| Konu: | 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ile 2018 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin Maddeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 38 |
| Tarih: | 19.12.2019 |
CHP GRUBU ADINA KANİ BEKO (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; ben sonunda söyleyeceğim sözü baştan söylemeyi severim: 1,1 trilyonluk devlet bütçesi saraya bağlandığından dolayı, Cumhurbaşkanı da bütçeden 14 milyara yakın aslan payını aldığından dolayı biz bu bütçeye kesinlikle "evet" demeyeceğiz.
Nedenlerini de açıklayayım: Bu bütçede işsizler yok, bu bütçede memurlar yok, bu bütçede işçiler yok, köylüler yok, çiftçiler yok, emekliler yok, engelli vatandaşlarımız bu bütçede yok, öğrenciler yok, dullar ve yetimler yok. Bütçe ayrılmadığı için, bu bütçe halkın değil sarayın bütçesi olduğu için bu bütçeye "hayır" diyoruz ve kırmızı kart gösteriyoruz. (CHP sıralarından alkışlar)
Sevgili arkadaşlarım, az önce Şeyh Bedrettin'le ilgili yapılan tartışma içerisinde, ben de çok naçizane Şeyh Bedrettin'le ilgili kısa düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Aslında Şeyh Bedrettin bu toprakların insanı. Şeyh Bedreddin aynen şu ifadeyi kullanır: "Ön yargı yanılgının anasıdır." Dolayısıyla Şeyh Bedrettin'in söylediği söz aynen şöyledir: "Gelin, birlikte çalışalım, beraber üretelim, beraber ürettiklerimizi beraber tüketelim. Yârin yanağından gayrı her şey her yerde ortak."
Sevgili arkadaşlarım, değerli kardeşlerim; ben öncelikle asgari ücretle ilgili sözlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Asgari ücretle 10 milyona yakın işçi kardeşimiz çalışıyor. 10 milyona yakın işçi kardeşlerimizin ailelerini de katacak olursanız en az 50 milyona yakın insan var. Bu aileler bizlerden, insan olmaktan kaynaklanan temel ihtiyaçlarını giderebilecek, hak ettikleri bir maaş bekliyorlar. Sayın Çalışma Bakanımız burada Uluslararası Çalışma Örgütü'nden (ILO) söz etti. Ben yedi yıl DİSK Genel Başkanlığı yaptığım dönemlerde ILO'da görev yaptım. Dolayısıyla ILO der ki: "Asgari ücreti tespit ederken en az 4 kişilik bir aileyi baz alın." Ama Türkiye'ye geldiğimizde Asgari Ücret Tespit Komisyonu 1 işçiyi baz alarak hesap yapmaktadır yani siz 10 milyona yakın asgari ücretli arkadaşımızın sanki hepsi bekârmış gibi hesabı böyle yaparsanız 10 milyona yakın asgari ücretli arkadaşımızı ve kardeşimizi yoksulluğa atmış olursunuz.
Bir başka şey: Asgari ücretliden 30 milyar vergi alıyorsunuz ama işverenlere de 176 milyar vergi muafiyetinde bulunuyorsunuz. "AGİ" dediğimiz asgari geçim indirimini ben anlamakta güçlük çekiyorum. Asgari ücretin içinde AGİ'nin ne işi var? AGİ'nin derhâl asgari ücretin içerisinden çıkarılması gerekir diye düşünüyorum.
Sevgili arkadaşlarım, değerli milletvekilleri; Türkiye'de işçiye ayrı, memura ayrı asgari ücret olmaz. Memurlara 3.340 lira asgari ücret veriyorsunuz -yani ben "Memurlar çok asgari ücret alıyor." demiyorum ama- işçilere neden 2.020 lira veriyorsunuz? Neden burada memur, işçi ayrımı yapıyorsunuz? Burada tek asgari ücret olması gerekir, işçi ve memur ayrımı kesinlikle yapılmaması gerekir diye düşünüyorum.
Saray giderlerine baktığımızda, sarayın bir dakikalık gideri 2.020 TL ama 2.020 TL'yi alabilmek için asgari ücretli işçi kardeşlerimiz tam bir ay çalışmaktadır. Türkiye'de Cumhurbaşkanının maaşı asgari ücretli çalışan işçinin tam 30 katı. Bununla beraber, yine burada Çalışma Bakanımız OECD ülkeleriyle ilgili -siz de biliyorsunuz- birtakım görüşlerini belirtti. Oysaki Çalışma Bakanının söylediği gibi değil. OECD verilerine göre, asgari ücretin satın alma gücü açısından Türkiye OECD ülkeleri içerisinde 18'inci sırada. Asgari ücretle çalışan işçiler doğal gaza yapılan zamdan dolayı kış aylarında birinci derece yakınlarıyla aynı evi paylaşıyorlar. Bir asgari ücretli işçi kardeşimiz yarın evlenmeye kalksa bankadan en az 100 bin lira kredi çekmesi gerekir. Bu 100 bin lirayı ödeyebilmesi için elli ay yani dört yıl, sadece, evlilik için çekmiş olduğu krediyi ödemesi gerekir diye düşünüyorum.
Değerli milletvekilleri, İzmir'e gittim, İstanbul'a gittim, Ankara'nın varoşlarını dolaştım. Yapmış olduğum kahve toplantılarında, asgari ücretle çalışan işçi arkadaşlarıma bir ay içinde nasıl geçindiklerini sordum. Asgari ücretle çalışan işçilerin hazırlamış olduğu örnek tablo; aylık giderleri: Kira 1.250 TL, elektrik 125 TL, su 100 TL, doğal gaz 400 TL, ulaşım 200 TL, mutfak 750 TL, eğitim 400 TL. Sağlık yok. Neden yok? Asgari ücretli çalışan arkadaşlarımızın hasta olma hakları da yok. Sosyal etkinlik yok, çay-kahve yok. Toplamına baktığınızda 3.225 TL, asgari ücret 2.020 TL. Kasım 2019 açlık sınırı 2.102 TL, yoksulluk sınırı ise 6.849 TL olmuştur. Asgari ücret kararını verenlerin adil ve vicdanlı olmasını bekliyorum.
Bununla birlikte, Avrupa'daki asgari ücretle çalışan işçilerin konumuna baktığımızda... Siz de biliyorsunuz, Cumhurbaşkanımız Hollanda'ya "Ey faşist Hollanda!" dedi, ben de önce Hollanda'da çalışan asgari ücretli arkadaşlarımın durumuna baktım. Hollanda'da asgari ücretle çalışan işçilerin oranı yüzde 3, İspanya'da yüzde 1, Belçika'da yüzde 0, Yunanistan'da yüzde 7,7, Fransa'da yüzde 8,4, Bulgaristan'da yüzde 8,8, Polonya'da yüzde 11,7, Romanya'da yüzde 15,7, Slovenya'da yüzde 19,1, Türkiye'de ise yüzde 43 yani ülkenin yarısı asgari ücretle çalışıyor ve maalesef açlık sınırı altında yaşıyor.
Sevgili arkadaşlarım, değerli kardeşlerim; bir de Türkiye'deki iş cinayetlerinden bahsetmek istiyorum. Siz de biliyorsunuz, Türkiye'de AKP iktidara geldiği günden bu yana -istatistiklere bakabilirsiniz- 25 bine yakın işçi kardeşimiz öldü, 25 bine yakın ocak maalesef söndü.
Onlarla birlikte, bir de biliyorsunuz ki engelli olan kardeşlerime hiç kimse iş vermediğinden dolayı, engelli olan kardeşlerimizin de maalesef yuvaları dağılmış oldu ve dolayısıyla buradan sesleniyorum: 4857 sayılı Yasa'ya göre, 15 yaşın altında, fiziken ve beynen hazır olmayan çocukların çalıştırılması kanunen yasaktır; Birleşmiş Milletler yasası da böyle, Uluslararası Çalışma Örgütünün yasası da böyle. O zaman, sizin elinizi tutan mı var, bu çocukların ölmelerine niye müsaade ediyorsunuz?
HACI TURAN (Ankara) - Almanya'da asgari ücret ne kadar?
KANİ BEKO (Devamla) - Sevgili arkadaşlarım, değerli kardeşlerim; bir başka şey, meslek hastalıkları hastaneleri. Biz, meslek hastalıkları hastanelerine baktığımız zaman, 78 ilde meslek hastalıkları hastanelerini göremiyoruz. Her yıl 1 milyona yakın meslek hastalıklarına yakalanan işçi meslek hastalıkları hastanelerine başvuruyor. Dünya Sağlık Örgütünün raporlarına göre, Uluslararası Çalışma Örgütünün raporlarına göre, her yıl 10 bine yakın işçi kardeşimiz meslek hastalığına yakalandığından dolayı maalesef ölüyorlar.
İSMAİL TAMER (Kayseri) - Tüm hastanelerde meslek hastalıklarıyla ilgili doktorlar var.
HACI TURAN (Ankara) - Almanya'da asgari ücret ne kadar, Almanya'da?
KANİ BEKO (Devamla) - Bakın şu istatistiklere, işçi cinayetlerinde hâlâ Avrupa'da 1'inciyiz, dünyada da 3'üncüyüz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın Sayın Beko.
KANİ BEKO (Devamla) - Sevgili arkadaşlarım, değerli kardeşlerim; bununla beraber, Dışişleri Bakanı burada konuşma yaparken dikkatle dinledim. Dışişleri Bakanı bu kürsüden Amerika'ya meydan okudu. Amerika'ya meydan okudunuz ama TELEKOM'u Amerikan şirketlerine teslim ettiniz; İsrail'e meydan okudunuz, şeker fabrikalarını, TEKEL fabrikalarını İsrail'e teslim ettiniz; İngiltere'ye meydan okudunuz, Sümerbank fabrikalarını İngiliz sermayesine teslim ettiniz; Yunanlılara buradan meydan okudunuz, SEKA fabrikasını ve limanların yüzde 85'ini Yunan sermayesine teslim ettiniz; İzmir'deki, Aliağa'daki o güzelim PETKİM'i Azerbaycanlılara teslim ettiniz. Dünyada hiçbir ülkede yaşanmayan bir ilki ülkemize yaşattınız; Tank Palet Silah Fabrikasını Katar'a sattınız, ülkemizi perişan ettiniz. (CHP sıralarından alkışlar) 8,5 milyon işsiz kardeşimiz sokaklarda dolaşırken unutulmasın ki tüm bu fabrikaları satanların göğsünde vicdan yok, AKP rozeti var. (CHP sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Selamlayalım.
KANİ BEKO (Devamla) - Sattıklarınızın yanında bir de yaptığınız İstanbul Havalimanı'yla ilgili görüşümü paylaşmak istiyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Beko, süreniz bitti.
KANİ BEKO (Devamla) - Tamamlıyorum.
BAŞKAN - Süreniz bitti, ek süre de verdim. Selamlayın herkesi.
KANİ BEKO (Devamla) - Bitiriyorum, son, bitiriyorum.
BAŞKAN - Ama buradan duyulmaz zaten, selamlayalım artık.
KANİ BEKO (Devamla) - Ben buradan söyleyeyim.
BAŞKAN - Sayın Beko, teşekkür ederim.
KANİ BEKO (Devamla) - Ben bunu bitireceğim.
Ünlü Mısırlı Mimar Zaha Hadid'in ölmeden önce Çin'de yaptığı havalimanı 12 milyar dolara mal olmuştur. Çin'deki bu havalimanı İstanbul Havalimanı'ndan daha fazla yolcu taşımasına rağmen İstanbul'da yapılan üçüncü havalimanı ise 35 milyar dolara mal olmuştur.
BAŞKAN - Sayın Beko, rica ediyorum...
Sayın Beko, teşekkür ediyorum.
Diğer konuşmacıyı çağıracağım, lütfen Sayın Beko.
KANİ BEKO (Devamla) - Üçüncü havalimanı inşaatı sırasında işçilerin haklarını vermediniz ve işçileri cezaevlerine attınız.
BAŞKAN - Sayın Beko, lütfen... Sayın Beko, rica ediyorum...
KANİ BEKO (Devamla) - 23 milyar dolar farkı işçilere, emekçilere vermek yerine bu parayı kimlere verdiniz? (CHP sıralarından alkışlar)