GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda ve 652 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:95
Tarih:27.06.2019

BEHİÇ ÇELİK (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 90 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 18'inci maddesi üzerine vermiş olduğumuz değişiklik önergesi için söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum.

Arkadaşlar, yine bir torba kanunla karşı karşıyayız. 7 kanun ve 1 kanun hükmünde kararnamede bu torba yasa değişiklik getiriyor. Sıklıkla ifade etmemize rağmen, demokrasiyi ve hukuk devletini tahrip eden torba kanun yönteminden inatla vazgeçilmiyor. Bunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum, umarım bırakılır.

Değerli arkadaşlar, on yedi yıllık AK PARTİ iktidarında oturmuş bir eğitim politikasının olmadığı açıktır. Bakanlık teşkilatlanması tahrip edilmiştir. Kariyer ve liyakat ilkesi yok edilmiştir. Millî Eğitim "gayrimillî eğitime" dönüştürülmüştür, Talim Terbiye işlevsiz bırakılmıştır. Bunun sonucu olarak millî eğitim politikası mevcut değildir. Buna ilaveten sık sık bakan değişiklikleri, müfredatın sulandırılması, eğitim öğretim hizmetleri sınıfının unvanları çoğaltılarak etkisizleştirilmesi ve diğer tahribatlar, eğitimi âdeta mezara gömmüştür ve çökertmiştir. Diğer yandan, 2014 yılına kadar neredeyse okullar çökertilmişti, dershaneler özendirilmişti, şehirlerimizde neredeyse tüm binalarda dershaneler açılmıştı. Aslında bu, millî eğitimin iflasının bir kanıtı olarak tarihte yerini almıştır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ortaöğretim ve yükseköğretim yurt planlamasına göre yeterli yeni yurtlar açılmıyor; çocuklar ve gençler, bazı odaklar tarafından devşiriliyor, 215 bin öğrencimiz, sakıncalı addedilen yurtlarda barındırılıyor. Gençliğin millî ve manevi değerlerle donatılması ne yazık ki yapılmıyor. Kötü alışkanlıklar, uyuşturucu kullanımı üzerinde bir mücadele iradesi konmuyor. Dolayısıyla gençlik politikasının da olmadığı ortaya çıkıyor. Demek ki ifrat ve tefrit arasında bir sarkaç olan sistemi buradan çıkarıp kurtarmak gerektiği açıktır.

Sayın milletvekilleri, bu torba kanun teklifi birçok olumlu düzenlemeleri de içermektedir ancak millî eğitim, gençlik ve spor, diyanet, sağlık gibi devlet omurgasının parçalarında aspirin tedavisi asla sonuç vermez. O hâlde, konumuzla ilgili olarak, bir millî eğitim politikası, bir gençlik politikası, baştan, bütüncül olarak ele alınmalı, çalışanlar ve millet rahatlatılmalıdır.

Biliyorsunuz, biz, bugünlerde ciddi siyasi birtakım gelişmelerle karşı karşıyayız. Bunlardan bir tanesi, 23 Haziran İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimi. Bu seçim, halkımızı gerginlikten kurtarmıştır, rahatlatmıştır. Türk toplumunun demokrasiye olan vurgusunu özellikle burada görüyoruz. Bunun yanında, insanlar arasında dayanışma ve özellikle birtakım partisel fanatizmin önüne geçen bir seçim olmuştur. İşte, bunun da bir numaralı aktörü Millet İttifakı'nın adayı Sayın Ekrem İmamoğlu olmuştur, İmamoğlu'nun ismi üzerinden Türkiye rahatlamıştır. En büyük faydası da bu olmuştur ama bu yetmiyor, diğer taraftan, 21 Haziran tarihli Resmî Gazete'ye baktığımızda, burada Şehircilik Bakanlığının bir uygulama yönetmeliğini görüyoruz. Burada kentsel dönüşümle ilgili bütün yetkiler Bakanlığa çekiliyor, bu da yetmiyor, zaten imar yetkisi önemli ölçüde Şehircilik Bakanlığına çekilmişti.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.

Buyurun.

BEHİÇ ÇELİK (Devamla) - İmar Kanunu'nun uygulaması, gerek nazım imar gerekse uygulama imar planı çerçevesinde Bakanlığa bu yetkiler çekilmişti ve bütün imar yetkisi dışında -yine, birçok konuşmacı ifade etti- özellikle şirketlerin temsiliyeti konusunda çıkarılan genelge de bunu kanıtlıyor. Bu durum -1940'lı yılları hep eleştiriyorlar ya- 1940'lı yıllara dönüş gibi algılanıyor yani vali olacak belediye başkanı. İstanbul'da öyle olmadı mı 23 Hazirana kadar?

Arkadaşlar, AK PARTİ ve yürütmeyi bu konuda demokrasiye çağırıyoruz, hukuk devletine çağırıyoruz, adalete çağırıyoruz, hukuka çağırıyoruz. Duamız ve temennimiz odur ki bu gidişte şunu arzu ediyoruz: Devletimizin kaybı asgari düzeyde olsun diyor, hepinizi saygılarımla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Çelik.