GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 5 Kasım Cumhuriyet Halk Partisinin 3'üncü Genel Başkanı Bülent Ecevit'in ölümünün 13'üncü yıl dönümü ile 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası'na ilişkin konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:13
Tarih:05.11.2019

BAŞKAN - Değerli milletvekilleri, gündem dışı söz vermeden önce bir iki hususla ilgili düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.

Bugün, Türk siyaset tarihinin unutulmaz isimlerinden Cumhuriyet Halk Partisinin 3'üncü Genel Başkanı Bülent Ecevit'in 13'üncü ölüm yıl dönümü.

Siyaset tarihimizde dürüstlüğü ve nezaketiyle sembol olmuş olan Bülent Ecevit, aynı zamanda, siyasetçi kimliğinin yanında bir şairdi. "Kıbrıs fatihi" unvanıyla anılan ve bu nedenle "Karaoğlan" sıfatı yakıştırılan Bülent Ecevit, siyasi tarihimizde ölümsüz izler bırakmıştır. "Ne ezen ne ezilen, insanca, hakça bir düzen" sloganıyla ülkemizde adalet ve eşitliğin sağlanması yolunda önemli mücadeleler vermiştir. Kendisini saygıyla ve rahmetle anıyorum.

Değerli milletvekilleri, Sayın Ecevit'in beraber siyaset yaptığı diğer partilerdeki siyasetçiler de Türkiye'de Türk siyasi tarihinin önemli kilometre taşları olmuşlardır. Sayın Bülent Ecevit, Sayın Süleyman Demirel, Sayın Alparslan Türkeş, Sayın Necmettin Erbakan gibi duayen siyasetçilerin Türk siyasetine ve Türk siyasi kültürüne kattığı çok önemli konular vardır. Bir tanesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Rahmetli Bülent Ecevit'in en sert tartışmalarda bulunduğu ve iktidar mücadelesi yaptığı isimlerin başında rahmetli Süleyman Demirel geliyordu. Siyasi tarihimiz Süleyman Demirel ve Bülent Ecevit arasındaki siyasi çekişmelere -ki çetin çekişmelere- tanık olmuştur. Rahmetli Bülent Ecevit'in bir ölüm yıl dönümünde konuşmacı çağrılması gerektiği düşünüldüğü zaman toplantıyı düzenleyenler tarafından akla Süleyman Demirel'in ismi gelmiştir. Sayın Bülent Ecevit'in bir ölüm yıl dönümünde Sayın Bülent Ecevit'i anlatmak üzere rakibi, çetin siyasi mücadelelerden geçtiği Sayın Süleyman Demirel gelmek suretiyle ve sadece tek konuşmacı olarak Bülent Ecevit'i anlatmıştır. Bu durum, bize her türlü siyasi tartışmanın çetin de olsa yapılabileceğine ama siyasetçilerin her zaman birbirinin yüzüne bakacak düzeyde saygın bir ilişkiyi yaratabileceğine çok önemli bir emsaldir. Sayın Süleyman Demirel, ölüm yıl dönümünde Ecevit'i öyle güzel değerlendirmiş, öyle güzel anılarını paylaşmıştır ki sanki geçmişte iki yakın arkadaş gibi bir ilişkiyi bizlerle paylaşmıştır. Bu nedenle, ben böyle kalıcı siyasi kültürlerin gelişmesinin öneminin altını çizmek istiyorum. Her türlü siyasi eleştirinin sert de olmak kaydıyla yapılması ama birbirimizin yüzüne bakar bir hâlde sürdürülmesi gerektiğinin altını Sayın Süleyman Demirel ve Sayın Bülent Ecevit örneğinde olduğu gibi sizlerle paylaşmak istedim. Ruhları şad olsun. (Alkışlar)

Diğer paylaşmak istediğim konu: Bu hafta 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası. Cumartesi günü lösemili çocuklarımızın bir etkinliğinde onlarla beraber oldum, farkındalık yaratmak için maske takıp lösemiyle ilgili mücadeleyi herkese anlatıyorlardı.

Değerli milletvekilleri, lösemi, tedavi edilebilen bir hastalıktır. Lösemili Çocuklar Haftası'nda bütün siyasetçilerimizin lösemiye dikkat çekerek bu konunun üzerine gidilmesini ve tedavi edilme oranını artırarak çocuklarımızı bu hastalığın pençesinden kurtarmak üzere herkesin elinden gelen katkıyı yapmasını da beklediğimi ifade ediyorum.