GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 24 Kasım Öğretmenler Günü'ne ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:3
Birleşim:24
Tarih:28.11.2019

ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Kıymetli Başkanım, Gazi Meclisimiz ve saygıdeğer milletvekilleri; hepimizin bildiği gibi, 24 Kasım Pazar günü Öğretmenler Günü'ydü. Ben de bu günü anmak amacıyla söz almış bulunmaktayım.

Öğretmenler Günü'n kutlu olsun öğretmenim.

Aziz milletimiz öğretmeninin kıymetini hep bildi, biliyor. Çiçeği burnunda yeni atanmış bir köy öğretmenine evini açtı, sofrasına buyur etti. Gözbebeği çocuklarını ona emanet ederken "Eti senin, kemiği benim." deme kadirşinaslığını gösterdi. Kendi bağrından çıkan, memleketin okumuş öğretmen olmuş insanına, öğretmenine gönlünü açtı.

Dünyaca tanınmış mimarlarımız, hekimlerimiz, mühendislerimiz, iktisatçılarımız, siyasetçilerimiz, hepsi öğretmenlerimizin eseri. Bizim kültürümüzde öğretmenlerimizin üzerimizdeki hakkı, anne babalarımızınki seviyesindedir. Bizde, özellikle Anadolu kültüründe el öpmek yaygındır. Çocuklara "Annenin, babanın, bir de öğretmenin elini öpeceksin." denir. Öğretmenlerimize her zaman hürmet ediyoruz. Medeniyetimizin bize verdiği tavsiye "Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum." anlayışı öğretmenlik mesleğinin en çarpıcı ifadesidir. Öğretmenlerimiz bayrağımızın dalgalandığı her yerde görev yapan birer kahramandır.

Sözlerime benim öğretmenliğe başladığım ilk senelerde çok etkilendiğim 2 değerli ve güzel öğretmenimizi ve sevgili öğrenicilerini anarak devam etmek istiyorum. Görevlerinin ilk senesinde atandıkları Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesi Ortadirek köyünde sobadan çıkan yangında öğrencilerini kurtarmak için kendilerini feda eden Aysun ve Burçin öğretmenlerimizi ve Okan yavrumuzu 24 Kasım Öğretmenler Günü vesilesiyle rahmetle anmak istiyorum. 24 Aralık 2003 tarihinde yanarak şehit olan güzel ve fedakâr öğretmenlerimizin vefatının 16'ncı yıl dönümleri bu yıl. Meslektaşlarımın göstermiş olduğu bu fedakârlık, öğretmenlik mesleğinin ne kadar kutsal, ne kadar yüce bir meslek olduğunun en sembolik örneklerinden biridir. Şüphesiz ki Türkiye'nin birçok bölgesinde nice Aysun ve Burçin öğretmenler öğretmenlik mesleğinin kutsallığını yerine getirmekte ve gelecek nesiller böylesi değerli öğretmenlerin toprağında yetişmektedir.

Evet, değerli milletvekilleri, öğretmenlik mesleği öyle kıymetli ve önemli bir meslektir ki öğrenciler için yeri gelir anne, yeri gelir baba ama en önemlisi öğretmen olursunuz ki öğretmen olmaya öğrenciniz için ateşe karşı siper olmak da dâhildir.

Konuşmamda, şehit edilen meslektaşlarıma da değinmeden geçmek istemiyorum. PKK terör örgütü tarafından 80'li yıllardan bu yana şehit edilen, zihinlerimizde içten gülüşleri, pırıl pırıl gözleriyle son derece derin izler bırakan Şenay Aybüke Yalçın'ı, Necmettin Yılmaz'ı ve tüm şehit öğretmenlerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyorum.

Öğretmenlerimize en kıymetli hazinemiz olan geleceğimizi, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızı emanet ediyoruz. Bundan daha büyük itibar, bundan daha büyük bir şeref olabilir mi? Geleceğe dair ne plan yapıyorsak hepsinin öznesi öğretmenlerimizdir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın eğitim ortamlarının kalitesinin artırılması adına sıkça dile getirdiği gibi: "Onurlu bir nesil yetiştireceksek -aslan yattığı yerden belli olur- çocuklarımızı en iyi imkânlara kavuşturmak boynumuzun borcudur." Öğretmensiz geçen derslerden, 60-70 kişilik sınıf mevcutlarına kadar birçok sorun varken önümüzde; spor salonları, laboratuvarlar, kütüphaneler, pansiyonlar, yurtlarla eğitim alanında âdeta bir devrim gerçekleştirildi.

Kıymetli vekillerim, kendi öğrencilik hayatımdan biliyorum, devlet parasız yatılı okuduğum hâlde kitaplarımız ücretliydi ve ancak 3-4 arkadaş birleşerek bir kitap alabiliyor ve sırayla ders çalışabiliyorduk. Çok şükür, artık, ders kitaplarını zengin fakir ayırt etmeden öğrencilerimize ücretsiz olarak verdik, veriyoruz.

Ülkemizde örgün eğitim alan okulöncesi, ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde toplam 18 milyonu aşkın öğrencimiz var. Bizzat Emine Erdoğan Hanımefendi'nin başlattığı kampanyaların desteğiyle, kız öğrencilerimizin okullaşma oranları 2002 yılında yüzde 45,2'yken; şu anda ilköğretim düzeyinde yüzde 92, ortaokulda yüzde 93, ortaöğretimde yüzde 83 ve yükseköğretimde de yüzde 46'ya ulaşmıştır.

Müfredattan sınav sistemimize kadar pek çok farklı projeyi hayata geçirdik. Öğretmenlerimizin daha iyi hazırlanması için video kütüphaneleri oluşturuyoruz. Çok yakın zamanda -Millî Eğitim Bakanımız Sayın Ziya Selçuk'un da müjdesini verdiği gibi- Türkiye'nin 957 ilçesinde öğretmen destek noktaları açacağız. Öğretmenlerimiz, öğretirken öğrenmeye devam edecek. Eğitimle ilgili yeni projelerimizle eksiklerimizi tamamlayarak inşallah ülkemiz için çok daha farklı bir noktaya ilerleyeceğiz. 2023 eğitim vizyonuyla, eğitimimizde hedeflediğimiz seviyeye çıkacağımıza inanıyorum.

Bizim gözümüzde eğitim öğretim meselesi, özünde bir insan meseledir ve onu biçimlendiren öğretmenlerimizdir. Ben de bir öğretmenim, sınıf atmosferini yıllarca teneffüs etmiş biriyim. İnanıyorum ki büyük ve güçlü bir ülke olma yolunda en büyük pay siz kıymetli meslektaşlarıma düşüyor.

Meslektaşlarımın Öğretmenler Günü'nü tekrar kutluyor ve saygılarımı sunuyorum. (AK PARTİ ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)