| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 58 |
| Tarih: | 19.02.2020 |
AK PARTİ GRUBU ADINA YUNUS KILIÇ (Kars) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; konuşmacılarımızın da ifade ettiği gibi, çiftçi sermaye yeterliliği en az olan kesim. Elbette ülkede birtakım sıkıntılar olduğu zaman çiftçi de, zaten meşakkatli bir iş yapmakta olan üretici de ne yazık ki buradan payına düşeni almak durumunda kalıyor. Hatırlarsanız konuştuklarımız son bir buçuk yıla ait meseleler. Burada ülkemizin içerisine sokulmaya, çekilmeye çalışıldığı bu kaos ortamında faiz oranlarının yükselmesi, dövizin artması, girdi fiyatlarının artmasıyla beraber tabii ki çiftçinin de bizim hükûmetlerimiz zamanında ulaşımını kolaylaştırdığımız krediye daha yüksek faiz oranlarıyla ulaşmasına sebep oldu, bu doğru. Yalnız şimdi 31 Ocak 2019 itibarıyla borçlarını çeşitli sebeplerle ödemekte sıkıntı çeken çiftçilerimizin üzerindeki bu yükü hafifletmek, azaltmak, tekrar üretimde kalabilmelerini sağlamak adına da çok önemli adımlar atmaya başladık.
Bunlardan bir tanesi, Ziraat Bankası, ödemesi gelmiş olan, ödemekte sıkıntı çekilen borçlarla alakalı beş yıl süreyle yeniden yapılandırma yaptı ve şu anda çiftçilerimiz bu borçlarını yılda yüzde 9 gibi düşük bir faiz oranıyla beş yıla yayarak yapılandırma imkânına kavuştu.
Yine, en fazla çiftçimize nakdi ve ayni kredi kullandırmakta olan Tarım Kredi Kooperatifi de -ki 800 binin üzerinde üyesi var- yine aynı şekilde Ziraat Bankasını takip ederek borçlarını üç yıl vadeyle yapılandırma kararı aldı. Hatta çok ileri bir karar daha aldı, geçen yıl, evvelsi yıl yüksek faiz oranlarıyla almış oldukları kredileri ödeme zorluğuna girmiş olan üreticilerinin, ortaklarının bu kredilerini reel düşük faiz oranlarıyla yeniden yapılandırma kararı aldı ve bunun Tarım Kredi Kooperatifine yıllık maliyeti 33 milyon liranın üzerinde. Bu şekilde yararlandırmayı düşündükleri üye sayısı 50 binin, yeniden kredilendirecekleri rakamsa 500 milyon liranın üzerinde.
Saygıdeğer milletvekilleri -konuşmacıları dinlerken tabii bazı şeylere de duyarsız kalmamız mümkün değil- bizim, tarımda ithalatçı bir ülke olduğumuzu her çıkan konuşmacı ısrarla vurguladı. Arkadaşlar, istatistiklere güvenmemiz lazım. Biz, tarımda, özellikle son on sekiz yıldır, açık ara ihracatçı bir ülke konumundayız; her yıl ortalama 4,5 milyar dolar ihracatımız ithalatımızdan fazla yani cari dengeye katkısı olan bir sektör tarım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım Sayın Kılıç.
YUNUS KILIÇ (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Yine, konuşmacıların, Ahmet Akın Bey'in ısrarla söylediği buğday ithalatı... Keşke bu şekilde daha fazla ithalat yapabilsek. Neden biliyor musunuz? Dâhilde işleme rejimiyle biz bu buğdayı ithal ediyoruz ve bunu katma değerli ürünlere dönüştürdükten sonra satmamızdan kaynaklı yılda aşağı yukarı en az 800 milyon dolar ülkemizin ilave bir geliri var. On sekiz yılda Türkiye'ye bu yolla kazandırılmış döviz miktarı toplam 12 milyar doların üzerindedir. Yani Türkiye aslında buğdayda rahatlıkla kendine yeten bir ülkedir, hatta 1 milyon ton fazla üretimi vardır ama almış olduğu buğdayı makarna, bisküvi, irmik gibi katma değeri daha yüksek ürünlere dönüştürerek dünyaya satmaktadır ve ülkesine ilave döviz kazandırmaktır.
Şunu söylemek gerekirse, biz, çiftçimizin üzerindeki bu yükü azaltmak için on sekiz yıldır yaptığımızı yapmaya devam edeceğiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Kılıç, tamamlayın.
YUNUS KILIÇ (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Çiftçimizin üzerindeki bu yükü azaltmak için dünya ve Avrupa ortalamalarının üzerinde -yaklaşık yüzde 1'in üzerinde- yapmış olduğumuz desteklemelerle çiftçimizin üretimde kalmasını, üretimini sürdürmesini, yükünün hafiflemesini sağlamaya devam edeceğiz. 2020 yılı da bunun açık bir göstergesi olsa gerek; Tarım Bakanlığının bütçesi 33 milyardan 40 milyara yükseltilmiş ve Bakanlık bütçesi içerisindeki çiftçiye verilecek destekleme oranı da yüzde 48'den yüzde 55'lere yükselmiştir. Bu, çiftçimizin ne kadar yanında olduğumuzu gösteren bir tablodur.
Yine, konuşmacılardan "Sizin iktidarınız çiftçiyi anlamıyor." diye bize bir eleştiri geldi ama hiç merak etmeyin, on sekiz yıldır bizi en iyi anlayan çiftçidir. Biz çiftçiyi, çiftçi bizi anlamaya devam edecektir diyor, hepinize en derin saygılarımı sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)