| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 65 |
| Tarih: | 05.03.2020 |
HDP GRUBU ADINA OYA ERSOY (İstanbul) - Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Evet, Cumhuriyet Halk Partisi tarafından verilen, çiftçi borçlarının araştırılması ve borçların faizlerinin silinerek uzun vadede yeniden yapılandırılmasıyla ilgili önergeye dair söz almış bulunuyorum.
Şimdi, ülkemiz kendi kendine doyabilen dünyadaki az sayıda ülkelerden biriydi ve bununla da biz yıllardır övünerek yetiştik. Bugün geldiğimiz nokta ve bunun sebepleri, uygulanan yanlış yani neoliberal tarım politikalarının durumu, sonuçları araştırılması gereken bir konu; üstelik çok acil olarak önlem alınması gereken bir konu, sadece araştırılarak bırakılması gereken değil.
Aslında, Mersinli bir çiftçi -hatırlarsınız, Mustafa Kemal Öncel- 2006 yılında bugün geldiğimiz noktaya dair uyarmıştı. Kimi uyarmıştı? Dönemin Başbakanını uyarmıştı ve sormuştu "Bu çiftçinin hâli ne olacak?" ve aldığı hakaret dolu cevap "Ananı da al git!" olmuştu. Çiftçimiz her sene AKP Genel Başkanı Mersin'e gitmeden önce tedbir amaçlı gözaltına alınmaya devam ediyor ama maalesef söyledikleri sözler kulağınıza küpe olmadı.
Bugün gelinen noktada AKP iktidarı döneminde çiftçi borçları 64 kat arttı, 8 bine yakın çiftçi icralık, takipteki kredi miktarıysa 4,3 milyar liraya ulaşmış durumda. Tarımla geçinen işsiz sayısı tam 2 milyon. Yine, AKP iktidarı döneminde 700 bin çiftçi toprağını terk etti ve üretimden vazgeçti. Son yirmi yılda ülkemizde tarım alanları yüzde 12 azaldı. Hükûmetin önerdiği tarımsal krediler tarımsal gelirin yüzde 5'i bile değil ve çiftçinin yıllık ödediği borç miktarı elde ettiği gelirin çok çok üzerinde. TÜİK ve BDDK'nin verilerine göre bile 2018 yılında üretimden 40 milyar lira kazanan çiftçi, 45 milyar borç ödemek zorunda kalmış. Çiftçimiz, köylümüz üretimden vazgeçmiştir ve vazgeçmeye devam etmektedir. Tabii, bu arada biz de tahıl ülkesiyken tahıl ithal eden ülke durumuna gelmiş durumdayız. Saman, et, meyve, fasulye ithal eden bir ülke durumuna geldik.
Bakın, 2017 yılından bu yana gübre yüzde 100, mazot yüzde 40, yem yüzde 50 zamlandı. Tarımsal sulamada kullanılan elektriğe son iki yılda yüzde 126 zam geldi. Evet, çiftçimizin hâli bu. Bu hâlde çiftçiye tek seçenek bırakıyoruz: Üretimi terk edin ve gidin. Çiftçi üretemezse aç kalacağımızı biliyorsunuz değil mi?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı.)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi lütfen.
OYA ERSOY (Devamla) - Evet, çiftçi üretemediğinde aç kalacağımızı biliyorsunuz hepiniz. O, yıllardır yaptığınız betona yatırım karnınızı doyurmayacak. Çiftçiyi iktidarın yanlış politikaları sonucunda düştüğü borç batağından kurtarmak bu Meclisin boynunun borcudur ve yapılacaklar bellidir: Küçük ölçekli, geçimlik çiftçinin borçları koşulsuz olarak kamu borcu olarak devlet tarafından üstlenilmelidir, çiftçi kredileri için kooperatif bankası kurulmalıdır, ithalat odaklı tarımsal üretim politikalarından da derhâl vazgeçilmelidir.
Saygılarımla. (HDP sıralarından alkışlar)