| Konu: | Bazı Kanunlarda ve 652 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 94 |
| Tarih: | 26.06.2019 |
İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; 90 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 1'inci maddesiyle ilgili önergemiz üzerinde İYİ PARTİ adına söz almış bulunuyorum.
Saygıdeğer milletvekilleri, 23 Haziranda İstanbul, Yahya Kemal'in dizelerindeki gibi azizliğini göstermiş, gönül tahtımıza keyfince kurulmuştur, millî irade tecelli etmiş, milletimiz hakkı, hak sahibine hem de çok güçlü bir şekilde teslim etmiştir. Bu vesileyle, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak yeniden seçilen Ekrem İmamoğlu'nu ve aziz İstanbulluları tebrik ediyorum. Şimdi hizmet zamanıdır. (CHP sıralarından alkışlar) Ankara'mızda Sayın Mansur Yavaş'ın ve Millet İttifakı'nın başarısının da 23 Haziran için bir itici güç olduğunu söyleyerek hakkı teslim etmek istiyorum.
Asıl tebrik ve teşekkür tabii ki Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener Hanımefendi'yedir. Sayın Genel Başkanımız 39 ilçeyi tek tek gezerek bütün teşkilatlarını seferber etmiş, İstanbul'daki millî irade başarısının da en büyük mimarlarından biri olmuştur. Sayın Akşener liderliğindeki İYİ PARTİ kurulduğundan beri Türk siyasetinde hiçbir şey eskisi gibi olmamıştır ve asla olmayacaktır.
Değerli milletvekilleri, eğitim meselelerini basit düzenlemeler olarak görmemek gerekir. Büyük fikir adamı Nurettin Topçu "Türkiye'nin Maarif Davası" adlı eserinde "Bir neslin kurtuluşunu ancak maarifin yükselmesinde aramak lazımdır." ifadesini kullanmıştır. Millî eğitim, nesillerin yükselmesinin anahtarıdır. Bu noktada AK PARTİ iktidarlarının karnesi zayıftır. AK PARTİ, öğrenci deyimiyle, millî eğitim dersinden FF'le kalmış, bütünlemede de başarısız olmuş bir partidir. Değiştirilen 7 bakan, her yıl yapboz gibi oynanan 7 ayrı eğitim sistemi bunun en bariz örnekleridir. Bu aymaz politikalar, öğrenciliği bir ilim yolculuğu olmaktan çıkarıp diploma avcılığına çevirmiştir. Yanlış eğitim politikaları gençlerimizin geleceğini, çocuklarımızın umutlarını karartmaktadır. Millî eğitim politikalarımızı, millî eğitim şûralarında istişare etmeli; siyaset, bürokrasi, sivil toplum, eğitimci, vatandaş birlikteliğinde topyekûn ele almalı ve uzun vadeli sonuçlar alacak şekle getirmeliyiz. Örneğin, acilen bir öğretmenlik meslek kanunu çıkarılmalıdır, öğretmenlerin meslek örgütleri kurulmalıdır.
Kıymetli milletvekilleri, teklifin 1'inci maddesi öğrenci yurtlarıyla alakalıdır. Yurt meselesinde iktidarın uzun yıllar gösterdiği gaflet "özel yurt" adı altında FETÖ'nün örgüt kamplarının kurulmasına sebebiyet vermiş ya da masum vatandaşlarımızın dinî duygularının istismar edilmesine yol açmıştır. Bir örnek olarak ifade edeyim: Bugün aldığım bir bilgiye göre, Tatvan'da FETÖ'ye ait bir yurt önce kaymakamlık bünyesine geçmiş, devletimiz içine yüklü bir para harcamış, akabinde ise Bilal Erdoğan'ın vakfı TÜRGEV'e devredilmiştir. Bu uygulamanın ülkemizde pek çok çarpıcı örneğini görebiliriz. Bu yurda devletin hazinesinden yüklü masraf yapılmasına rağmen neden devletimiz işletmiyor da TÜRGEV'e devrediliyor? 450 kapasiteli olan bu yurtta bugün 150 civarında öğrenci olduğunu öğrendim. Geriye kalan 300 fakir Anadolu çocuğu öğrenciyi terörün kucağına mı atacaksınız? Burada kimi koruyor, kimi kayırıyorsunuz? Bu, nasıl bir akıl tutulmasıdır ve nasıl bir gaflettir?
Değerli milletvekilleri, öğrenci yurtları sadece barınma alanları olarak değil, eğitim kurumları olarak görülmektedir. Yurt denetimlerinin Millî Eğitimde kalması hem bu muhteva hem de Millî Eğitimin tecrübeli ve doğru yetişmiş denetim kadroları sebebiyle daha doğru olacaktır. İYİ PARTİ olarak bizim önceliğimize göre, yurtlar, siyasetten ve ranttan uzak bir şekilde öğrencilerimizin barınma ihtiyaçlarının karşılandığı ve eğitim aldığı sıcak bir yuva olmalıdır.
Sayın milletvekilleri, KYK'ye yurt için başvuran her öğrencimizin yerleşemediği bilinen bir gerçektir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun devam edin Sayın Oral, bağlayın sözlerinizi.
İBRAHİM HALİL ORAL (Devamla) - Mağduriyetin göstergesi olan yedek işlemleri ise yıl boyu devam etmektedir. Görülmektedir ki devletimiz yurt ihtiyaçlarını karşılayamamaktadır. Öğrencilerimiz, yüksek ücretli özel yurtlara ya da denetimsiz, eğitim standartlarından uzak yurtlara mahkûm edilmemelidir.
İktidarın önceliği, öğrencilerimizin başlarını sokacakları, devlet güvencesinde, devlet eliyle yapılmış yurtların sayısını artırmak olmalıdır. Yurt ihtiyaçlarının bir kısmını karşılayan özel işletmeler de desteklenmelidir. Vakıf yurtlarına verilen beslenme ve barınma yardımı özel yurtlara da verilmelidir. Ayrıca, KYK, özel yurtlardan yatak kiralama yoluyla yerleştirme oranlarını artırabilir. Sosyal adaletin sağlanmasında devlet-özel sektör iş birliği çok önemlidir.
Bu düşüncelerle teşekkür ediyor, yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)