GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:72
Tarih:24.03.2020

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Sayın Başkan, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Bugün gün içerisinde onlarca telefon aldım, eminim sizler de aranmışsınızdır. Yakınları cezaevinde olan ailelerin aslında gözü kulağı Mecliste, her an bir adım atılmasını bekliyorlar çünkü gerçekten çok kaygıyla bu süreci izliyorlar. Hepimiz biliyoruz ki şu an riskli alanların başında aslında cezaevleri geliyor çünkü cezaevlerinin hem koşulları hem de standartları gerçekten çok kötü bir durumda. Şu an cezaevlerinde 300 bine yakın tutuklu ve hükümlü var. Bu salgın döneminde, bu tutuklamaya hâlâ ara verilmiyor maalesef hâlâ siyasi soykırım operasyonları hız kesmeden devam ediyor. Her gün yeni insanlar tutuklanıyor ve cezaevine gönderiliyor. Açıkçası tutuklama bir tedbir olarak değil aslında şu an bir ceza verme durumuna dönüşmüş, bir cezalandırma yöntemi olarak kullanılıyor artık. Cezaevlerinin mevcut hâliyle -bu kadar kaygı verici bir salgın karşısında- tutukluların kendilerini koruma, orada yaşamlarını idame etmeleri elbette ki söz konusu değil.

Sadece, Patnos Cezaevinde bu duruma ilişkin gelen kaygıları ve tutukluların bize ilettikleri durumu sizinle paylaşmak istiyorum. Değerli arkadaşlar, 5 kişinin kalması gereken koğuşlarda 20'ye yakın kişi kalıyor yani kapasitenin çok çok üzerinde kişi aynı anda, aynı koğuşlarda kalmak zorunda kalıyor. Yine, Adalet Bakanlığının tedbirler kapsamında tutsaklara dezenfektan, kolonya, maske dağıtılacağı yönündeki açıklamasının da gerçekten karşılığı olmamış ve bunların hiçbiri dağıtılmamıştır. "Salgının Türkiye'de tespit edildiği" açıklamasından sonra koğuşlar sadece bir kez dezenfekte edilmiş devamı gelmemiştir. Yine, tutsakların kolonya, maske ve dezenfektan talebine, "Kantinden satın alabilirsiniz." yanıtı verilmiştir. Fakat bu malzemelerin kantinde fahiş fiyata satılması nedeniyle tutsaklar bunları alamamaktadır.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Ne tutsağı ya?

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Devamla) - Hatta bırakalım tüm bunları, Patnos Cezaevinde tutsaklar doğru düzgün sabun dahi temin edemiyorlar.

RECEP ÖZEL (Isparta) - Cezaevinde tutsak yok, hükümlü var. Hukuki tanım yaptım.

DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Devamla) - Nasıl tanımladığımız bize kalmış, siz nasıl tanımlıyorsanız gelirsiniz burada ifade edersiniz. Ben öyle tanımlıyorum, siz böyle tanımlamak durumunda değilsiniz. Sizin tanımınıza göre de konuşmak zorunda değilim. Dolayısıyla öyle ayar vermekten de vazgeçin yani, ikide bir buradan laf atmayın. Gelirsiniz burada kendi görüşlerinizi ifade edersiniz.

Değerli arkadaşlar, bakın, yine Adalet Bakanlığı geçen bir açıklama yaptı. Cezaevlerinde herhangi bir pozitif sonuç olmadığını yani corona virüsüne dair pozitif bir sonuç çıkmadığını söyledi ama biz buradan kendisine soruyoruz: Örneğin, kaç tutsağa bu test uygulandı, test uygulandı mı, uygulanmadı mı? Dolayısıyla, herhangi bir testin uygulanıp uygulanmadığı konusunda da bir fikir söz konusu değil. Sadece söylenen şudur: "Yoktur." yani genel itibarıyla bütün sorunlara aslında yaklaşımınız böyledir: "Biz 'yoktur' diyorsak yoktur."

Değerli arkadaşlar, yine, biliyorsunuz, bu corona virüsünden kaynaklı, salgından kaynaklı İnfaz Yasası'nın düzenlemesi şu an gündemde. Öyle görünüyor ki bu pakette siyasiler dışında tutulmak isteniyor. Açıkçası bu, ayrımcılıktır, eşitlik ilkesinin ihlalidir. Binlerce insan adil bir şekilde zaten yargılanmadı, talimatla, aslında sizin talimatlarınızla yargı eliyle insanlar ağır cezalara çarptırıldı. Sadece bir "tweet" attığı için, size muhalefet ettiği için, düşüncelerini ifade ettiği için binlerce insan şu an cezaevinde. Kimler cezaevinde? Siyasetçiler cezaevinde, gazeteciler cezaevinde, akademisyenler cezaevinde. Şimdi siz bunları dışında tutmak istiyorsunuz bu yasayla. Açıkçası yani siz corona virüsünün kime bulaşıp bulaşmayacağını nereden biliyorsunuz? Bunun kriteri sizin için nedir? Bu ayrımı neye göre yapıyorsunuz? Açıkçası hukukta da, ahlakta da bunun karşılığı yok; bu, keyfî, ayrımcı bir tutumdur, bundan vazgeçilmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Yine, şu an cezaevlerinde, arkadaşlar, yüzlerce hasta tutsak var, çocuklar var, yaşlılar var, kadınlar var. Dolayısıyla bunların da durumu göz önünde bulundurularak bir an önce tahliyeleri sağlanmalıdır. Eğer bu yapılmayacaksa, bu, şu anlama geliyor, "Biz bir kez daha siyasi tutsaklara düşman hukukunu uygulamak istiyoruz." demek istiyorsunuz. Bu, özgürlük adına da, demokrasi adına da kabul edilir bir durum değildir. Bir an önce bütün cezaevlerinin boşaltılması lazım. Gerekli denetim mekanizmaları ne ise uygulanır ama böyle kitlesel ölümleri kimsenin kaldıracak gücü de yok, tahammülü de yok.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)