GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:55
Tarih:12.02.2020

DURSUN ATAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Şu anda görüşülmekte olan 161 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 23'üncü maddesi üzerine söz aldım. Bu torba kanun teklifinde -biraz öncede ifade ettiğim gibi- birçok kanun var ve hiçbirinin de birbiriyle bağlantısı yok ve coğrafi sistemle de hiçbir alakası yok.

Görüştüğümüz kanun teklifi, yapı denetim şirketlerinin görevlerini yapmadığında veya uygulamada yanlışlıklar yaptıklarında verilecek cezaların 3194 sayılı Kanun ile 4708 sayılı Kanun arasındaki farklılıkları gidermek ve 4708 sayılı Kanun'daki cezaları uygulamak amacıyla getirilen bir kanun teklifi. Tabii ki burada, yapı denetim firmalarına görevlerini yapmadıklarında veya yönetmeliklere uygun davranmadıklarında ceza verilmeli ama bu yasa teklifindeki gibi tek başına bir madde değiştirerek cezaların artırılması bu konuyu çözmeyecektir. Yine biraz önce de söyledim, Yapı Denetimi Hakkında Kanun'u yeniden ele alıp günümüz şartlarına uyarlayarak, deprem gerçeği de ortada, gözümüzün önündeyken bu gerçeklere de uygun yeni bir kanun düzenlenmesi lazım ama en son sizin burada çıkardığınız, AKP hükûmetleri tarafından çıkarılan Yapı Denetimi Hakkında Kanun'la işler yürüyor ve orada yine yandaşlara bürolar açtırılıp bunlara yetkiler verildi. Bugün geldiğimiz noktada da uçuk kaçık bir sürü yapılaşmanın olduğu ve her birinin de belediyelerle anlaşılarak, plan müellifleriyle anlaşılarak yürüdüğü ortaya çıktı. Burada da yine sıkışıldı, gelindi ve bu teklifle, bir cezayla bunun önüne geçeceğinizi düşünüyorsunuz ama yine yanılıyorsunuz ve bu cezaların artırılmasıyla, cezaların verilmesiyle veya meslek odalarının Bakanlığa bildirilmesiyle bu problemlerin çözüleceğine de yerel yönetimlerde görev yapmış biri olarak ben inanmıyorum.

Değerli arkadaşlar, tabii ki bu şeyler çok konuşuldu, biraz önce de yerel yönetimler kanununun bir bütün olarak ele alınması gerektiğini ve şu anda çıkardığınız 6360 sayılı Kanun'un uygulanamaz hâlde olduğunu söyledim. 25 Ocakta, biliyorsunuz, yeni nüfusumuz açıklandı ve 83 milyona çıktı Türkiye. Burada dikkat ettiyseniz, araştırdıysanız, baktıysanız bu yasayla köyler şehir oluyordu, köylerdeki nüfus köylerde kalıyordu, doğduğu yerde doyuruluyordu; bu şekilde çıkarılmış bir kanun vardı. Bugün bu kanunun her tarafı, dediğim gibi, yamalı bohçaya döndü; bu kanun çıktığı günden bu yana köylerimiz ve kasabalarımız devamlı ivme kaybediyor, nüfus kaybediyor ve siz, eminim ki en yakın zamanda da bunu değiştirmek için getireceksiniz ama yine insan odaklı ve gerçeklere uygun bir yasa getirmeyeceksiniz, yine siyasi olarak "İlk seçimde nasıl kazanırız?"ın hesabını -2014'teki gibi- yaparak getireceksiniz.

Şimdi, burada Kayseri'yi örnek verecek olursak şurada sorduğumuzda Kayseri'yi herkes "vizyon kent Kayseri" olarak bilir ve Kayseri ticaretin başşehri, sanayide çok ileride olan bir şehrimiz, belediyecilikte çok ivme yapmış bir şehrimiz. Aranızda gidip, gezip görenler varsa Kayseri, bugün o kadar geri kaldı ki kendi sınıfındaki iller arasında, maalesef ki belediyecilikte de sınıfta kaldı. Bugün Kayseri Büyükşehir Belediyesi borç batağında. Sizin çıkardığınız yasayla köylere kadar hizmet götürmesi gereken Kayseri Belediyesi maalesef ki köylere değil, merkez ilçelere dahi hizmet veremez durumda.

Şöyle örnekler vermek istiyorum size: Siz iktidara geldiğinizde Kayseri'de merkezde yaşayan insanların oranı yüzde 30'un üzerindeydi, bugün merkezde yaşayan insanların oranı yüzde 84'e geldi; yüzde 84'e yüzde 16; 12 tane ilçede yaşayan insan oranı yüzde 16. Çiftçilikle uğraşan, ticaretle uğraşan bir şehirden, çiftçilik alanında Türkiye'de ekili dikili alanlarda 6'ncı sırada olan bir şehrimizden bahsediyoruz. Bugün nüfusa baktığımızda merkezde yaşayan nüfus yüzde 84, 12 ilçede yaşayan nüfus yüzde 16. Maalesef ki büyükşehir hizmet götüremiyor. Köyler ve kasabalar; kapatılan, mahalleye dönüştürülen köylerimiz hizmeti nereden alacağını bilmiyor ve onlara hizmet götürülmüyor. Şu güne geldiğimizde, buralarda, her okulda öğretmen eksiği var, her hastanede doktor eksiği var; 80 kilometre, 90 kilometre yol giderek hizmet almaya çalışıyor vatandaşımız. Buradan yine söylüyorum: Bu sistemle, ufak tefek değişikliklerle bunları yapamazsınız.

Gelelim Kayseri'nin diğer sorunlarına: Değerli hemşehrilerim her zaman AK PARTİ'ye yüzde 70'in üzerinde oy verdiler, Cumhurbaşkanı çıkardılar, Bakanlar çıkardılar ve Grup Başkan Vekilleri çıkardılar.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın lütfen.

DURSUN ATAŞ (Devamla) - Maalesef ki Kayseri'nin sorunuyla ilgilenen kimse olmadı. Bugüne baktığımızda, Kayseri'nin, hâlâ, hikâyeye dönmüş bir hızlı tren projesi var ki on yıldır sürüyor. Burada Bakana sordum; Bakan, ihalesinin yapılmadığını, projelerinin tamamlanıp hemen yapılacağını söyledi. Birkaç gün önce yine bir milletvekilimiz, Kayseri Milletvekilimiz bu yıl içerisinde yapılmayacağını söyledi.

Havaalanına gidin, artık kaldırmıyor; senede 2 milyonun, 3 milyonun üzerinde yolcu kapasitesi var; terminal köy terminaline dönmüş durumda.

Yine sulamayla alakalı barajlarımız var: Bahçecik Barajı, Yamula Barajı, Develi 2'nci Merhale Barajı. Buralar on yıldır, on beş yıldır maalesef ki bitirilemedi.

Kayseri, gayrisafi millî hasılada Türkiye ekonomisine katkısı yönünden 13'üncü sırada olmasına rağmen, devletten aldığı hizmetlerde 32'nci sırada. 6'ncı büyük tarım alanına sahip bu ilimiz, maalesef ki tarım yatırımlarından 20'nci sırada faydalanıyor.

Kayserili hemşehrilerim beni buradan dinliyorlar; size çok destek verdiler; böyle giderse bundan sonra sizlere, umarım, güzel bir tokat atacaklardır diyor, hepinize saygılar sunuyorum.