| Konu: | Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 100 |
| Tarih: | 10.07.2019 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Hakkında Kanun Teklifi'nin birinci bölümü üzerine İYİ PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, görüştüğümüz kanun teklifinin komisyon sürecinde yer almış ve çok iyi değerlendirmiş bir milletvekili olarak tüm samimiyetimle şunu söylemek istiyorum: Bu ajans, bu hâliyle ne turizmi geliştirebilir ne de ülkemizin tanıtımına katkı sağlayabilir. Ajansın yapısı yüce heyetinizin takdirleriyle baştan sona değiştirilmezse turizm sektörünü âdeta haraca bağlamış bir kuruluşun oluşmasına kendi irademizle sebep olmuş olacağız. Komisyonda gördük ki bu kanun teklifi, sektör temsilcileriyle etraflıca istişare edilmemiştir. Sektörün temsilcileri açıkça, turizm payının kendilerine ağır bir yük getireceğini söylemişlerdir. Anlaşılan odur ki bir turizm şirketi sahibi olan Sayın Kültür ve Turizm Bakanımız "Benim de turizm şirketim var ve sektörü en iyi ben bilirim." mantığıyla hareket etmiş ve bu ajansı, temsilcilerin yoluna Deli Dumrul gibi dikmiştir. "Sayın Kültür ve Turizm Bakanı" diyorum çünkü her zaman olduğu gibi bu kanun teklifi de Bakanlıkça hazırlanmış ve teklif sahibi AK PARTİ'li arkadaşlarımıza gönderilmiştir, onlar da imzalarını atıp bizim önümüze getirmişlerdir. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin Türkiye Büyük Millet Meclisine verdiği değer budur; bakanlıklar hazırlasın, Türkiye Büyük Millet Meclisi noter gibi onaylasın. Bunu asla kabul edemeyiz, etmemeliyiz.
Kıymetli milletvekilleri, teklifin içinde bütçe, vergi alımı ve maliye konularını ilgilendiren düzenlemeler bulunmaktadır. Bu yanıyla teklifin kesinlikle Plan ve Bütçe Komisyonunun görüşü alınarak değerlendirilmesi gerekmekteydi ancak teklif, tali komisyon olarak dahi olsa Plan ve Bütçe Komisyonuna gönderilmemiştir. Hâlbuki AK PARTİ iktidarı, Plan ve Bütçe Komisyonunu minyatür bir Meclis Genel Kurulu gibi çalıştırıp olur olmaz her konuyu içeren torba kanunları buradan geçirerek yasama kalitesini düşürmekteydi. Şimdi ise bu Komisyonu ilgilendiren bir hususu görüştürmemektedir. Anlaşılan o ki AK PARTİ iktidarı, burada genel olarak kalitesiz yasama yapma hedefini tutturmaya çalışmaktadır.
Kıymetli milletvekilleri, biz, ilkesel olarak kamu işlerini kolaylaştıracak, turizmi geliştirecek ajansların kurulmasına karşı değiliz. Turizm alanında bu bir ihtiyaç olabilir ancak getirilen bu teklifin içeriği kesinlikle ülkemizin ve milletimizin menfaatlerine uygun değildir. Bu ajans Kamu İhale Kanunu'na tabi değildir, Sayıştay denetimine tabi değildir, Devlet Memurları Kanunu'na tabi değildir. Pek çok vergiden ve harçtan muaf ama kurumun kamu mu, özel mi olduğu da belli değildir. Kurulmak istenen bu ajans kime hizmet edecek, o da belli değildir. Bu ciddi ekonomik krizde ayakta durmaya çalışan turizm işletmecilerinin gelirlerinden zarar edip etmediğine bakmadan yüzde 1 gibi büyük bir rakam alıp teşvik adı altında başka firmalara dağıtmak suistimallere son derece açık bir uygulamadır. İnsaf edin, zarar eden işletmeciden böyle bir pay alınır mı? Bu yazıktır, günahtır. İnsan düşünmeden edemiyor, acaba burada toplanan paralarla yeni yandaş turizm şirketleri mi oluşturulacaktır?
Sayın milletvekilleri, geçmişte bunun benzeri kalkınma ajansları kurulmuştu, sonuç ne oldu? Pek çok kalkınma ajansı FETÖ'nün cirit attığı, kadrolaştığı alanlar oldu. Milletin kaynakları FETÖ'nün terör faaliyetlerinin, paralel devlet yapılanmasının kaynaklarına dönüştü. Geçen hafta bu kürsüden PKK ve çözüm süreciyle alakalı konuşurken Peygamber Efendimiz'in bir hadisini okumuştum, bunu usanmadan tekrar etmek istiyorum. "Mümin aynı delikten iki defa sokulmaz, ısırılmaz." Ama ne hikmetse AK PARTİ iktidarı aynı deliğe elini sokmak istemektedir. Dün FETÖ'ye teslim edilen ajans kadroları, bugün de FETÖ benzeri örgütlere teslim edilirse ne olacak? Çünkü kanunda personel istihdamıyla alakalı hiçbir düzenleme yoktur, kamu personeli kanununa tabi değildir.
Saygıdeğer milletvekilleri, getirilen bu kanun, Ekim 2019'da turizmcilerden para toplamayı da öngörmektedir. Ne aceleniz var? Ekonomik krizin her geçen gün derinleştiği bir ortamda, yıllık planlarını, harcamalarını belirlemiş ve reklamlarını yapmış işletmecilerden haraç keser gibi para toplamanın ne anlamı var? Böyle bir ödeme alınacaksa da 2020 yılından başlayarak bu kademeli yapılmalı ve işletmecilerin yeni yıl planlarını da buna göre yapabilmelerinin önü açılmalıdır. Üstüne üstlük, bir de temsil sorunu vardır. Bu teklif, sadece turizm belgeli işletmelerden kısıtlı bir temsilci almaktadır. Yönetim kurulunda bölgesel temsilci sağlamak için kurulmuş olan sistem adaletsizdir. Marmara ve Akdeniz Bölgelerinden ikişer üye alınırken ülkemizin en güçlü turizm alanlarına sahip Ege Bölgesi'nden 1 üye alınmaktadır. Karadeniz ve İç Anadolu Bölgesi'nden 1 üye, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinden 1 üye alınmaktadır. Bu noktada, bölgelerin sorunlarını ve ihtiyaçlarını bilen kişiler tarafından eşit bir şekilde temsil edilemeyecektir. Takdir edilmelidir ki İç Anadolu ile Karadeniz'in turizm noktasındaki ihtiyaç ve sorunları çok farklıdır. Bu ikisinin tek bir kişi tarafından temsili, sakatlanmış bir durum yaratacaktır. Aynı durum Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri için de geçerlidir. Kesinlikle her bölgeden en az 1 temsilci yer almalıdır. Yönetim ve icra kurulunun çoğunluğu bürokratlardan oluşmaktadır. İcra ya da yönetim kurulunda yer alması beklenen sektör temsilcileri, danışma kurulu adlı bir organ altında toplanmışlardır. Sektörün en güçlü temsilcileri, bu noktada, icra yapan değil, sadece fikir veren konumda tutulmuşlardır. Bu tavsiye ve icra fikirlerinin uygulanması ise yönetim ve icra kurulunun insafına terk edilmiştir. Madem bürokratlarla yöneteceksiniz, işte Tanıtma Genel Müdürlüğü orada durmaktadır. Madem sektöre güç vereceksiniz, neden sektörden bu kadar az temsilci vardır? Anlaşılan, siz bir kısım üst düzey bürokrata kanunla şirket kurdurup ticaret yaptırmak, üstüne de yandaşları zengin etmek istiyorsunuz.
Saygıdeğer milletvekilleri, turizmi geliştirmek amacıyla kurulan bu ajansın gelir kalemleri arasında "her türlü bağış ve yardımlar" adlı bir kalem bulunmaktadır. Bu bağışı uluslararası kuruluşlardan alınan hibelerle karıştırmamak gerekir çünkü hibe meselesi 4'üncü maddede ayrıca düzenlenmiştir. Bu hususu anlamakta gerçekten güçlük çekiyoruz. Ajans bir hayır kurumu değil ki bağış toplasın. Bağış toplanarak turizm idare edilmez. Bu bağış meselesi, yarın bir gün farklı noktalara ilerleyebilecektir, yol açabilecektir; bu noktada, yatırımcıları ve işletmecileri -bürokratik işlemleri hızlandırmak için bahane edilerek- bağış yapma zorunluluğuna sevk edebilecek durumları oluşturacaktır. Turizm belgesi almak için gelen işletmeciye "Turizm ajansına bir bağış yap da ondan sonra..." denilmeyeceğinin garantisi de yoktur. Daha sonra da teklifin 4'üncü maddesi kapsamında, buradan elde edilecek gelirler yandaş şirketlere aktarılabilir.
Değerli milletvekilleri, daha önce Turizmi Teşvik Kanunu'nu görüşürken söylemiştik. Turizmin çok daha geniş kapsamlı çalışmalarla ortaya çıkacak düzenlemelerle teşvike ihtiyacı vardır; alelacele kurulan ajanslarla, dar kapsamlı kanunlarla bu olmaz, olamaz. Avrupa Seyahat Komisyonu tarafından yayımlanan 2018 Turizm Raporu'nda 33 Avrupa ülkesi arasında turist sayısını en fazla artıran ülke olan Türkiye'nin bu başarısını turizm gelirlerinde gösterememesi acil ve acıklı bir durumdur. Eğer turizm gelirlerini artıramazsak dünyada hep ucuz ülke olarak anılacak ve kaybedeceğiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Son cümlelerinizi alayım.
Buyurun.
İBRAHİM HALİL ORAL (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkanım.
Saygıdeğer milletvekilleri, bu kanun teklifi hakkında vatandaşın ve bizlerin zihninde oluşan durum budur. Eğer durum bu değilse bu kanun teklifini geri çekin ve yeniden hakkaniyetle düzenleyerek getirin.
Bu duygularla, hepinizi, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum ve teşekkür ediyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)