| Konu: | Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 20 |
| Tarih: | 20.11.2019 |
İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 128 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 32'nci maddesi üzerine İYİ PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlarım.
Saygıdeğer milletvekilleri, görüştüğümüz teklifin 32 ile 39'uncu maddeleri değerli konut vergisini ihdas eden maddelerdir; bu torba kanunla daha pek çok vergi getirilmektedir. Keşke teklif sahipleri bu kanun teklifinin adını "Deli Dumrul kanunu" koysaydı; bunca vergi getiren bir kanun teklifine ancak bu isim yakışırdı. Deli Dumrul'un, köprüsünde can aldığı için Azrail'e meydan okuması gibi iktidarın da "Türkiye'de bize sormadan neden öldünüz?" diye sorarak vatandaştan vergi almaya başlamasından korkuyorum.
Saygıdeğer milletvekilleri, partimizin muhalefet şerhinde yer alan şu bilgiler çok önemlidir: Türkiye'de 1960-2017 yılları arasında vergi kanunlarında 397 adet değişiklik yapılmıştır; bu değişikliklerin 141 adedi 2002-2017 arasında yani AK PARTİ iktidarları döneminde gerçekleşmiştir. AK PARTİ döneminde 9 adet de vergi affı kanunu çıkarılmıştır. Vatandaşımız ne vergi düzenlemelerinin ne de af kanunlarının hızına yetişmektedir.
Değerli konut vergisiyle, değeri 5 milyon Türk lirası ve üzerindeki konutlara vergi konulmaktadır. Ancak bu düzenleme pek çok adaletsizliğe de kapı aralamaktadır. 1 milyon değerinde 50 tane evi olan vatandaş bu vergiyi ödemeyecek, 4 milyon 900 bin Türk lirası değerinde mülkü olan, bu vergiye muhatap olmayacak, aynı değerlerdeki iş yerlerine sahip olanlar bu vergiyi vermeyecek ama 5 milyon değerinde bir mülkü olan bu vergiyi ödemek zorunda kalacaktır. Adaletsizlik fakire de yapılsa zengine de yapılsa adaletsizliktir.
Kıymetli milletvekilleri, ülkemiz ekonomik kriz yaşarken olağanüstü bir durum olarak mülkiyetten vergi almayı düşünüyor olabilirsiniz. Ancak bunu yaparken vatandaşın alım gücünü nasıl yükselteceğinizi de düşünmelisiniz. Bizim ülkemizde asgari ücretli vatandaştan gelir vergisi, SGK primi, İşsizlik Fonu gibi vergiler alınmaktadır. Milyonlarca üniversite mezunu öğrenim kredilerini ödeyememenin getirdiği vergi borcu altında ezilmektedir. Bu vebalden "Aynı gemideyiz." diyerek kurtulamazsınız. Aynı gemideysek siz bu geminin kaptanısınız, gemi ise dev bir buz dağına doğru çarpmak üzeredir, oraya doğru yönelmektedir. İktidar ekonomiyi düzeltmek istiyorsa önce fakiri fukarayı, asgari ücretliyi, işçileri ekonomik prangalardan kurtarmalı ve vergi yükünü azaltmalıdır.
Saygıdeğer milletvekilleri, konuşmamı sonlandırırken başkentimizin Şereflikoçhisar ilçesinin önemli bir sorununu dile getirmek istiyorum. Şereflikoçhisar ilçemizin en önemli ekonomik kaynağı olan Tuz Gölü'nde ilginç şeyler oluyor. Tuz Gölü'ndeki işletmeler 2006 yılında özelleştirilmişti. 2011 yılında bu yeni işletmelerin açılması için ihale yapılmıştı. İkisi Koçhisarlı olmak üzere pek çok firma MİGEM'e güvenerek ihaleye girmiş ve tuz üretimine başlamışlardı. Tuz fiyatları o günlerde 60 Türk lirasından 18 TL'ye kadar düşmüştü. Akabinde ise ÇED raporlarına dayanılarak idare mahkemesi ve Danıştay kararlarıyla bu ihaleler iptal edilmiştir. Tuz fiyatları bugün 120 Türk lirasının üstüne çıkmış durumdadır. İşin ilginç kısmı ise şu an mevcut olan tesislerin genişlemeye, kapasite artırmaya hazırlanmasıdır. Madem burada çevreye zararlı bir durum vardır, mevcut işletmeler nasıl genişleyecektir?
Bir diğer husus ise bu ihaleleri iptal eden hâkimlerin içinde etkin olarak FETÖ'cülerin olduğu iddialarıdır. Bu iddialara Enerji Bakanlığı cevap vermelidir, vermek zorundadır.
Sayın milletvekilleri, ekonomimizi vergiler koyarak değil, üretimi artırarak düzeltebiliriz. Şereflikoçhisar'daki bu tuz meselesi siyasi partilerüstü bir konsensüsle incelenmeli ve milletimizin lehine olacak şekilde çözüme kavuşturulmalıdır. Bu konuyu hem İYİ PARTİ Şereflikoçhisar teşkilatımız hem de bizler yakından takip edeceğiz. Şu bilinmelidir ki meselemiz siyasi rant elde etmek meselesi değil, memleket meselesidir.
Teşekkür ediyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)