| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 81 |
| Tarih: | 22.05.2019 |
AK PARTİ GRUBU ADINA RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Teşekkürler Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; HDP grup önerisi üzerine AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Şiddet, tarihin ilk günlerinden beri bir insanlık sorunu. Şiddet, cinsiyetten öte bir insana bakış meselesi, insana verilen değer meselesidir. Bu meselenin sadece ülkemizin değil, gelişmiş ülkelerin de sorunu olduğunun altını çizmek isterim. Yapılan araştırmalar, maalesef, şiddeti uygulayanların eğitim düzeyiyle, maddi geliriyle, makamıyla, mevkisiyle ilişkisinin olmadığını ortaya koyuyor. Çok iyi eğitimli insanların bile sistematik olarak şiddet uyguladığını ne yazık ki üzülerek görüyoruz.
Bizler AK PARTİ olarak Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğinde, kadınla ilgili problemleri siyasetüstü, ideolojiüstü, vicdani bir mesele olarak ele aldık. Aslında, buradan neler yaptığımıza değinmek istemiyordum ama hafızamızı biraz tazelemek, biraz hatırlatma yapmak istiyorum.
Öncelikle Anayasa'da pozitif ayrımcılık ilkesini getirdik ki birçok Avrupa ülkesinde olmayan bir düzenlemeydi.
Başka ne yaptık? Ki çok önemsiyorum, Türk Ceza Kanunu'nda tecavüzcüsüyle evlendiğinde yapılan indirimi ortadan kaldırdık, cezayı beş yıldan on altı yıla çıkarttık. Töre cinayetlerine son verdik.
Aynı zamanda İstanbul Sözleşmesi, 6284 no.lu Kanunu'muz, ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesiyle ilgili kanuni düzenleme, ŞÖNİM'lerimiz, konukevlerimiz, ALO 183 Sosyal Destek Hattı'mız, İçişleri Bakanlığımızın Kadın Acil Destek İhbar Sistemi (KADES), Bakanlığımızın müdahil olduğu davalar, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında kurulan Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu -ki devrim niteliğindedir- aynı zamanda on altı on yedi yıldır toplumumuzda güçlenen, büyüyen sivil toplum örgütleri...
Bugün geldiğimiz noktada hâlâ kadına yönelik şiddeti konuşuyorsak bir şeyler yanlış, bir şeyler eksik gidiyor demektir değerli arkadaşlar. Siyaset felsefesinde hepinizin bildiği bir anlayış vardır; "Toplumsal meselelerde sadece kanuni düzenlemeler yaparak ilerleyemeyiz, beraberinde topyekûn bir toplumsal inanış, zihinsel dönüşüm, zihinsel bir devrime ihtiyaç vardır." derler. İşte uzun lafı kısası, bizler de toplumsal meselelerimizde kadınlarımızla, çocuklarımızla, yaşlılarımızla, engellilerimizle, her bireyimizle ilgili meseleleri biraz daha topyekûn ele almalıyız; almazsak bugün geldiğimiz noktada bir arpa boyu bile yol izleyemediğimizi görürüz.
Ben üç hususa dikkati çekmek istiyorum. Ben bir anneyim ve anneanneyim ve bir anne ve bir anneanne olarak buradan öncelikle ailelerimize, annelerimize, babalarımıza seslenmek istiyorum: Masum çocuklarımızın ellerine tutuşturduğumuz telefonlar, iPad'ler vesaireyle onların maruz kaldığı ya da oynadığı, masum diye düşündüğümüz çizgi filmlerin, oyunların neler içerdiğine dikkat etmemiz gerektiğini düşünüyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, sözlerinizi bağlayın Sayın Katırcıoğlu.
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Devamla) - Teşekkürler.
Hemen ufak hatırlatma. Basit bir oyunda level atlayabilmesi için ufak bir canlının başına vurması gerekiyor çocuğumuzun, şiddeti daha buralardan öğreniyor.
İkinci husus ise buradan medyaya seslenmek istiyorum, diğer konuşmacılar da kısmen değindi. KEFEK komisyonumuzun altında medyayla ilgili bir alt komisyon var; çok güzel bir rapor hazırladılar, incelemenizi tavsiye ederim. Orada şiddetin haberleştirilme diliyle ilgili, şiddeti haber vermeyle ilgili detaylar anlatılıyor. Oraya baktığımızda, şiddetin öğretildiğini, özendirildiğini, şiddet gören çocukların da öz güven eksiğiyle büyüdüğünü görüyoruz.
Bir üçüncü husus -zaman kısa olduğu için detaylara girmeden geçiyorum- ortak meselelerimizde ortak paydada buluşamamamız meselesi. Ben bunu çok önemsiyorum. Ülkemiz, milletimiz, vatandaşımız bizim en önemli değerimiz, gücümüz, varlığımız; bunlar bizim en kıymetli değerlerimiz; bu konuda eksiksiz, yanlışsız, "ama"sız, "fakat"sız, "lakin"siz yaklaşmamız gereken değerler.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Devamla) - Değerli Başkanım, bir paragrafla bitireceğim.
BAŞKAN - Buyurun, tamam, bağlayın lütfen Sayın Katırcıoğlu.
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Devamla) - Bizler, az önce değindiğim, bahsettiğim hususlardaki gibi, şiddeti doğuran, büyüten, yaygınlaştıran, güçlendiren her hususu, yapıyı objektif olarak, siyasetten uzak, her birimimizle, her kurumumuzla topyekûn, bir millî seferberlik zihniyetiyle ele almalıyız, bunu böyle gerçekleştirmeliyiz. Kadınlarımız için, çocuklarımız için, engellilerimiz için, yaşlılarımız için bu hususu hayata geçirmemiz lazım.
Toparlamak gerekirse ben buradan, kürsüden, öncelikle medya patronlarının, ailelerimizin, bütün siyasi partilerin tüm birimlerinin, sivil toplum örgütlerinin, akademisyenlerin, üniversitelerin, toplumu oluşturan her unsurun, kısaca hepimizin bu meselede bütüncül bir yaklaşımla, samimiyetle, inançla, faydalı olmayı düşünecek şekilde bir araya gelip bir an önce çözüm üretmemiz gerektiğine inanıyorum ve tüm toplumsal meselelerde olduğu gibi ülke menfaatlerimizde de birleşelim diyorum çünkü hepimiz 82 milyonluk Türkiye gemisinin yolcularıyız diyorum.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Katırcıoğlu.