| Konu: | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 104 |
| Tarih: | 17.07.2019 |
NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Maddeyle ilgili konuşmama başlamadan önce, bildiğiniz gibi, geçen hafta SETA'nın medyada yaptığı fişlemelerle ilgili konuşmuştuk ve önüne gelen basın görevlilerini, gazetecileri ve kimi kurumları itham altına almıştı. Ve bunlardan, Türkiye halkının, özellikle 31 Martta bütün herkesin şahit olduğu şaibeli Anadolu Ajansı muaftı. Anadolu Ajansı dün Twitter'da bir haber paylaştı, haber şu: "HDP'li belediyeden... Sahabe İyaz bin Ganem'in adını taşıyan caddeye terör suçlusunun adı verildi."
Olay şu: Doktor İlhan Diken... Diyarbakır Tabip Odası İnsan Hakları Komisyonunda birlikte çalışıyorduk. İyi hekimlik için birçok arkadaşımızla beraber çaba harcıyorduk. Hepimizin bildiği gibi 1990'lı yıllar nasıl yıllardı? Her türlü inanç ve her türlü aidiyetten uzak -etnik açıdan, cinsiyet açısından- Hipokrat yemini etmiş en kutsal meslek grubudur hekimlik. Bu arkadaşımız daha sonra tabip odası yönetimi dışında Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyinde çalıştı, uzun süre Toplum ve Hekim dergisinde çalıştı. ve peşinden yerel seçimlerde belediye meclis üyesi seçildi, uzun süre Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinde Başkan Vekilliğini yürüttü. Beş yıl önce kalp krizinden yaşamını yitirdi genç yaşta.
Anadolu Ajansının yaptığı, kutuplaşmaya tümüyle neden olan, barışı yerle bir eden bir anlayışın sonucudur. Doktor İlhan Diken gibiler aslında sürekli yaşatılması gereken, örnek alınması gereken kişilerdir, bu şekilde o olayı da söylemiş olayım.
Arkadaşlar, şimdi, muhalefet şehir hastaneleriyle ilgili birçok kez bu kürsüde sorunları dile getirdi ve hepimiz, büyük bir muamma olan bu sözleşmenin hâlâ daha ne olduğunu bilmiyoruz. Meclise bir onama getiriliyor, diyor ki: "Parmaklarınızı kaldırın, bir şeyi onaylayacaksınız." Neyi onaylayacağız? "Bu şehir hastanelerindeki sözleşmelerin bedeli dışında, hizmetlerin ve kullanım bedellerinin artış ve inişlerinde bir düzenleme yapacağız." Peki, neyi, nasıl düzenleyeceksiniz? Bunu bilmiyoruz, bizden bu yetkiyi istiyorsunuz, bunu onaylamamızı istiyorsunuz. Bunu niye istiyorsunuz? Çünkü bir usulsüzlük var, yaptığınız bir yanlış var. Bu yanlışı, bu sefer, bizimle paylaşmayıp düzeltme yollarına gidiyorsunuz. Bakın, muhalefet karşıydı, sivil toplum örgütleri karşıydı; birçok kez Mecliste de, şehir hastanesi açılan birçok yerde de bir yığın tepki dile getirildi, hatta açılmadan önce de bu eleştiriliyordu. Ama şimdi para yetiştirilemiyor çünkü döviz artıyor, kriz geliyor. Plan ve Bütçe Komisyonu -arkadaşlarımız burada- üyelerine biz şunu sorduk: "Ya, peki de siz bir anlaşma yapmışsınız; bunu düşürmek, yükseltmek... Bu şirketler ne diyecekler, kredi verenler ne diyecekler?" Bize söylenen şu: "Biz onlarla oturup konuştuk ve konuşmamız sonucunda şu konuda anlaştık, herhangi bir itirazları yok." İyi de siz konuştuysanız, anlaştıysanız bu Meclise ne diyorsunuz? Diyorsunuz ki: "Bizim işimize karışmayın, sadece onaylayın." Bakın, siz çıktığınızda "mega projeler" diyordunuz -mega, bilgisayarda milyon demektir- artık mega değil, giga borçlarla uğraşıyorsunuz, milyarlarla ifade edilen borçlarla uğraşıyorsunuz ve milyarlarla ifade edilen bu borcu da biz ödeyeceğiz. Türkiye'deki yasalara baktığınızda, yasaların bir kısmında şu vardır: Kamu adına birileri ihale yapıp rayiç bedelleri üzerinden bir sonuca gidiyorsa ve bu saptanıyorsa, eğer rayiç bedelleri üzerinden bir ihale verilmişse onlardan tahsil edilir, onlarla ilgili yasal işlem yapılır. Peki, biz şimdi kimlere yasal işlem yapacağız? Bunun günahı kimin? Kabul ediliyor zaten yanlış yapıldığı simülasyon sonuçlarına göre. Çünkü simülasyon sonuçlarına göre 2017'de 301 milyonluk hedef varken, biz, daha 2019 yılı için 6 milyara yakın bir para ifade ediyoruz ve bütün bu kararların hepsi bizden saklanıyor. Ne olacak gelecekte? Gelecekte, şehir hastaneleriyle ilgili birçok sözleşmenin içeriğini bilmeden, şirketler, kredi verenler ve hep ismini andığımız şirketler bu işten yararlanacaklar; yemeğinden, güvenliğinden, sterilizasyonundan, temizliğinden, bütün tıbbi işlemlerinden ve kira bedelinden yararlanacaklar. Bütün bunlar ne olacak? Bizim bir an önce düzenleme yapmamız lazım. Düzenleme neyle ilgili yapılabilir? Düzenleme şununla ilgili yapılabilir...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım.
NECDET İPEKYÜZ (Devamla) - Bir kere bu kamu zararlarına kimler neden olmuşsa, bunların tahsilini onlardan nasıl yapalım, bunu konuşalım. Bu şirketlere, bunu, bu şekilde rastgele, dövizle, hiçbir hesap yapmadan yirmi beş yıllık bir süreyle kim vermişse onlardan hesap soralım, onu ortaya çıkaralım ve bu sözleşmelerin normalde nasıl feshedileceğini konuşalım. Biz feshetmeyi değil de allem edip kallem edip bunları bir şekilde tekrar nasıl örtbas edeceğimizle uğraşıyoruz. Bu şekilde yaparsak hepimiz vebal altında kalırız. Bu Meclis parmak kaldırıp indirme yeri değildir, bunların konuşulup tartışılması gereken bir yerdir.
Hepinize teşekkür ediyorum.
Saygılarımı sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)