GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:3
Tarih:08.10.2019

CHP GRUBU ADINA TEKİN BİNGÖL (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Dünya savaş konuşuyor, dünya şiddeti konuşuyor, terör konuşuyor, toplu katliamları konuşuyor. Dünya F-35'i, S-400'leri, füzeleri, nükleer silahları, biyolojik silahları konuşuyor ama şiddeti ve nefret dilini yok sayacak barış dilini gündemimize maalesef alamıyoruz.

Dünya kan ağlıyor. Biz ülkemizde de büyük acılara gark olmuşuz. Muhtıralar, darbe girişimleri, darbeler gerçekleşmiş, olağanüstü acılar toplumun bütün belleğinde derin yaralara yol açmış, hiç kimse "Bu acıları enine boyuna tartışalım da bir daha bu acılar yaşanmasın." diye gündemine almamış. Sadece o mu? Bakın, darbe dönemlerinde yaşanan acılar var da sivil hükûmetler döneminde de yaşananlar bu işin âdeta tuzu biberi. 1990'lı yılları hatırlayalım. Binlerle ifade edilecek faili meçhul cinayetler işlendi. Oysa sivil hükûmetler iş başındaydı. Darbe dönemini haydi bir derece anlayalım da sivil hükûmetler döneminde bu faili meçhul cinayetlerin işlenmesi herhâlde son derece ama son derece manidar. Dönüp de bu faili meçhulleri araştırmak, perde arkasını ortaya çıkarmak, derin ilişkileri deşifre etmek hiçbir siyasetçinin aklına gelmiyor. Bu niçin böyle? Çünkü ülkemizde maalesef siyaset tıkandığında siyasetin çözümü olarak siyasi cinayetler ve faili meçhul cinayetler işleniyor.

Bakın, değerli arkadaşlar, Suruç'ta, Roboski'de, Gar katliamında tüten o yanık kokusu bu Parlamentoda hâlâ hissediliyor. Eğer bu katliamların dosyaları hâlâ tozlu raflarda bekletiliyorsa, hâlâ görmezden geliniyorsa, hâlâ sümen altı ediliyorsa inanın çürütemezsiniz, çürümeye asla terk edemezsiniz. Hukukta zaman aşımı olabilir ama insanların vicdanında, toplumun hafızasında ve ülkelerin tarihinde zaman aşımı yoktur. Siz bu katliamları, bu acıları eğer ortaya çıkarmazsanız Türkiye daha büyük acılara mutlaka gark olacaktır.

Değerli arkadaşlarım, bu ülkede Musa Anterler, Gaffar Okanlar, Tahir Elçiler, Bahriye Üçoklar katledildi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun Sayın Bingöl.

TEKİN BİNGÖL (Devamla) - Belki o tetiği çekenler yakalanmış olabilir ama önemli olan azmettirenleri ortaya çıkarmak. Bütün bunların bir senaryosu vardır, bütün bunların bir oyun kurucusu vardır. O senaryoyu yazanlar, oyunu kuranlar sadece tetikçilere ve taşeronlara o tetiği çektirip o bombayı patlatıyorlar. Kobani'de yaşananlar bir şekilde bu ülkenin hafızasında ama bir komedi var: Asıl failler araştırılıp cezalandırılmıyor; Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ bu davadan yargılanıyorlar hem de birden fazla. Bu da bu Parlamentonun dikkatlice incelemesi gereken bir konu. Hiç kimsenin ama hiç kimsenin unutmaması gereken bir şey var: Demokrasi bir ülkenin vazgeçilmezi olmazsa, demokrasinin kuralları ve kurumları yerleşmezse biz bu tür faili meçhulleri, siyasi cinayetleri daha çok yaşarız ve bu acılar bizi dünya toplumlarından uzaklaştırır ve siz hiçbir şekilde bunları çözemezsiniz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Bingöl.

TEKİN BİNGÖL (Devamla) - 1948'de, hepimizin okuduğu Kürk Mantolu Madonna'yı yazan, Kuyucaklı Yusuf'u yazan Sabahattin Ali bir faili meçhul cinayete kurban gitmişse ve hâlâ o faili meçhul çözülemiyorsa siz bunun altında ezilmeye mahkûmsunuz. Bunun ayıbı hepimizin ayıbıdır. Yapmamız gereken şiddeti reddeden, kavgayı reddeden, nefreti reddeden, dünya halklarının kardeşliğini ve barışı tesis edecek bir dili bu Parlamentoya hâkim kılmaktır diyorum.

Saygılar sunuyorum. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar)