| Konu: | İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 44 |
| Tarih: | 16.01.2020 |
HDP GRUBU ADINA ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sözlerime partimizin İstanbul il örgütüne yapılan saldırıyı kınamakla başlamak istiyorum. Hiçbir saldırının bizi yolumuzdan etmeyeceğini burada belirtmek istiyorum.
Değerli milletvekilleri, seçime dayalı tüm dengeleri sağlayacak ve tarafsız olması gereken YSK'nin görevlerini yerine getirmediğini birkaç sözle dile getirmek istiyorum. Seçim esnasında ve sonrasında Cumhurbaşkanı 298 sayılı Seçim Kanunu'nun 65'inci maddesine açıkça aykırı davranmakta ve buna bağlı olarak da Anayasa'nın 103'üncü maddesini de ihlal etmektedir. Buna tarafsız kalan ve buna çanak tutan Yüksek Seçim Kurulu.
16 Nisan 2017'de Anayasa değişikliğinde mühürsüz milyonlarca oy pusulasını geçerli hâle getiren yine Yüksek Seçim Kurulu.
31 Mart seçimlerinde mazbataları elinden alınmış 6 belediye eş başkanımıza önce seçim vizesi veren, daha sonra da elinden almak suretiyle 2'nci sıradaki kişilere başkanlığı veren yine Yüksek Seçim Kurulu.
OHAL KHK'leri yüzünden mazbataların verilmemesi tam bir hukuk skandalıdır. 2972 sayılı Kanun kimlerin başkan olmayacağını, 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu'ndan almaktadır. Bu, 11'inci madde yollanmasında kamu hizmetinden yasaklı olan kişileri bildirmekte fakat KHK'yle uzaklaştırılan kişilerin başkan olmayacağı konusunda herhangi bir husus yok. Başkan seçilmemiş herhangi birine mazbata verilmesi bir hukuk garabetidir ve yapmış oldukları tüm işlemler tamamen hukuka aykırıdır. Şırnak'ta usulsüz seçmen kaydına da sessiz kalan yine Yüksek Seçim Kuruludur. Peki, böyle bir YSK'den seçim güvenliği beklemek mümkün müdür? Asla mümkün değildir. Seçim öncesinde ortaya çıkan tüm hukuksuzluklara sessiz kalmış ve eski uygulamaların hepsini bu Yüksek Seçim Kurulu yok saymıştır. 27 Aralık 2018'de trafik yasasının bulunduğu torba yasanın içerisinde Yüksek Seçim Kurulu üyelerinin görevleri uzatılmıştır ve böyle bir YSK'den adalet beklemek de mümkün değildir. Seçme ve seçilme hakkı tamamen ihlal edilmektedir. İstanbul seçimlerinden sonra oy avına çıkıldı, "Kime oy verdiniz?" şeklinde halka yapılan baskıyla Anayasa'nın 25'inci maddesinin İçişleri Bakanlığı kanalıyla ihlali söz konusuydu, buna da sessiz kalan yine Yüksek Seçim Kuruluydu. Tarafsız ve bağımsız yargının ihlali yakın tarihte YSK'nin uygulamalarıyla ayyuka çıkmış durumdadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ABDULLAH KOÇ (Devamla) - Sayın Başkan...
BAŞKAN - Buyurun.
ABDULLAH KOÇ (Devamla) - Değerli arkadaşlar, tarafsız ve bağımsız bir Yüksek Seçim Kurulunun oluşturulabilmesinin, tamamen diğer bütün kurumlarının da özellikle adalet sisteminin de bağımsız ve tarafsız olabilmesinin pansuman tedbirlerden değil, yepyeni bir toplumsal sözleşmenin yapılmasından geçtiğini belirtmek istiyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)