| Konu: | Coronavirüs salgınına ve alınan tedbirlere ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 71 |
| Tarih: | 19.03.2020 |
ABDULLAH AĞRALI (Konya) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, bu arada yeni görevinizde başarılar diliyorum.
Dün 18 Marttı. 18 Mart, birliğimizin, beraberliğimizin, kardeşliğimizin, istiklal mücadelemizin sembollerinden Çanakkale Zaferi'nin 105'inci yıl dönümü. Bu vesileyle tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum.
Yine, 16 Mart 1988'de elma kokulu kimyasal gazlarla Halepçe'de katledilen 5 bine yakın Kürt kardeşimizi rahmetle anıyorum.
Değerli arkadaşlar, bildiğiniz üzere, Çin'in Wuhan kentinde 12 Aralıkta ortaya çıkan corona virüsü, çok kısa zamanda tüm dünyayı sardı ve Dünya Sağlık Örgütünce de tüm dünyada "pandemi" olarak ilan edildi. Ülkemiz, bu küresel salgına karşı zamanında aldığı kararlı tedbirlerle şu ana kadar çok başarılı bir süreç yönetti ve yönetmeye de devam ediyor. Ülkemiz, coğrafi konumu itibarıyla aslında en riskli ülkelerin başında geliyor. Hem Avrupa hem Asya hem Orta Doğu hem Afrika ülkeleri ciddi bir küresel salgın baskısı altında olmasına rağmen, doğru zamanda yapılan politikalar, şu ana kadar çok başarılı bir şekilde yürütüldü. Bu vesileyle bu mücadeleyi çok başarılı bir şekilde yöneten Sayın Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca Bey'e ve tüm sağlık ekibi çalışanlarına şükranlarımı sunuyorum.
Şimdi, coronayla ilgili çok şeyler konuşuldu, ben zaman içerisinde kısaca birkaç şeye değinmek istiyorum. Bu mücadelenin birçok boyutu var. Şu anda bu virüsün ülkemize gelmesi ve mevcut olması, muhtemel salgınlara karşı, kötü senaryolara karşı her türlü tedbiri almış durumdayız.
Ülkemizin mevcut sağlık kapasitesini belirtmek adına birkaç veriyi paylaşmak istiyorum. Ülkemizde toplam yatak sayısı 239.046'dır. Erişkin ve çocuk yoğun bakım dâhil olmak üzere yoğun bakım yatak sayımız 40 bine yakındır. Yoğun bakım yatak sayıları diğer ülkelerle karşılaştırdığımızda 100 bin kişiye ulaşan yoğun bakım yatak sayısı açısından Avrupa ortalamasının çok üstündedir. Avrupa ortalaması 11 civarındadır; Almanya'da 29, İtalya'da 12, Fransa'da 11,6 civarında iken ülkemizde 2018 verileri itibarıyla toplam yoğun bakım yatak sayımızın oranı yüzde 40 civarındadır.
Yine, bu hastanelerimizde 99.797 tek kişilik hasta odaları mevcuttur. Bu hasta odaları, gerektiğinde yoğun bakım ve izolasyon sağlanmak şartıyla yoğun bakım odasına çevrilebilecek altyapıya sahiptir. Yine, temaslı, negatif ve pozitif basınçlı yatak sayımız açısından da iyi bir noktadayız. Yine, ülkemizde 418 hastanemizde toplam 5.842 yataklı palyatif bakım merkezi mevcuttur; ihtiyaç durumunda da bunlar kullanılabilecektir. Yine, gündeme gelen, teknik donanım açısından erişkin yoğun bakımlarda kullanılmak üzere toplam ventilatör sayımız 20 bin civarındadır.
Şimdi, buralarda çok şeyler konuşuldu ama zaman içerisinde iki şey ifade etmek istiyorum: Bu mikrop, bilinen bir mikrop, coronavirüs ve yapılan çalışmalarda bu virüs, yüzde 80'i atipik sempton göstermeyen, yüzde 14'ü tıbbi tedavi gerektiren, yüzde 6'sı da ciddi yoğun bakım desteği gerektiren bir vaka.
Bundan dolayı, bu virüsün tespiti açısından mücadelenin temel noktalarından biri dışarı çıkmamaktır, evde kalmaktır. Çünkü dışarı çıktığımızda hem bu enfeksiyonu alma ihtimalimiz yüksek hem de asemptomatik olduğu için bunun bulaştırılması daha yüksek.
Sayın Bakanımız gerekli açıklamaları yaptılar. Burada önemli olan husus, bu asemptomatik vakaların çok hızlı bir şekilde tespit edilmesi. Bu önümüzdeki günler şunu gösteriyor: Bu vaka sayıları artacaktır ve beraberinde de ölüm oranları gözükecektir, buna hazırlıklıyız. Panik oluşturmadan, tüm kurum ve kuruluşlarımızla bunu en hafif şekilde atlatacağımıza inanıyorum.
Yapılan çalışmalarda sadece... Deminki konuşmacıların bir kısmı da ifade etti. Yani evde kalmak, evden çıkmamak bilimsel bir gerçekliktir. Buradaki tablo da sadece, yapılan çalışmalardaki virüsün yayılma hızını göstermek açısından... Eğer evde kalan 100 hasta üzerinde yapılan çalışmalarda, evde kalma sıfırsa 25 bin vakada ölüm oranı 500; eğer yüzde 25 civarında evde kalmayı sağlayabilirsek 5 bin vaka görülecek ve ölüm oranı 100 civarında gözükecek. Yine, eğer evde kalma oranını yüzde 50 oranında başarabilirsek burada, 2 bin vakadan 40 vaka hayatını kaybedecek, eğer bu evde kalma oranını yüzde 75'te tutarsak vaka sayısı 4 civarında olacaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım efendim.
ABDULLAH AĞRALI (Devamla) - Bu, evde kalma süresinin avantajını gösterir. Gerçekten, devlet olarak gereken her şey yapıldı ve tedbirler süratle alınmaya çalışılıyor. Bizim de vatandaş olarak üzerimize düşeni yapmamız gerekiyor.
Bir hususu arz etmek istiyorum Başkanım: Her sağlık sisteminin belli bir kapasitesi vardır. Şu anda, Avrupa içerisinde en hazırlıklı ve sağlık kapasitesi en iyi olan ülkelerden biriyiz. Burada önemli olan, bu salgının bir an önce pik yapıp bu sağlık kuruluşlarının sağlık yükünün ciddi bir baskı altına girmemesini sağlamak. Bu açıdan, vatandaşlarımızın hem dikkatli olması lazım hem önümüzdeki süreçte, özellikle nisan ayı itibarıyla mevsimsel griplerin artacağını, alerjik griplerin artacağını; bu vakalarda da bir panik havasıyla sağlık kuruluşlarına gidilmemesinin önemli olduğunu arz ediyorum.
Yine, özellikle kendi bölgemde önemli gördüğüm için bir şeyi paylaşmak istiyorum: Bizim yurt dışında yaklaşık 4,5 milyona yakın gurbetçimiz var; mayıs ayı itibarıyla ülkelerine, ülkemize dönmeye başlıyorlar ve özellikle, bu vatandaşlarımız içerisinde kronik hastalığı olanların, böbrek yetmezliği olanların ve diyalize girmesi gereken vatandaşlarımızın Türkiye'ye geliş sürelerini biraz ertelemelerinin uygun olacağını düşünüyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Selamlayınız efendim.
ABDULLAH AĞRALI (Devamla) - Bu vesileyle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)