GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:74
Tarih:07.05.2019

İYİ PARTİ GRUBU ADINA YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bütün süre haklarımızı size sitem etmek için kullanacağız.

Önümde Mustafakemalpaşa ilçesinin müracaatı var, bu müracaata YSK'nİn verdiği 20 Nisan tarihli karar var. Karar: "Sandık kurullarının teşkiline ilişkin itirazların Yüksek Seçim Kurulunun 13/12/2018 tarih 2018/1105 sayılı Kararı'yla kabul edilen seçim takvimine göre 2 Mart 2019 tarihinde kesin olarak karara bağlanması nedeniyle tam kanunsuzluk iddiasına ilişkin talebin reddine..." 2 Mart 2019 tarihini istinat ederek "talebin reddine..." Aynı talep. talebin gerekçesinin, İstanbul'un gerekçesiyle aynı olduğunu bildiğiniz için tekrarlamıyorum yani kurullarla ilgili bugün İstanbul seçiminin yenilenmesine gerekçe oluşturulan kararın aynısı Mustafakemalpaşa'da da var, itiraza tarih verilerek "Talebin bu zaman içerisinde yapılmadığından reddine..." denmiş. Aynı gerekçelerle şimdi İstanbul kararının böyle çıkmış olması hem YSK'ye olan itibara -itibar kaybına- hem de demokrasiye olan itimada zarar vermiştir.

Biz, bugün seçimin sonuçlarını, hem muhalefet olarak aldıklarımızı hem iktidar olarak kaybettiklerinizi Türk demokrasisi açısından konuşmak isterken yeni bir hukuksuzluğu konuşmak mecburiyetinde kaldık. Demokrasiye olan itimat sarsılmasın diye hassasiyet gösteriyoruz ama bu hukuksuzluğu unutturmamamız lazım. Karşı karşıya olduğumuz şey şudur: Örselenen bir siyasal irade, kapatılan bir siyasal gelenek, 28 Şubatta töhmet altına alınmaya çalışılan bir siyasal ekol, 27 Nisanda önü kesilmeye çalışılan bir siyasi irade, 367 kriziyle aslında hassasiyetleri hukuk tarafından gadre uğratılan bir topluluk; onun buraya gelmiş olması iddianızdan vuruluyor olmanız anlamına geliyor, Allah sizi iddialarınızdan vurdu. Eğer 13.700 farkı kapatacak hakikatli bir gerekçe bulsaydınız, buna itiraz eden Millet İttifakı'nın unsurlarından CHP olsaydı ona da itiraz edecektik; diyecektik ki: "13.700 farkı kapatacak meşru gerekçe varken bu itirazınız ahlaki değildir." Ama bunu deme imkânından bizi mahrum bırakan bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Bugün alınan karar, öyle ya da böyle -kayıtlara geçsin diye söylüyorum- âdeta Türk demokrasisinin Kerbelâ'sını oluşturmuştur, bu karar millet iradesinin başını almıştır. Bunun aksülameli olacak ne kadar bedel varsa onları sonra konuşacağız; Türk ekonomisine, Türk demokrasisine kaybettirdiklerini konuşacağız. Yani "Sandıktan kim çıkarsa çıksın Hükûmet razı olmaz." diye bir kabul vardı, propaganda kabulü, onun hilafına davranma imkânı elimize geçmişti şimdi. "Sandıktan ne çıkarsa çıksın Hükûmet razı olmaz." diye bir kara propagandaya -hukuki gerekçeler müstesna olarak söylüyorum- cevap verme imkânı doğmuştu, o cevabı hovardaca harcamış olduk.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

YAVUZ AĞIRALİOĞLU (Devamla) - Tamamlıyorum Başkanım.

BAŞKAN - Lütfen.

Buyurun.

YAVUZ AĞIRALİOĞLU (Devamla) - Türk ekonomisinin borçlanma maliyetlerini yükseltmiş olduk. Biz bugün doların beş yıllık borçlanma oranlarını yüzde 8,5'lara, 9'lara taşımış bir ülkeyiz; IMF anlaşmalarında 3,5-4 olan borçlanma limitlerimizi 8,5-9'lara çıkarmış durumdayız. Devletin bu yıl ödeyeceği 126 milyar dolar para var, borç; özelinki hariç, 186 milyar dolara geliyor, 190 milyar dolar toplam. Türk demokrasisinde şu anda karşı karşıya kaldığımız iş sadece İstanbul seçimlerinin sonuçları değildir arkadaşlar, göreceğiz bunun ekonomiye etkilerini. Borçlanma maliyetlerimizi yükseltecek bu. Bunun, Türk ekonomisine olan itimadı sarstığı gibi, ekonomiyi, istikrar bekleyen, faizlerde, enflasyon artışında ve dolar hareketliliğinde istikrar bekleyen Türk ekonomisini vuracağı bir zafiyet alanına dönüştüğünü de göreceksiniz hep beraber. Bu kararın iktisadi, siyasi sonuçlarını hep beraber ödeyeceğiz ama tarihe gadre uğramış bir topluluk olarak, siyasi itibar bulmuş, siyasi kuvvet devşirmiş bir topluluk olarak geçmek hissenize düşmüşken millet iradesini gasbetmek gibi bir sicili kendi sicilinize yazdırmış oldunuz. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)