GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Samsun ilinin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:9
Tarih:23.10.2019

KEMAL ZEYBEK (Samsun) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Ben, Samsun şehrinin Milletvekiliyim, 20'nci yüzyılın, asrın devlet adamı Mustafa Kemal Atatürk'ün güneş gibi doğduğu şehirden gelen insanım. Biz bugün bu topraklarda bugünkü mücadelemizi, bugünkü varlığımızı, yaşamımızı sürdürüyorsak bunu sebebi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün o günkü Samsun'a çıkışıdır.

Değerli arkadaşlarımız, cumhuriyet tarihinde Samsun'da çok yönlü yatırımlar yapıldı. Barajlar, göletler, fabrikalar, hepsi cumhuriyet döneminin eserleri diye düşünüyoruz. Altınkaya, Hasan Uğurlu Barajı gibi, Suat Uğurlu Barajı gibi, Çakmak Barajı gibi, Derbent Barajı gibi bu hidrolik barajlar tamamen cumhuriyet tarihinde yapıldı. Cumhuriyet tarihinde TEKEL fabrikası vardı, azot fabrikası vardı, bakır fabrikası vardı, limanı vardı, havaalanı vardı ama bunların hepsi tamamen bugünkü siyasal iktidar tarafından satıldı, yok edildi; bunların yerine de hiçbir varlık getirilmedi. Yani biz bunlar satıldığı zaman Samsun'a da bir yatırımın yapılmasını istiyorduk ama bir insanın dahi istihdam edilebileceği bir yer bugünkü Hükûmet tarafından yapılmamıştır.

Değerli arkadaşlarımız, bu da yetmiyormuş gibi, Samsun'umuzda Türkiye'de coğrafi olarak, tarım toprakları olarak çok verimli alanlar bulunmaktadır, Çarşamba Ovası, Bafra Ovası Türkiye'nin sayılı ovalarındandır ve bu ovalarda, son günlerde -Samsun Çarşamba'da- biyokütle enerji santrali yapılması için bugünkü siyasal iktidar izin vermiştir ÇED raporuyla. Bununla beraber bugünkü siyasal iktidarın yereldeki iktidarı tarafından büyükşehir belediyesindeki AK PARTİ'li ve Milliyetçi Hareket Partili belediye meclis üyelerinin oylarıyla da orada yeniden bu enerji santralinin yapılması, bu kirliliğin yapılması için, bir yatırım yapılması için imar verilmiştir, bunu doğru bulmuyoruz. Bugün Çarşamba'da bu enerji santraline karşı bir mücadele için halk topluluğu orada. Ümraniye'den sonra Tekkeköy, o Kirazlık bölgesi Türkiye'de hava kirliliğinin en yüksek olduğu yer. Bununla beraber bir kirlilik daha buna katacak sizlerin Çarşamba'yı, Bafra'yı, Terme'yi, Tekkeköy'ü, Samsun'u ve o bölgede yaşayan insanların yaşam haklarını ellerinden almak gibi hakkınız yoktur. Orada güya 260 bin ton biyokütle yakılacakmış, enerji elde edilecekmiş, günlük 630 ton ürün demektir bu, biyokütlenin yakılması demektir. Bu yakıldığı zaman bunun katı atığının veya oradaki hava kirliliğinin o bölgeyi ne hâle getireceğini ben Samsunlular ve buradaki değerli milletvekillerimizin takdirine sunuyorum.

Değerli arkadaşlarımız, Samsun'da -Türkiye'nin genelinde olduğu gibi- genç çiftçi projeleriyle çiftçilerimize 30 koyun, 2 koç verildi. Bunların her birinin fiyatı çiftçilerimize 1.000 TL'den imzalatılırken, hibe yapılırken oradaki genç çiftçilerimiz bu hayvanların 300-400 TL değerinde bile olmadığını bize ifade ettiler ve bu da yetmiyormuş gibi, veba hastalığı, kontrolsüz ve devletimize yakışmayan... Devletin hibe diye verdiği ve içinden de kâr sağladığı, finansman sağladığı şu andaki bu projeyi de reddediyoruz. Acaba bu veba hastalığını nereden getirdiniz, Türkiye'nin topraklarında mı doğurdunuz yoksa bir başka yerden ithal edip de mi getirdiniz? Yandaşlara çıkar sağlamak için böyle bir teşvikin verilmesi doğru değil diye düşünüyorum değerli arkadaşlarım.

Diğer taraftan, Samsun'un genelinde çiftçilerin büyük sorunu var. Tarım Kredi Kooperatifleri kredi kullandırıyor Ziraat bankalarından. Ziraat Bankasının almış olduğu faiz kadar ve o faiz orantısında çiftçilerimizden "komisyon ve hizmet bedeli" adı altında gelir elde etmektedir Tarım Kredi Kooperatifleri. Bunun da son bulmasını istiyoruz.

Diğer taraftan, fındıkta, çeltikte ve arpada, buğdayda, ayçiçeğinde, tüm taban fiyatların açıklanmasına rağmen Samsun ve Türkiye'de taban fiyatı ölçeğinde hiçbir ürün bedeli alınmamıştır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Toparlayın Sayın Milletvekili.

KEMAL ZEYBEK (Devamla) - Bunun bir dahaki yılki tarım ürünlerinde daha iyi gerçekleştirilmesini diliyoruz. Çiftçimizi ezmek ve bir başka tekelcinin -onun sömürüsünü elde etmek için- kucağına atmak doğru değil diye düşünüyorum değerli arkadaşlarım.

Arkadaşlar, diğer taraftan, Samsun'umuz şu anda Türkiye'nin 3'üncü derece kalkınma bölgesi içerisinde bulunmaktadır. Samsun hak ettiği yerde değildir. Samsun'un Havza'sı, Ladik'i, Kavak'ı, Vezirköprü'sü, Yakakent'i, Terme'si doğunun ilçelerinden daha kötüdür. O yüzdendir ki bu bölgelerin tamamen 4'üncü, 5'inci derece kalkınma bölgesine alınmasını talep ediyoruz ve en az 5'inci derece kalkınma bölgesine alınmasına destek verilmesini istiyoruz. Bu bölge, Samsun geçmişte, on beş yıl öncesinde Karadeniz'in ticaret merkeziydi, o merkez olma özelliğini kaybetti. Buradan bunu yapanları, Samsun'a zulmedenleri halkımıza şikâyet ediyor ve gerekenin yapılmasını istiyorum.

Saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)