| Konu: | Çanakkale Milletvekili Bülent Turan'ın yaptığı açıklamasındaki bazı ifadelerine ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin millî bir devlet olduğuna, sınırlarının, adının belli olduğuna ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 88 |
| Tarih: | 12.06.2019 |
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkanım, "Tarihi kaynaklarıyla konuşmak" diye geçiştirilemeyecek bir hatadır bu. Eğer "Zamanında böyle kullanılıyordu." diye cümle kuruyorsanız Konstantinopol üzerinden Rumluk imasını, Yunanlılık imasını da yapamazsınız o zaman, bin yıl da "Konstantinopol" dendi. İstanbul'un fethine dair böyle bir cümle kullananımız yoktur. Bizim içimizde, İstanbul'da, İstanbul'a "Kostantinopol" deme heveslisi bir tane adam yoktur ama ona rağmen, kelimenin lafzından daha fazlasını ima ederek "İstanbul'da yirmi iki gün kaldı, İstanbul'u Konstantinopol yapmak isteyenlere." cümlesinin arkasındaki Yunanlılık iddiasını da konuşamazsınız. Normalde, Efendimiz'in, fethine dair hadisinin üzerinde de "İstanbul" kelimesi geçmiyor biliyorsunuz "Konstantiniyye" geçiyor, madem öyle. Kullanabiliyor muyuz? Kullanamıyoruz. Dolayısıyla, imparatorluk terminolojisi başka bir şeydir. İmparatorluk, zamanında "Kürdistan", "Lazistan" her türlü ilaveleri koyabileceğiniz "Konstantinopol" diyebileceğiz zamanlar yaşadı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım Sayın Ağıralioğlu.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - İstanbul'da Fatih Sultan Mehmet aynı zamanda kendisini "Roma'nın kayseri" olarak bile andı, "Rum kayseri" olarak bile andı. Biz "Mevlâna Celâlettin Rûmi" derken Mevlâna'ya Yunanlılık imasında mı bulunuyoruz? Bulunmuyoruz. Söz ile sözün bağlamı arasındaki kastı koparmamak lazımdır.
Dolayısıyla, bizim bugün hassasiyet gösterdiğimiz yer şurasıdır: Türkiye Cumhuriyeti devleti millî bir devlettir, sınırları bellidir, adı bellidir. "Türkiye Cumhuriyeti devletinin içerisinde 'kürdistan' denilemez." cümlesini Cumhurbaşkanına hatırlatın, bize değil. Cumhurbaşkanına hatırlatacaksınız, bize değil. Cumhurbaşkanı "kürdistan" diyenlere sınır ötesinden yer gösterdi. Aradan on beş gün geçti... Bu arada, cümle olarak kurduğu, hassasiyet olarak taşıdığı şeye katılarak söylüyorum; Binali Bey'e hatırlatması gerekiyor bu hassasiyeti AK PARTİ Grup Başkan Vekilinin, bize değil.
Dolayısıyla millî devletin kendisini ifade etmek için, sınırlarını ifade etmek için kullanacağı dil bellidir. Madem öyle, Dersim'e de itiraz etmeyin; Dersim'e de itiraz etmeyin, o da eskiden kullanılıyordu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkürler.
YAVUZ AĞIRALİOĞLU (İstanbul) - Tamamlıyorum Başkanım.
Dolayısıyla arkadaşlar, işinize geldi mi tarihî vesikalar, işinize gelmedi mi zihinlerinizdeki kirlenmişliğin tezahürü cümleleri lütfen dikkatle kullanın.
İkincisi: Bizim müttefikimiz falan değil. Bizim Cumhuriyet Halk Partisiyle müşterek adayımızdır Ekrem İmamoğlu, seçim beraberliğimizin adayıdır. Bizim ittifak unsurlarımızdan biri HDP değildir.