GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Dijital Hizmet Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:21
Tarih:21.11.2019

DURSUN ATAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 128 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 44'üncü maddesi üzerine İYİ PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, ilgili kanun teklifi maddesiyle Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğünün ithalat yoluyla yapacağı tarımsal ürün alımları ve buna ilişkin hizmet alımları, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamı dışında bırakılmaktadır. Bu vesileyle Kamu İhale Kanunu'na biraz değinmek istiyorum. 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu sürekli değiştirilerek ve yeni yeni istisna maddeleri eklenerek âdeta içi boşaltıldı. Bilindiği üzere, İhale Kanunu'ndaki en son istisna, alfabenin en son harfi "z"yle getirilmişti ve Merkez Bankası Kanunu'nda verilmişti. Alfabenin harfleri kalmadı, bitti; bundan sonra istisna gelmez dediğimiz anda, yeni bir istisna getirilerek, yeni bir mevzuat geliştirilerek (aa) bendi de eklendi. Bugüne kadar Kamu İhale Kanunu'yla alakalı 24 adet kanun çıkarılarak, 193 defa kanun maddesi değiştirilerek kanun delinmiştir. Kamu İhale Kanunu'nda yapılan bu istisnai değişiklikler iktidarın hoşuna gitmiş olacak ki sürekli değişiklik yapma gereği hissetmişler. Madem ihale kurallarına uymayacaksınız, yasayı kaldıralım gitsin.

Değerli milletvekilleri, yasa teklifiyle Toprak Mahsulleri Ofisi ihale mevzuatı dışına çıkarılmak isteniyor. İktidar, karar verme ve uygulama konusunda hızlı hareket edebilmek için bu yasayı çıkardığını söylüyor. Bu söylemler bize hiç yabancı gelmiyor. Nitekim Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine geçiş sırasında da aynı şeyleri söyleyerek o zaman da şimdiki mevcut sistemi öve öve bitiremeyip yeni sistemin ülkemizi refaha ulaştıracağını çokça dile getirdiler. Ve geldiğimiz noktada üretimde kendi kendine yetemeyen, tarımda dışa bağımlı, işsizlikte rekor kıran, geçim sıkıntısı yüzünden ailelerin ve gençlerin yok olduğu, milletin değil birkaç ailenin istikbaline çalışan bir ülke konumuna geldik. Nasıl ki yönetim sisteminde yaptığınız değişiklikler ülkemizi felakete doğru sürüklüyorsa bu çıkardığınız kanunlar da çiftçimizi ve esnafımızı felakete doğru sürükleyecektir.

Değerli milletvekilleri, Toprak Mahsulleri Ofisi bu ayrıcalıklı madde sayesinde soğan, patates, domates gibi her türlü tarımsal ürünü dilediği anda ithal edecektir. Bunun sonucunda çiftçilerimiz, ithal ürünlerle rekabet edemeyeceği için üretimden çekilecektir.

Biliyorsunuz ki çiftçimizin, hayvancımızın hâli perişan ve zor durumda. Ekonomik krizi en derinden hisseden ve yerli üretimde etkisi üst seviyede olan çiftçilerimiz tarıma dayalı sanayinin bitmesi, devletin fabrikalarının özelleşmesi, ekilebilir arazilerin imara açılması; akaryakıt, gübre, ilaç, tohum, elektrik gibi girdilerin peş peşe zamlanması nedeniyle üretim yapamaz hâle gelmiştir.

AKP iktidara geldiğinde Türkiye tarımda ihracatçı bir ülke durumundayken bugün tarımda ve hayvancılıkta ithalatçı bir ülke hâline gelmiştir. Fıstık, fındık, üzüm, kayısı ve narenciye dışında her şeyi ithal ediyoruz. Son on altı yılda tarımda ithalata 185 milyar dolar para ödemişiz. Çünkü Türkiye'de tarım alanları son on altı yıl içerisinde 26,5 milyon hektardan 23 milyon hektar alana düşmüştür. Bir başka deyişle 3,5 milyon hektar tarım alanı betonlaşmış, yok olmuştur; TOKİ evleri yapılmış, tarım alanları amacı dışına çıkarılmıştır. Tarımsal desteğe kanunda yer verilen, ayrılması gereken zorunlu ödenekler hiçbir zaman tam olarak verilmemiştir.

Bu yanlış politikalar sonucunda ülkemizde çiftçilerimiz bankalara, kooperatiflere borcunu ödeyemez, üretim yapamaz hâle gelmiştir. Ama siz şimdi diyorsunuz ki: "Toprak Mahsulleri Ofisine koşulsuz ithalat yetkisi verelim." Unutulmamalıdır ki gıdasını üretemeyen ülke bağımsız olamaz.

Saygılarımla. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)