GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:80
Tarih:09.04.2020

ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle şunu belirteyim: Bu AKP'nin on sekiz yıllık iktidarının sonucu halkı ekmeğe muhtaç etmek, cezaevlerine 300 bine yakın insanı doldurmak... (AK PARTİ ve HDP sıralarından karşılıklı laf atmalar)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlarım, lütfen... Hatipleri dinleyeceksiniz değerli arkadaşlarım, rica ediyorum.

ABDULLAH KOÇ (Devamla) - Bu bir gerçek ama toplumu maalesef kamplaşmaya götürmek. Bu, AKP iktidarlarının icraatıdır 18 yılın sonucunda. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlarım lütfen...

Sayın Koç, bir saniye...

Değerli arkadaşlarım, bakın, özellikle Sayın Can, sizlerden rica ediyorum. Bakın, konuşmacılar kürsüde özgürce konuşacaklar, bunda bir sıkıntı yok, biz de bunu tesis edeceğiz ama değerli arkadaşlarım söz eğer aleyhte olan bir söz olursa Grup Başkan Vekilleriniz bunları cevaplandırıyor. Ben az önce bir şeyi ifade ettim, bütün salon için söylüyorum, dışarıdan müdahaleler sürecin iyi yürümesini engelliyor maalesef ama biz de soğukkanlı bir şekilde sürecin yürümesine gayret ediyoruz. Bu ancak birbirimize saygı göstermekle olur.

Sayın Koç, buyurun lütfen siz. Genel Kurula hitap edin ve lütfen sataşmalar olmasın.

ABDULLAH KOÇ (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sözlerimi yeniden şöyle başlatayım: Değerli arkadaşlar, şimdi, corona virüsü nedeniyle ne yazık ki cezaevlerinden artık ölüm haberleri gelmeye başladı. Bakın, son iki günde 3 tane haber aldık, 2 tanesi ölümlü haber; birisi Mehmet Yeter, diğeri ise Ali Pak. Bunlar cezaevlerinde corona virüsü nedeniyle yaşamlarını yitirdiler. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlarım lütfen, rica ediyorum.

ABDULLAH KOÇ (Devamla) - Değerli arkadaşlar, bakın, bu AKP Hükûmeti bu kanun teklifini Meclis gündemine getirirken şunun için getirdi... (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlarım, hatip konuşsun rica ediyorum.

ABDULLAH KOÇ (Devamla) - Bakın, bütün dünyayı saran bu corona virüsü nedeniyle bir tedbir amacıyla getirdiğini bütün halka bu şekilde yansıtmak istedi ama şimdi biz Komisyonda bunu şu şekilde gördük ve şu anda da Genel Kurulun huzuruna gelen kanun nedir biliyor musunuz? 70 maddeden ibaret. Bu 70 maddenin hemen hemen yüzde 80'inin, yüzde 90'ının bu corona virüsüyle, tedbirle ilgisi yoktur. Bakın, size bir şey söyleyeceğim: Neler getirdi peki bu 70 madde? Bakın, Türkiye şu anda çok ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya, dünya çok ciddi bir tehlikeyle karşı karşıya, siz neyi getiriyorsunuz? Siz İnfaz Hâkimliği Yasası'nı getiriyorsunuz. (AK PARTİ sıralarından "Maskeni tak!" sesleri)

BAŞKAN - Maskenizi kullanın Sayın Koç lütfen.

ABDULLAH KOÇ (Devamla) - Bakın İnfaz Hakimliği Yasası neyi getiriyor biliyor musunuz? (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlar rica ediyorum, rica ediyorum. Yani bakın, konuşmaları bir anlayalım, konuşmaları anlayamıyoruz.

ABDULLAH KOÇ (Devamla) - İnfaz Hakimliği Yasası siyasi tutsakların üstündeki tahakkümü biraz daha arttırıyor. Bu ne demek değerli arkadaşlar? Şu demek bakın: Cezaevindeki o mevcut olan, kırıntı hâlinde kalan insan haklarını da, ne varsa hepsini, oturmuşsunuz çok ince hesaplarla ortadan kaldırmak için çeşitli maddelerle burada halkın gündemine getiriyorsunuz. Bakın neler getiriyorsunuz? Değerli arkadaşlar, 21'inci maddeyle getirmek istediğiniz şey, keyfî bir şekilde bu sulh ceza hâkimliklerine çok ciddi yetkiler vermek istiyorsunuz. Nedir biliyor musunuz? Bir kişiyi yakalamak için neredeyse bir mahalleyi, bir şehri arama yetkisi veriyorsunuz. İnsanların bütün özeline dair ne varsa hepsini bu hâkimliklerin önüne atmak istiyorsunuz. Bakın, 23'üncü maddede ne var değerli arkadaşlar? Hastaneye gitmek isteyen, hastanede kendi meramını anlatmak isteyen ve muayene olmak isteyen mahpusların elindeki mevcut olan kelepçeyi çözmek için bir itirazı varsa buna ilişkin de yepyeni bir kanun maddesi getiriyorsunuz. Yani insanların ne kadar hürriyeti varsa hepsini kısıtlamak için uğraşıyorsunuz. Bu AKP Hükûmetinin on sekiz yıllık icraatının sonucu budur. Bu nedenle biz başa tekrar dönüyoruz. Bakın, bu halkı ekmeğe muhtaç ettiniz. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Sessiz olalım değerli arkadaşlar.

ABDULLAH KOÇ (Devamla) - Değerli arkadaşlar, bu halkı cezaevlerine doldurdunuz. Bakın, sadece 50 bin kişi şu anda tutuklu, dünyanın başka hiçbir yerinde görülmemiş. Yargılanan 6 kişiden 1'i şu anda tutuklu.

Değerli arkadaşlar, halkı kamplaştırdınız. Gerçek anlamda şu anda halk kamplaşmış durumda. Yani bölücülüğü siz yapıyorsunuz, biz yapmıyoruz emin olun, biz yapmıyoruz, biz bütünleştirici konumdayız. (HDP sıralarından alkışlar, AK PARTİ sıralarından gürültüler.)

BAŞKAN - Değerli arkadaşlarım, rica ediyorum.

ABDULLAH KOÇ (Devamla) - Siz niye bölücülük yapıyorsunuz biliyor musunuz? Siz şundan dolayı yapıyorsunuz: Bakın, siz Terörle Mücadele Yasası'nın arkasına gizlenerek şu anda toplumu kamplaştırıyorsunuz. Neden bunu yapıyorsunuz? Bakın, düşünceleri nedeniyle şu anda cezaevinde tutuklu olan binlerce insan var. Siz bunları neden bu kapsamın dışında tutuyorsunuz? Siyasal mücadele veren insanları neden bu kapsam dışında tutuyorsunuz? Bakın, biz size burada çağrı yapıyoruz ve meydanlarda da size çağrıda bulunduk. Biz dedik ki: "İnfazda eşitlik ilkesi olsun. İnfazda adalet ilkesi olsun." Bakın, biz komisyonda mücadele ettik, on sekiz-yirmi saate yakın çalıştık ve bütün önerilerimizi dile getirdik. Bizim bütün amacımız neydi biliyor musunuz? Adaleti sağlamaktı. Ama ne yazık ki bir virgül dahi değiştirmediniz. Bir şey değiştirdiniz, sizin hakkınızı yemeyelim. Neyi değiştirdiniz biliyor musunuz? 53'üncü maddeye... Değerli arkadaşlar, bütün o kadına karşı işlenen suçlardan ve cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlardan dolayı cezaevinde olan insanları açık cezaevlerine göndermek için yepyeni bir önerge verdiniz ve bu önergeyi de gecenin geç saatlerinde kabul etmek suretiyle uygulamayı bu şekilde başlattınız. Siz dürüst davranmıyorsunuz. Dürüst davranın değerli arkadaşlar. Bakın, dürüst davranın.

Türkiye şu anda çok ciddi tehlikelerle karşı karşıya. Gelin, bu kanun teklifini derhâl geri çekin çünkü bu, Türkiye'nin yararına değil; bu, insanların yararına olmayan bir tekliftir. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)