| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 87 |
| Tarih: | 11.06.2019 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA FERİDUN BAHŞİ (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisi grup önerisi üzerinde söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
CHP Denizli Milletvekilimiz Kazım Arslan'a rahmet diliyor, yakınlarına sabır diliyorum. Ruhu şad olsun.
Hak, hukuk ve adalet her toplumun olmazsa olmazıdır. Ülkemizin içinden geçtiği bu zor dönemde ülkemizi ayakta tutabilecek tek değer adalettir. Hukuk düzeninin son on yedi yılda tamamen şirazeden çıkmasıyla cezaevlerinde de sıkıntılar had safhaya ulaşmıştır. 2002 yılından günümüze, tutuklu ve hükümlü sayılarına bakacak olursak, 2002 yılında hükümlü 30.637, tutuklu 28.550, toplam 59.187'dir. 2008 yılında 43.157 hükümlü, 57.943 tutuklu, toplam sayı 101 bindir yani altı yılda 2 katına çıkmıştır. Adalet Bakanlığı verilerine göre, Türkiye'de 2019 Mayıs sonu itibarıyla 294 kapalı ceza infaz kurumu, 75 müstakil açık ceza infaz kurumu, 4 çocuk eğitim evi, 9 kadın kapalı, 8 kadın açık, 7 çocuk kapalı ceza infaz kurumu olmak üzere toplam 397 tane kurum bulunmaktadır. Bu kurumların toplam kapasitesi 221.932'dir ancak şu an itibarıyla ceza ve infaz kurumlarında kapasitenin 50 bin fazlasıyla yaklaşık 270 bin civarında tutuklu ve hükümlü bulunmaktadır. Bu durum başlı başına zaten bir hak ihlali niteliğinde, en ağır hak ihlallerinden biridir.
Değerli milletvekilleri, cezaevlerinin kapasite yetersizliği ya da tutuklu ve hükümlü fazlalığı sebebiyle insanlar yatakları bile nöbetleşe kullanmakta, en temel ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır. Cezaevlerindeki aşırı kalabalıktan dolayı tutuklu ve hükümlüler oturacak sandalye dahi bulamamakta, yerlerde oturmakta ya da ayakta vakit geçirmektedir, yeterince havalandırma hakkından yararlanamamaktadırlar. Hastane sevklerinde muayene esnasında kelepçeleri açılmamakta, kelepçeyle muayeneyi kabul etmeyenler muayene olmadan geri dönmek zorunda bırakılmaktadır. Bu, zamanla sağlık sorunlarının büyümesine ve artmasına neden olmaktadır. Cezaevi girişinde asker ve cezaevi personeli tarafından çıplak arama gibi onur kırıcı dayatmalarda bulunulmakta, buna yapılan itirazlar ise disiplin cezalarına gerekçe yapılmaktadır.
Anayasa Mahkemesi, yine, tutuklu ve hükümlülerin abone oldukları süreli yayınların teslim edilmemesi sebebiyle hak ihlali kararı vermiştir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Anayasa Mahkemesinden yapılan açıklamada "Yüksek güvenlikli ceza infaz kurumlarında bulunan başvurucuların satın aldıkları dergi ve gazete gibi süreli yayınların çeşitli nüshaları, infaz kurumu, eğitim kurullarının aldıkları kararlar uyarınca başvuruculara teslim edilmemiştir. Bu süreli yayınlar hakkında verilmiş bir toplatma ya da el koyma kararı bulunmamaktadır." denilerek bu durum, Anayasa'nın 26'ncı maddesinde güvence altına alınan ifade özgürlüğünün ihlali niteliğinde denmiştir.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)