GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:21
Tarih:21.11.2019

RAFET ZEYBEK (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Görüşmekte olduğumuz bu torba yasa teklifi bir para toplama teklifidir. Bütçe açığının giderilmesinin artık tek yolu, vergileri artırmak olarak görülüyor. Artık, ülke, maalesef, bütçeden artırmanın dışında bütçeyi ayakta tutamaz hâle gelmiştir. Bu çok vahim bir durumdur.

Yine, değerli arkadaşlarım, bu teklifin içinde çok daha vahim düzenlemeler vardır. Özellikle belirtmek istiyorum ki Toprak Mahsulleri Ofisine, Kamu İhale Kanunu'nun dışında, ondan bağımsız olarak ithalat yapma izni verilmesi, bu ülkede tarımın ve çiftçinin bitirilmesi demektir. Maalesef, ithalata o kadar çok düştük ki karşılaştırın tarım ürünlerinde ihraç ettiğimiz ürünler mi fazla, ithal ettiğimiz ürünler mi diye, göreceksiniz ki ithal ettiğimiz ürünler ihraç ettiğimiz ürünlerden daha fazladır.

Bu düzenleme, Türkiye'nin geleceği açısından tarımı, onarılması zor zararlar vereceği bir noktaya götürmektedir, bu kesinlikle unutulmasın. İhraç ettiğimiz tarım ürünleri ithal ettiğimizden az olunca çiftçi ayakta kalmakta zorlanmaktadır. Her yıl, ekilen tarım arazisi sayısı azalmaktadır. Kendi köyüme giderek tarlasını ekmeyen çiftçilere "Neden ekmiyorsunuz?" diyorum "Zarar ediyoruz." diyorlar. Üretim yapıyor, tarım ürünü üretiyor ama "Zarar ediyoruz." diyor. "Nasıl geçineceksiniz?" diyorum "Borç alacağız." diyorlar. "Borcu nasıl ödeyeceksiniz?" diyorum "Borçla ödeyeceğiz." diyorlar. Artık bizim devlet de borcu borçla öder hâle geldi, çiftçi de aynı hâle geldi; yazıktır.

Değerli arkadaşlarım, çiftçinin mutlaka ayakta tutulması gerekiyor. Bunun için hiç olmazsa Tarım Kanunu'nda belirtilen, gayrisafi millî hasılanın yüzde 1'i olan o miktarı çiftçilerden esirgemeyin, verin çiftçilere, çiftçilerimiz biraz ayakta kalsın. Antalya'daki, özellikle kendi bölgemdeki çiftçilere bakıyorum, herkes Antalya merkeze kaçmaya çalışıyor, oraya göç ediyor. "Niye gidiyorsunuz?" "Geçinemiyoruz ki ne yapalım? Oraya gidip günlük, yevmiyeli işlerde çalışacağız." Çiftçi bu hâle düşürülmüştür.

Değerli arkadaşlarım, bakınız, on yıl önce domates 1 liraydı, on yıl önce, iki hafta önceye kadar domates yine 1 lira, hatta 80 kuruşa düştüğü oldu. (CHP sıralarından alkışlar) Ama on yıl önceye göre tarımın girdileri olan mazotun, gübrenin, tohumun, ilacın fiyatı yüzde 400-500 artmış. Bu çiftçi ayakta kalabilir mi? Siz buna rağmen diyorsunuz ki: "Arkadaş, eğer senin ürettiklerinin fiyatı artarsa senden almayacağım, dışarıdan ithal edeceğim, senin fiyatını düşüreceğim." (CHP sıralarından alkışlar) Yani "ölün" deyin daha iyi. Bu hâle getiriyorsunuz çiftçileri. Yazıktır, günahtır! Yapmayın değerli arkadaşlarım.

Bu kadar borç aldık, bu kadar kamu malını sattık, para kazandık. Bunun hepsini betona yatırmak yerine yüzde 10'unu, yüzde 1'ini tarıma yatırsanız bu ülke aldıklarının 10 katı tarım ürünü ihraç edecek; yapmıyorsunuz. AK PARTİ'nin tarım politikası şudur: Evet, önümüzdeki on yıl, on beş yıl içerisinde ülkede tarım bitirilecek. Ne yiyeceğiz değerli arkadaşlarım? Paramız da bitiyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın Sayın Vekil.

RAFET ZEYBEK (Devamla) - Öncesinde diyordunuz ki: "Paramız var, ithal ederiz." Şimdi, paramız da yok arkadaşlar, ithal edecek, yabancılara verecek paramız kalmadı. Çiftçimizi de bitireceğiz, hep birlikte oturacağız. Yazıktır!

Bu 44'üncü maddenin bu metinden mutlaka çıkarılması lazım yoksa bu çiftçiyi ayakta tutamazsınız, bu çiftçinin vebalinden asla kurtulamazsınız, bunu hiç unutmayın.

Hepinize saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)