| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 70 |
| Tarih: | 18.03.2020 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA AYHAN EREL (Aksaray) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, yüce Türk milleti; Çanakkale, Conkbayırı'dır, Anafartalar'dır, 57'nci Alaydır, şehit 15'lilerdir, Gelibolu'dur, havada çarpışan mermilerdir, metrekareye düşen 6 bin mermidir, geri dönmeyi düşünmemektir. Çanakkale'de yaşanmış binlerce gerçek hikâye var, bunlardan birini burada sizinle paylaşmak istiyorum: Çanakkale Savaşı'nda, siperlerin gerisinde yaralı askerlerin en çok ihtiyaç duyduğu şey morfindi. Doktorlar askerlere ağrı kesici bulmakta zorlanıyordu, bu yüzden nöbet tutuyorlardı. Hastaların ameliyatı için hazırlanan çadırın önünde bir masa kurulmuştu. Doktor ilk muayeneyi yapıyor, yaşama olasılığı olan, ameliyat edilmesi hâlinde yaşayacağına inandığı askerlerimize morfin yapıyordu, yaşama ihtimali olmayanlara ise morfin vermiyordu. Doktor duygusal karar vermemek için hastaların yüzüne bakmıyor, sadece yarasına bakarak karar veriyordu, iyileşme şansı yüksek olan yaralı askerlerimize ağrı kesici yapıyordu. O sırada bir asker gelmiş ve doktor askerin iyileşemeyeceği kanaatiyle ağrı kesici morfin yapmamıştı. O sırada acılar içinde kıvranan, kanlar içerisindeki o askerden bir inilti duyulur "baba" "baba" diye ve herkesin gözü doktora çevrilir, yaralar içinde kıvranan asker, doktorun öz oğludur. Buna rağmen doktor yine de ağrı kesiciyi oğluna yapmaz ve birkaç saat sonra bu asker şehit olur. Doktor, şehit olan oğlunun cansız bedenine sarılır "Affet oğlum, o morfin senin hakkın değildi." der.
İşte, bu topraklar hakkı olmadığı için tek bir ağrı kesiciyi bile oğlundan esirgeyen o güzel insanlar tarafından vatan yapılmıştır. 18 Mart Çanakkale Zaferi'nin 105'nci yıl dönümünü kutluyor, bu mukaddes toprakları bizlere vatan kılan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm gazilerimizi, şehitlerimizi rahmetle, şükranla anıyorum.
Sayın Başkan, dünyayı etkisi altına alan corona virüsünü şiddetli bir boraya, rüzgâra, fırtınaya benzetirsek ne kadar saklanırsak saklanalım bundan etkilenmemek mümkün değil. Dolayısıyla, cezaevlerinde tutuklu bulunan vatandaşlarımızın da bundan etkilenmesi büyük bir ihtimal dâhilinde. Bu bağlamda panik yapmadan, ilgili makam ve kişilerin uyarıları dikkate alınarak sağduyulu ve soğukkanlılıkla hareket etmek gerekir ve gerek Sağlık Bakanının gerekse Adalet Bakanının bu konudaki yaklaşımlarını ve çalışmalarını takip ediyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın lütfen.
AYHAN EREL (Devamla) - Diliyorum ve umuyorum ki ileride yaşanacak bu sorunu çözmede yetkili ve ilgili makamlar buradaki görüşleri dikkate alarak hareket ederler.
Bu sorunun çözümünde buradaki görüşlerin önemli katma değer sağlayacağı inancıyla hepinize saygılar sunuyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)