GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü'ne ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:78
Tarih:15.05.2019

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Tabii, dün 14 Mayıs Çiftçiler Günü'ydü. Ben de bir çiftçi çocuğu olarak buradan Türkiye'deki bütün çiftçilerin Çiftçiler Günü'nü kutluyorum. Tabii, ülkemiz şu anda ekonomik anlamda çok zor bir süreçten geçiyor. Bu zor süreçten en çok etkilenenler, en çok mağdur olanlar tarımla uğraşanlar, çiftçiler, köylüler. Özellikle pahalı mazot fiyatları, ilaç fiyatları, tarımdaki girdi fiyatları çiftçilerimizin mağduriyetini artırıyor ve çiftçilerimiz Türkiye genelinde buruk bir haftayı, buruk bir günü kutladılar. İnşallah önümüzdeki süreçte çiftçilerimiz için, çiftçilerimizin mevcut durumlarını düzeltecek, sorunlarını çözecek çalışmaları bu Parlamentoda hep birlikte yaparız.

Tabii, ben Adıyaman Milletvekiliyim. Adıyaman, tarım kenti; Adıyaman, özellikle sarmalık tütünün başkenti. Benim seçim çevremdeki çiftçilerimizin de gerçekten yığınla sorunları var.

Adıyaman'ımız üç tarafı sularla çevrili bir il ancak bugüne kadar özellikle sulama projeleri, barajlar bitirilemediği için, pompaj sistemleri bitirilemediği için, suyun kenarında kuru tarım yapan çiftçilerimiz, vatandaşlarımız, yurttaşlarımız var. Hükûmetten artık acilen sulama projelerini hayata geçirmesini ve bir an evvel Adıyaman topraklarının suyla buluşmasını çiftçilerimiz beklemektedir.

Bunun yanında, Adıyaman'da, özellikle mayıs ve haziran ayı tütün dikim ayıdır. Şu anda tarlada, güneşte çalışan tütün üreticilerimizin çok ciddi bir kaygısı var. Nedir bu kaygı? Şu an diktiği tütünü önümüzdeki dönem, hasattan sonra satıp satamayacağının garantisi olmadığı için... Bütün tütün üreticilerinin uykusunu kaçıran husus şu: Geçen dönem, özellikle 26'ncı Dönemde bu Parlamentodan -Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu'na eklenen bir fıkrayla- yetkili kurumlardan yetki belgesi almadan tütün satan, satışa arz eden, nakleden ve bulunduranlara üç yıldan altı yıla kadar hapis cezasını öngören bir yasa çıkmıştı. Bu yasanın yürürlük tarihi 2 Temmuz 2019. Dolayısıyla kırk beş gün sonra bu yasanın yürürlüğe girmesi söz konusu olacak. Tabii ki bu tablo karşısında, başta Adıyaman tütüncüleri, Türkiye genelindeki tütün üreticileri ve çiftçilerimiz şu anda ciddi anlamda kaygı duyuyorlar.

Daha önce Parlamentodan çıkan yasayla, tütün üreticilerinin kurdukları kooperatifler aracılığıyla tütünün alınması, satılması ve ticaretinin önü açılmıştı ancak bu yasaya paralel olarak ilgili kurumlar, ilgili bakanlıklar bugüne kadar, bu kooperatiflerin üretim tesislerinin kurulması, bunun iç piyasada pazarlanması konusundaki yönetmelikleri ve mevzuat çalışmalarını maalesef yapamadılar. Bunu yapamadıkları için de kurulan kooperatifler kâğıt üzerinde kaldı, tesisleşemediler, üreticiler bir araya gelip mevzuata uygun tesisleşme yapamadılar, gerçekleştiremediler. Burada kabahat kurumların, idarenin. Dolayısıyla önümüzdeki kırk beş gün içerisinde de bu yönetmelikler çıksa dahi, bu tesislerin kurulması, makinelerin alınması ve benzeri çalışmalar epey süre alacaktır. Dolayısıyla kurumların kabahatinin, kurumların görevlerini zamanında yapmamış olmasının doğurduğu sonuçları, cezaları çiftçilerimiz çekecektir.

Bu nedenle özellikle bütün parti gruplarından bir talepte bulunuyorum Türkiye'deki tüm tütüncüler adına: 2 Temmuzda yürürlüğe girecek olan bu yasanın, bu ağır cezaları öngören bu yasanın hiç olmazsa gerekli yasal çalışmalar yapılıncaya kadar en az iki yıl süreyle ertelenmesi üreticilerimizin, çiftçilerimizin yararına olacaktır, bu konuda herkesten duyarlılık bekliyoruz.

Tabii, aslında, bu cezanın, tütünle ilgili cezanın kendisi de gerçekten çok saçma bir düzenlemeydi. Bu düzenlemeye aslında hiç gerek yok. Ülkemiz, tütün politikasına baktığımızda, dışarıdan ciddi anlamda tütün ithalatı yapıyor. Dışarıdaki çiftçinin ürettiğini ithal ediyorsunuz, karşılığında dolarlar ödüyorsunuz, kendi çiftçinizin ürettiği tütüne üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası getiriyorsunuz. Bu yasanın, bu cezanın kabul edilebilir hiçbir yanı yoktur. Burada üreticilerimizin, çiftçilerimizin lehine hiçbir durum söz konusu değildir. Bu cezalar sadece Türkiye piyasasında büyük sigara şirketlerine, sigara devlerine, uluslararası şirketlere pazar açıyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayınız Sayın Tutdere.

ABDURRAHMAN TUTDERE (Devamla) - Kendi üreticimizi koruyacak, kendi çiftçimizi koruyacak düzenlemeleri ve çalışmaları mutlaka hayata geçirmemiz gerekiyor. Tütün Türkiye ekonomisinde geçmiş yıllarda gerçekten çok önemli bir yer alıyordu ancak günümüzde, özellikle tütüne ilişkin yanlış politikalar nedeniyle tütün ve tütün üreticisi can çekişmektedir. Böyle kıymetli bir ürünü gerçekten Türkiye'nin iç piyasasında hak ettiği yere getirmeniz gerekiyor.

Biz buradan bunu söylerken sigarayı ve sigara içenleri özendirmek adına söylemiyoruz. Bu memlekette sigara içiliyorsa neden yerli tütün içilmesin? Bizim söylemek istediğimiz bu. Madem sigara içiliyor, kendi ürettiğimizi sigara fabrikaları sigara üretiminde kullansın ve sigara tüketenler de bu ürünleri kullansın. Tek maksat bu, yapılması gereken de bu ancak bugüne kadar iktidar tarafından tütün meselesi göz ardı edildi.

Bu konuyla ilgili aslında bu Parlamentoda çok ciddi konuşmalar yapıldı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Tutdere, selamlayarak bitirelim.

ABDURRAHMAN TUTDERE (Devamla) - Zamanın Maliye Bakanı Sayın Ağbal "Biz bu yasal değişikliği yaptıktan sonra vergi oranında da gerekli indirimleri yapıp yerli tütünün, sarmalık tütünün önünü açacağız." demişlerdi ancak aradan geçen iki yıla rağmen, ne vergi yasasında gerekli düzenlemeler yapıldı ne de diğer mevzuatta yapıldı. Bu konuda üreticiler, Adıyaman çiftçisi iktidardan sarmalık tütünün önündeki yasakların kaldırılmasını ve gerekli yasal çalışmaların yapılmasını beklemektedir.

Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Başkanım, bu fırsatı verdiğiniz için size de teşekkür ediyorum, sağ olun. (CHP sıralarından alkışlar)