GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Yükseköğretim Kurumları Teşkilatı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:56
Tarih:21.02.2019

TAMER DAĞLI (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 43 sıra sayılı Kanun Teklifi üzerine söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle aziz milletimizi ve Gazi Meclisi saygıyla selamlıyorum.

43 sıra sayılı Kanun Teklifi'yle vatandaşlarımızdan ve kamu kurumlarımızdan gelen talepler doğrultusunda toplumsal beklentilere cevap verecek bazı kanunlarda düzenlemeler yapıyoruz. Bunlardan önemli bir düzenleme, 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu, evde bakım yardımı alan bakıma muhtaç engellilerimizi ilgilendirmektedir. Kanunda yapılacak değişiklikle Ramazan ve Kurban Bayramlarında verilen ikramiyelerin hane halkı içinde kişi başına düşen gelir hesaplamasına dâhil edilmeyerek yapılan yardımın kesilmemesi, yine eklenecek geçici maddeyle, hane halkı ortalama geliri arttığı için yardımları kesilen kişilere ödenmeyen yardım tutarlarının defaten ödenmesi amaçlanmaktadır. Yani burada bir alan genişletme veya yeni bir uygulama yok. Kurban Bayramı ve Ramazan Bayramı'ndaki ikramiyeden dolayı hane halkı gelir rakamı arttığı için mağdur olan engellilerimizin mağduriyetinin giderilmesi söz konusu.

Ayrıca, Çevre Kanunu Ek 11'de yapılan düzenlemeyle; özellikle Çevre Kanunu'nda geri kazanım, katılım paylarının beyanname süresi ve ödeme süreleriyle ilgili bir düzenleme yapılmaktadır.

Ek 11'inci maddesinde yapılması öngörülen değişiklikle geri kazanım, katılım payları, ürününün piyasaya sürüldüğü veya ithal edildiği tarihi takip eden ayın 24'üncü günü sonuna kadar ilgililerin gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu vergi dairesine, gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayanlar tarafından ise Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından belirlenecek vergi dairesine beyan edilerek aynı ayın sonuna kadar ödenecektir.

Daha önce bu düzenlemeyi Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız yürütmekteydi, bu yapılan değişiklikle, Hazine ve Maliye Bakanlığımız geri kazanım, katılım payının beyan ve ödeme sürelerini kanuni süresinden itibaren bir ayı geçmeyecek şekilde yeniden belirlemeye yetkilendiriliyor; geri kazanım, katılım payı beyannamelerinin verilme sürelerini, kapsamına girenlerin sektörleri, gayrisafi iş hasılatları, istihdam edilen işçi sayıları dikkate alınarak il ve ilçe sınırları itibarıyla ayrı ayrı veya birlikte aylık, üç aylık veya altı aylık dönemler hâlinde tespit etmeye, beyannamelerin şekil, içerik ve eklerini belirlemeye, beyannamelerin elektronik ortamda gönderilmesine zorunluluk getirmeye, bu beyannamelerin yetki verilmiş gerçek veya tüzel kişiler aracı kılınarak gönderilmesi hususunda izin vermeye, bu kişileri aracı kılmaya veya zorunlu tutmaya ve uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye Bakanlığın görüşü alınarak yani Çevre ve Şehircilik Bakanlığının da görüşü alınarak Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkili olacaktır.

Ayrıca, 2872 sayılı Kanun'a eklenecek geçici maddeyle, ocak ve şubat aylarına ait beyanname tarihi 24/4/2019, ödeme tarihi ise 30/4/2019 olarak düzenlenecektir.

Yine, bu yasada Sivil Havacılık Kanunu'nun 98'inci maddesinde yapılan değişiklikle, haklarında soruşturma veya kovuşturma başlatılmış personelin uluslararası anlaşmalarla tanınan yeterlilik belgelerinin bu soruşturma ve kovuşturma neticelendirilinceye kadar geri alınması hususunda bakanlıklar arasında koordinasyon sağlanması öngörülmektedir. Yani İçişleri Bakanlığı ile Ulaştırma Bakanlığı arasındaki koordinasyon... Niye kanun değişikliği öngörüldü? Yetki belgeleri 190 ülkenin tamamına yakınının taraf olduğu 1945 Şikago Anlaşması'na göre düzenleniyor. Dolayısıyla, sivil havacılık uluslararası bir alan olduğu için bakanlıklar arası bu yetki devrimin kanunla düzenlenmesi gerektiğinden bu madde buraya gelmiştir.

Yine, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nda yapılacak değişiklikle... Bilindiği gibi Kültür ve Turizm Bakanlığınca yayıncılık sertifikası verilmiş yayıncılar tarafından yapılan kitap ve süreli yayınlarda vergi muafiyeti vardı. Bu yapacağımız düzenlemeyle birlikte, poşetlenerek satılanlar hariç olmak üzere basılı kitap ve süreli yayınların tesliminin katma değer vergisinden istisna edilmesi, ayrıca maddede uygulanan istisna had sınırının bu istisnanın uygulanmasında geçerli olmaması amaçlanmaktadır.

Yine, 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu'nun geçici 19'uncu maddesinde yapılacak değişiklikle -ki İşsizlik Fonu'nun 48'inci maddesi istihdamı artırmak ve iş gücü maliyetlerinin azaltılması anlamında buna yetki veriyor- 2018 yılında iş yerinde bildirilen en düşük sigortalı sayısına ilave olarak yeni işçi alan işverene prim, vergi ve ücret desteğinin üç ay süreyle sağlanması amaçlanmaktadır.

Özel Tüketim Vergisi Kanunu'yla ilgili bir düzenleme var. Kanunda ekli listede yer alan gümrük tarife istatistik pozisyon numaralı cep telefonları ile diğer alıcısı bulunan verici portatif telsiz telefon cihazlarının özel tüketim vergisi oranlarının yüzde 50'ye kadar artırılabilmesi ve oranlara esas özel tüketim vergisi matrahlarının maddede yer alan sınırlar dâhilinde belirlenebilmesine imkân verilmesi amaçlanmaktadır. Şu anda da yüzde 25'e kadar artırma ve yüzde sıfıra kadar çekme yetkisi Cumhurbaşkanına aittir. Bu yetkinin, özellikle cep telefonları için yüzde 50'ye çıkarılması amaçlanmaktadır. Ayrıca özel tüketim vergisi matrahının da dilimlere ayrılması öngörülmüştür.

5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu'nda bir düzenleme yapılmaktadır. Bu düzenlemeyle de "serbest kullanıcılar" dediğimiz yıllık tüketimi 5 bin tonun üzerinde motorin, fuel-oil veya kalorifer yakıtı tüketmekte olan belediyeler, Devlet Demiryolları, EÜAŞ gibi firmaların 5 bin tonun üzerindeki tüketimlerinin ulusal stok bulundurma yükümlülüğü olan 20 bin tonu aşma riskine karşılık, ulusal stok bulundurma yükümlülüğünden muaf tutulması öngörülmektedir. Burada kamu kurumlarının maliyetlerini azaltıcı bir amaç güdülmektedir. Bunun toplam içerisindeki payı da binde 1'dir yani ulusal stok bulundurma yükümlülüğümüz içerisindeki bu serbest kullanıcıların payı binde 1'dir.

Yine, 5393 sayılı Belediye Kanunu'na eklenecek maddeyle, konusu suç teşkil etmemek üzere -yani belediye başkanlarının affedildiği söylendi ama- bu maddenin yürürlük tarihine kadar, personelin çocukları için kreş ve gündüz bakımevi hizmetini bütçesinden hizmet alımı yoluyla karşılamış olan belediyeler, büyükşehir belediyeleri ve bağlı kuruluşların yetkili ve görevli personeli hakkında idari veya mali yargılama ve takibat yapılamaması, başlamış olanların işlemden kaldırılması amaçlanmaktadır. Burada da Sayıştayla yaptığımız görüşmede -ki belediyenin bize verdiği raporda da- belediyeler, hizmet alımı yöntemiyle 5 milyon gibi bir rakama bu işi çözerken, şu anki maliyeti, 18 milyon liraya çıkmış, bunu da belediyeler belgelemektedir. Şu anda belediyeler kendileri işletmekte ve neredeyse 4 katı düşük fiyatla bunu yapabilmektedirler.

Yine, Hazineye ve DSİ Genel Müdürlüğüne ait su ürünlerinin işletilme hakkı daha önce il özel idarilerine aitken, Tarım ve Orman Bakanlığına devriyle ilgili bir süreç vardı. Bu, 1/1/2019 tarihinde doldu. Bu tarihin de 1/1/2020'ye kadar uzatılması ve bu alanda faaliyet gösteren 2.300 tane firmanın ve 25 bin çalışanın sıkıntı çekmemesi adına bir düzenleme yapmaktayız.

Ayrıca, iş güvenliğiyle ilgili burada çok bahsedildi, işte, (C) sınıfı iş güvenliği belgesi olanların (B) sınıfı iş güvenliğinde görev alıyor olması, 1/1/2019 tarihi itibarıyla sonlanmıştı. Özellikle, (A) grubu ve (B) grubu iş güvenliği sertifikasının yetersiz olması ve burada görev yapacak iş güvenliği uzmanı bulunamaması nedeniyle zaten bu tarihe kadar (C) grubu iş güvenliği uzmanları buralarda görev yapmaktaydı. Bu yasal düzenlemeyle esasında son verilecek bir aşamaya geliyoruz çünkü sayısı 50'nin altında işçi çalıştıranlar ile kamu kurumları bu yasal düzenlemeye 1/7/2020 tarihinde girecek. Biz (C) sınıfı iş güvenliği uzmanlarının da süresini bu tarihe uzatarak ikisini birleştirmiş ve kanunun normal düzeyine çekmiş olacağız bu düzenlemeyle.

Ayrıca, bazı alacakların yapılandırılmasıyla ilgili özellikle tarımsal üretime devam etmek koşuluyla tarımın desteklenmesi amacıyla çiftçilerimizin Ziraat Bankasına ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının yapılandırılması amaçlanmıştır. Burada tasfiye olunacak alacaklar hesabına 31/12/2018 tarihi itibarıyla aktarılan rakamlarla birlikte, afet ve benzeri nedenlerle zarar gören çiftçilerimizin borçlarının yapılandırılması amaçlanmaktadır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Bir dakika ekleyeyim Sayın Dağlı.

TAMER DAĞLI (Devamla) - Burada planlanan faiz oranı yüzde 15'tir, bunun yüzde 10'unu üreticimiz, çiftçimiz karşılayacak, yüzde 5'i ise Hazine tarafından karşılanacaktır.

Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce bu kanunun 1'inci maddesi uyarınca yapılandırılan ve ödemeleri hâlihazırda devam eden krediler, bu madde hükümlerinden etkilenmeyecek ancak başvurmaları durumunda bu madde hükmünden faydalanabilecektir.

Bugün özellikle Adana'mızla ilgili de önemli bir madde Genel Kurulumuzda görüşülecek. Adana Bilim ve Teknoloji Üniversitemizin adı, Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi olarak değiştirilecek. Şimdiden hayırlı olsun diyorum. Bu vesileyle merhum Alparslan Türkeş'i rahmetle anıyorum. Milliyetçi Hareket Partisinin 50'nci yıl dönümünü de kutluyorum.

Bu kanun teklifinin milletimize, ülkemize hayırlı olmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ ve MHP sıralarından alkışlar)