurbaşkanının talimatı ve baskısı altında. Bu durumda, Türkiye'de hukuk devleti olma iddiasını sürdüremeyiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
RAFET ZEYBEK (Devamla) - Bu nedenle, değerli arkadaşlarım, herkes bu ülkede hukuka uygun şekilde hareket etmek zorundadır; aksi takdirde, bu devleti çökertirsiniz ama hepimiz, biz de siz de çocuklarımız da bunun altında kalırız.
Hepinize teşekkürlerimi sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.