GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:15
Tarih:07.11.2019

AYHAN EREL (Aksaray) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, yüce Türk milleti; görüşmekte olduğumuz kanun teklifinin 4'üncü maddesi üzerine partim İYİ PARTİ adına söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

6493 sayılı Kanun'a eklenen ek 1'inci maddeyle ödeme ve elektronik para kuruluşlarının kendi aralarındaki müşterek ihtiyaçlarının karşılanmasını, mesleki faaliyetlerinin kolaylaştırılmasını, mesleğin genel faaliyetlere uygun olarak gelişmesinin sağlanmasını, meslek mensuplarının birbirleriyle ve ödeme hizmeti kullanıcılarıyla olan ilişkilerinde dürüstlüğün ve güvenin hâkim kılınmasını, mesleki disiplin ve ahlakın korunmasını teminen oluşturulan ve üyeliğin zorunluğu kılındığı Türkiye ödeme ve elektronik para kuruluşlarının birliği bu maddeyle kurulmaktadır. Biz bu maddeyi desteklemekteyiz.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; şimdi, iktidardan milletvekili arkadaşlarımız kürsüye gelerek diyecekler ki: "Önemine gönülden inandığımız bu kanun, Türkiye için çok önemli." Milletin Meclisinde görüştüğümüz bu kanunun millette ne karşılığı var? Açıkçası ben de anlamış değilim, sokaktaki vatandaş da çok anlamış değil. Şurada yoldan geçene soralım, kanunu sorun, anlamadıkları gibi diyecekleri de bir şey yok. Millet ekonomik krizle, işsizlikle, yoksullukla boğuşuyor. Gelir adaletsizliği başını almış gidiyor. Kış gelmiş, son olarak doğal gaza, elektriğe yılda 10 kez zam yapılmış. Vatandaşlar yüzde 50'ye yaklaşan bu zamlarla, gelecek doğal gaz zammını, elektrik parasını, su parasını nasıl ödeyeceklerini düşünüyor. Ekim ayı enflasyonu siparişle, ısmarlamayla 8,55 olarak açıklanmış. Artık ekonomi uzmanı olan, asgari ücretle geçinmeye çalışan kardeşlerimiz soruyor: "Enflasyon 8,55 olarak açıklanmasına rağmen bu zamlar neden yüzde 50'lere varmaktadır? Temel tüketim malları zamlandığı hâlde enflasyon nasıl düşmektedir? Enflasyonu neye göre, kime göre hesap etmektesiniz? Acaba sizlerle bizler farklı memleketlerde, farklı ülkelerde mi yaşamaktayız? Esnaf, market sizlere ayrı fatura, bizlere ayrı fatura mı sunmaktadır?" Açıkçası, bilemiyoruz. Mademki enflasyon 8,55 neden vergilere, cezalara, harçlara yaptığınız zammı 8,55 olarak değil de 22,8 oranında yapıyorsunuz? Vatandaşla dalga mı geçiyorsunuz? Asgari ücret, memur ve emekli maaş zamlarını düşük yapmak için mi enflasyonu bu oranda düşürmeye çalışıyorsunuz? Vatandaşımız da açıklanan enflasyon rakamlarından şüphe etmekte çok haklı çünkü vatandaş enflasyonu iliklerine kadar yaşamaktadır. İşsiz sayısı 4,5 milyonun üzerindedir. İşsizlik son aylarda sürekli -geçen yılın aynı dönemine göre 1 milyon kişi civarında- artmaktadır. 2004'te 97.545 olan üniversite mezunu işsiz sayısı artık günümüzde 1 milyon 34 bine yükselmiştir. Bu da üniversite mezunu işsiz sayısının on beş yılda 9,6 kat arttığı anlamına gelmektedir, artış oranı yüzde 960'tır.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Çanakkale'de 250 gencimiz kanlarıyla, canlarıyla cumhuriyetin ön sözünü yazarak gençliklerini, hayatlarını feda etmişlerdir, heba etmişlerdir. Günümüzde yaklaşık 1,5 milyon gencimiz üniversite mezunu olduğu hâlde maalesef iş bulamamaktadır. Anasının babasının yüzüne gözüne bakamaz hâle gelmiştir. Yani 1,5 milyon gencimizin enerjisi, sinerjisi, okuduğu, aldığı eğitimi öğretimi maalesef heba olmaktadır. Gelin, Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle, yönetmeliklerle düzenlenecek olan mevzuatı bir tarafa bırakalım, toplumun, milletin gerçek sorunlarını ele alalım. Atanamayan öğretmenlerin yaşadığı hadiselere, atanamayan ortaöğretim mezunu hemşirelerin çektiği çilelere, atanamayan mühendislerin yaşadığı ıstıraplara sorunlarına çözüm yollarını hep birlikte tartışalım.

Yine, çiftçilerimizin hâli perişan. Geçen burada AK PARTİ'li Grup Başkan Vekili arkadaşımız çiftçilerin hâlinden memnun olduğunu söyledi. Bir vatandaşımız diyor ki: "Biz kara sabanla tarım yaptığımızda daha mutluyduk, dışarıdan hiçbir şey almıyorduk, her şeyimizi üretiyorduk ama AK PARTİ iktidarıyla beraber artık tarlamızı ekemez, traktörümüzü çalıştıramaz hâle geldik."

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Erel.

AYHAN EREL (Devamla) - Ve yine aynı arkadaşımız diyor ki: "Vatandaşın evinde traktörleri son model." Doğrudur, çoğunun kapısında traktör son model ama traktörünün üzerinde rehin, tarlasındaysa ipotek vardır. Bu ipotek ve rehinden dolayı gece gözüne uyku giremez bir hâle gelmiştir.

Yine söylüyorum, herhâlde AK PARTİ'li milletvekilleri ile bizlerin yaşadığı memleketler veya gezdiği çarşı pazar farklı diyor, hepinize sevgi ve saygılar sunuyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)