| Konu: | Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 50 |
| Tarih: | 30.01.2020 |
KANİ BEKO (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; DİSK/GENEL-İŞ Sendikasının unutulmaz Genel Başkanı Abdullah Baştürk ve arkadaşları tarafından işçilerin kullanması için 1975 yılında DİSK/GENEL-İŞ Sendikasına kazandırılan İzmir Urla Zeytineli köyü Böğürtlen mevkisindeki denize sıfır 68 dönümlük araziye saray tarafından hukuk dışı bir şekilde maalesef el konulmuştur. Sendikanın yanı sıra, birçok köylüye ait taşınmaz da aynı akıbete uğramıştır. Önce, taşınmazlar üzerine kamulaştırma şerhi konulmuştur, hemen sonra da 25 Ocak Cumartesi günü Resmî Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle acele kamulaştırma yapılmıştır. Yapılan işlemlerin sürati son derece dikkat çekicidir. Henüz sendikaya ve diğer mağdur köylüye resmî olarak kamulaştırma kararı maalesef tebliğ edilmemiştir.
Bu bölge önceden sit alanı statüsündeydi. 13 Eylülde yine bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle Çeşme, kültür ve turizm koruma ve gelişim bölgesi ilan edilmiş, sit alanı statüsünden maalesef çıkarılmıştır. Bu şekilde, 500'ün üstünde parselin oluşturduğu uzun bir kıyı alanı kamulaştırılıp özel kişi ve kuruluşlara uzun dönemli kiraya verilecektir. Bu arada, bazı kişi ve kurumlara ayrıcalık tanınıp kamulaştırma kapsamı dışında tutulduğu bilgileri de gelmektedir. Çevrecilik bakımından da sıkıntı yaratacak konular söz konusudur. Köy merası, tarım arazisi niteliğinde bazı taşınmazların golf sahası yapılması söz konusudur. Bu, su kaynakları için tehlike oluşturacak bir planlamadır; öte yandan, Anayasa'nın mülkiyet hakkıyla ilgili düzenlemelerine de aykırıdır. Zamanında işçilerin tatil yapması hedeflenerek alınmış taşınmazların köylülerin, vatandaşların elinden alınarak lüks otel yatırımlarına dönüştürülmesi, onların gelirleri itibarıyla asla yararlanamayacakları, işçilere fiilen yasak bir kamulaştırma nasıl kamu yararı amacı güdecektir, sormak gerekiyor. İşçilerin ailelerinin o civarda topraklarını ellerinden aldınız. Köylülerin, çoluk çocuğun denize girmeye hakkı yok mudur? Yarattığınız bu ekonomik kriz sonucunda, zaten zor geçinen bu işçiler geçinemiyorlar ve bir de topraklarını da ellerinden alıyorsunuz.
12 Eylül faşist cuntası DİSK/GENEL-İŞ Sendikasını kapattıktan sonra mal varlıklarına da el koymuştur. Bugün Ankara Çankaya'da yıllarca kullanılmış olan Anayasa Mahkemesi binası DİSK/GENEL-İŞ Sendikasının kendi mülkiyetidir yani bu bina işçilerindir. Kırk yıl sonra, aynı anlayışla, Urla Belediye Başkanımız görevden alındıktan sonra DİSK/GENEL-İŞ'in ve halkın arazileri 12 Eylül faşist cuntasının yaptığı gibi gasbedilmiştir. Urla Belediye Başkanını da FETÖ'cü olduğu için değil, Urla'yı daha önce yönettiğiniz İstanbul ve Ankara gibi ranta, talana açmak istediğiniz için görevden aldığınız anlaşılmaktadır. Bu uygulama gösteriyor ki kayyum ve meclisin iptali tamamen stratejik ve politik bir hamledir. Amaç, yerel halkın ve belediyenin sesini azaltmak, yok etmek ve böylece buradaki rant ve talan amacını gerçekleştirmektir. Kamulaştırma yapılan DİSK/GENEL-İŞ'e ait bu bölgenin yanı başına geçmişte Cumhurbaşkanlığı için yapılan villalar yani sevgili arkadaşlarım, bu görmüş olduğunuz kaçak villalar... Dolayısıyla anlaşıldığı üzere, Katarlılara, Suudi Arabistanlılara, yoldaşlarınızı kesinlikle zenginleştirmek, oteller, moteller, pansiyonlar yapabilmek için bu güzelim araziler maalesef kamulaştırılmıştır. 12 Eylül faşist cuntası DİSK/GENEL-İŞ Sendikasını kapattıktan sonra mal varlıklarına da el koymuştur. Bugün, Ankara Çankaya'da -maalesef üzülerek söylüyorum- işçilerin ana malı olan araziler maalesef bugün devletin elindedir. Erdoğan'ın tatilini yaptığı kaçak villaların varlığı da gözden kaçırılmamalıdır. Ayrıca aynı bölgede Ensar Vakfına ait arazileri neden kamulaştırmadınız? Özel bazı kişilere menfaat sağlamaktan başka hiçbir anlamı ve amacı olmayan ve adına "kamulaştırma" dediğiniz bu arazileri şöyle, son olarak ifade etmek istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım Sayın Beko.
Buyurun.
KANİ BEKO (Devamla) - Peki.
Orta yerde DİSK/GENEL-İŞ Sendikasının arazisi -kırk yıllık arazi- sağ tarafta Ensar Vakfının arazisi, sol tarafta da Recep Tayyip Erdoğan'ın kaçak villaları. Yani eğer bir kamulaştırma yapılacaksa bana göre tamamının yapılması gerekir diye düşünüyorum. Ensar Vakfını bırakıyorsunuz, bir diğer tarafta da Recep Tayyip Erdoğan'ın kaçak villalarını bırakıyorsunuz, tam ortadaki DİSK/GENEL-İŞ Sendikasının yani işçilerin ve oradaki köylülerin o güzelim arazilerini kamulaştırıyorsunuz. Ben bu konuyla ilgili, bir an önce, yapılan bu kamulaştırmadan geri dönülmesini diliyorum.
Çalışmalarınızda başarılar diliyorum. Beni dinleyenlere teşekkür ediyorum. Sağ olun, var olun. (CHP sıralarından alkışlar)