| Konu: | 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 41 |
| Tarih: | 15.12.2012 |
MEHMET ŞEVKİ KULKULOĞLU (Kayseri) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 2013 bütçesinin bu bölümü üzerinde şahsım adına aleyhte söz almış bulunuyorum. Millî Savunma Bakanlığı bütçesi üzerinde görüşlerimi bildireceğim. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Soğuk savaş sonrasında, dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi bizim ülkemizde de savunma konseptlerinin ve dolayısıyla silahlı kuvvetlerin organizasyonu ile olanaklarının gözden geçirilmesine ihtiyaç duyulmuştur. Ancak ülkemizde henüz yurt savunmasına yönelik olarak yeniden yapılanma hayata geçirilmemiş, bu konuda geç kalınmıştır. Oysa Türkiye, gerek sahip olduğu iç dinamikleri gerekse de bugünlerde maalesef fazlasıyla gözümüzün önünde olan dış dinamikler nedeniyle bu yenilenmeye, bu reforma en çok ihtiyaç duyan ülkelerin başında yer almaktadır. Bu değişim ve gelişim zorunluluğu temelde üç alan üzerinde yoğunlaşmaktadır: Ordumuzun yapısı, savunma kabiliyetlerinin artırılması ve savunma sanayisinde yüksek teknolojiye dayalı modernleşme. Bu alanlarda alınacak, alınması zorunlu mesafeler hem ülke savunmasını güçlendirecek hem de dış politikada Türkiye'nin elini güçlendirecektir. Hemen belirtmeliyim ki, burada elimizin güçlenmesinden kasıt, uluslararası alanda daha fazla söz sahibi olmamıza katacağı destek olup, asla, AKP'nin yaptığı gibi hayallere kapılarak macera dolu sulara yelken açma hevesini ifade etmemektedir. Böyle bir savunma konseptinin hayata geçirilmesinin yurt içine de doğrudan veya dolaylı pek çok yansıması olacak, en başta temel bir kamu hizmeti olan savunma alanında kalitatif ve kantitatif ilerlemeler sağlayacaktır.
Sayın milletvekilleri, günden güne gelişen ve ordumuzun ihtiyaçlarının çoğunluğunu karşılamaya çalışan yerli savunma sanayisinin gelişimi şüphesiz ki bizleri de memnun etmektedir. Bu gelişim hızlanmalı, artan ihtiyaçlarımızı maksimum düzeyde karşılamak bu yönde temel eksen olmalıdır. Çaba ve kaynaklar bu alanda yoğunlaştırılmalıdır. Hele hele ülkemizin katma değeri yüksek mal ve hizmet ihracına duyduğu ihtiyaç göz önüne alındığında savunma sanayimiz önemli bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır.
Sayın milletvekilleri, ülkede terör olayları her gün yaşanmakta, askerî ve sivil hedeflerimize bölücü örgüt tarafından saldırılar düzenlenmekte ve bu saldırılarda vatan evlatlarımız şehit olmaktadırlar. Dolayısıyla savunma sanayimize bütçeden katkı yapılması kaçınılmaz görünmektedir. Ama, gelin görün ki sınır karakollarımızın yeniden ve güvenli bir şekilde yapılması ve yapılandırılması ve buna bağlı olarak da bu karakolların yüksek teknolojiyle donatılarak hem hudut geçişlerine hem de karakol baskınlarına engel olunmuş olması sağlanmış olabilecekken, bitme noktasına 2002'de gelmiş ancak AKP iktidarında yeniden hortlayan terör orta yerde duruyorken AKP bu konuyu ağırdan almış, hafife almış, on yıl boyunca dikkate almamıştır. Son on yılda AKP'nin temel işi ve hedefi rejimle hesaplaşmak olmuştur, Büyük Önder Atatürk'ü unutturmaya çalışmak olmuştur, onun eser ve devrimlerini o dönemi itibarsızlaştırma çabaları olmuştur.
Sayın Milletvekilleri, hâlen daha tüm karakol binalarının bitmemiş olması ve bu karakolların uğradığı baskınlar neticesinde açık sahada terörist saldırılar sonucu askerlerimizin şehit olmasının ve sivil vatandaşlarımızın hayatlarını kaybetmesinin en önemli nedeni, işte, bu AKP Hükûmetinin işi yavaştan alması, önemsiz görmesidir. Her şehidin kanı AKP'nin eline bulaşmıştır. On yıllık iktidarınız boyunca değil çözmek artık kangren hâline getirdiğiniz terör sorunun vebali üzerinizde durmaktadır.
Mısır ve Tunus'a, daha yeni, tabiri caizse, neredeyse 3 milyar doları bağışladınız. Arap Baharı ayaklanmalarını, iç çatışma yaşayan Libya gibi, Suriye gibi ülkelerdeki muhalif grupları yüksek maliyetlerle örtülü ödeneklerden, kaynaklardan silahlandırdınız. Türk milletinin, devletinin kaynakları ile kardeşi kardeşe, Müslüman'ı Müslüman'a kırdırdınız. Elleriniz kirli; on yıllık iktidarınızda sadece yolsuzluklardan gelen paralarla değil şehitlerimizin kanlarını, dost ve kardeş ülke yurttaşlarının kanlarını, Müslüman kardeşlerimizin kanlarını o kirli ellerinize bulaştırdınız. Ne kadar kaynak aktardığınız ise belli değil.
Sayın milletvekilleri, sizleri vicdanınız ile baş başa bırakıp bu duygu ve düşüncelerle bu bütçenin onaylanmaması, reddedilmesi gerektiğine inanıyor, hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Kulkuloğlu.