| Konu: | Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 81 |
| Tarih: | 10.04.2020 |
TEKİN BİNGÖL (Ankara) - Umarım tez elden bu pandemi sona erer, vatandaşlarımız da, biz milletvekili arkadaşlarımız da şu maskeden kurtuluruz. Hakikaten her kürsüye çıkan arkadaşın ne kadar zorlandığını gördüm. Hele gözlük kullanan arkadaşlar daha da bir zorlanıyorlar çünkü buharlaşma yapıyor.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bir infaz yasası görüşülüyor. Buradaki temel amaç indirim. Maddelerin birçoğu buna yönelik düzenleme içeriyor ve bu infaz yasası aylar öncesinden, belki bir yıl, bir buçuk yıl öncesinden konuşulmaya başlanmıştı ama bu salgın infaz yasasını öne çekti, önümüze getirdi. 355 cezaevinde 300 bine yaklaşan mahpus varken ve onların bu bulaştan çok daha yüksek bir oranda etkilenmeleri söz konusuyken elbette o mahpusların, o dar koşullarda yaşayanların, hijyenik koşullara asla sahip olmayan mahpusların özellikle o durumlarını gözden geçirmek lazım. Bu infaz yasası buna hitap etmeli, bunu öne alarak düzenlenmeli.
Bakın değerli arkadaşlar, bir virüs, elle tutulmayan, gözle görülmeyen, mikroskop altında ancak tespit edilebilen bir mikrop âdeta dünyayı teslim aldı. Dört aya yakın bir süredir ki bütün dünya buna konuşlanmış, âdeta bir Üçüncü Dünya Savaşı yaşıyoruz. Kime karşı? Bu virüse karşı. Yıllardır savaş çığırtkanlığı yapanlar; S-400'leri, F-35'leri, nükleer başlıklı silahları ve daha birçok bu tür silahlarla dünyayı cehennem eden o emperyalist anlayış ve nihayet, daha çok kazanmak anlayışındaki bu çalışmalar tamamen âciz kaldı bir virüsün karşısında, dünya âdeta teslim alındı.
Şimdi biz burada ne yapıyoruz değerli arkadaşlar? Az önce bahsettiğim 300 bine yakın mahpusun o koşullar altında bulunmasına gönlümüz el vermiyor. Ama burada bir şey yapmak lazım. Adalet... Adaleti hâkim kılmak lazım. Siz ayrım yapabilirsiniz bugüne kadar yaptığınız gibi, siz ötekileştirebilirsiniz ama bu virüs asla ayrım yapmıyor. Ne AK PARTİ'li dinliyor ne CHP'li dinliyor ne MHP'li dinliyor, önüne geleni alıp sürükleyip götürüyor. Dolayısıyla, 30-40 metrekarelik hücrelerde, koğuşlarda 40-50 kişinin bir arada olduğunu düşünün, ne yaparsanız yapın, hangi hijyen şartlarını uygulamaya kalkarsanız kalkın asla ama asla orayı izole edemezsiniz, orayı hijyenik koşullara kazandıramazsınız. Hadi diyelim ki bu infaz yasası Komisyondan indiği gibi çıktı, 60-70 bin kişi dışarı çıkacak. Peki ya geri kalanlar, ya geri kalanlar?
Bir temel anlayış var değerli arkadaşlar, bu ülkede artık adil yargılanma yok. Aynı şekilde sizin elinizle de bu infaz yasasında da adalet yok, hak yok, hukuk yok. Siz hiçbir şekilde AİHM'in, AYM'nin içtihatlarına dahi bakmıyorsunuz, önemsemiyorsunuz, toptancı bir anlayış var. Kendinizden olmayan -siyasetçi olsun olmasın- herkes muhalif; eleştiren, öneren, işinize gelmiyorsa bunlar muhalif. Ya değerli arkadaşlar, Barış Pehlivan'ın, Barış Terkoğlu'nun, Hakan Aygün'ün, Ferhat Çelik'in, Aydın Keser'in, Hülya Kılınç'ın, daha ismini sayamayacağım onlarca, yüzlerce gazetecinin mahpusta ne işi var? Sadece ve sadece kalemlerini oynatmışlar, sizi eleştirmişler, muhalefet etmişler. Bunları içeride tutmanın mantığı ne? Siyasi muhalifler, eski milletvekilleri var, koltuğu zorla gasbedilen belediye başkanları var, halkın iradesine gasp koyarak tutuklanan belediye başkanları var. Şimdi, siz bunları hangi anlayışla içeride tutuyorsunuz? İşte burada bir ayrımcılık var, işte burada bir adaletsizlik var. Yapılması gereken, eşitlikçi anlayışla bu infaz yasasına bakmak lazım.
Bu infaz yasası neyi öngörüyor? İndirim. Yani sanırsınız ki bütün maddeler, indirim. Yok böyle bir şey. Ya indirimli infaz yasası görüşülürken bazı maddelerde cezalar artırılıyor, akıllara zarar bir iş. Ya bizim konuştuğumuz, acilen önümüze aldığımız mesele infazda indirim.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi Sayın Bingöl.
TEKİN BİNGÖL (Devamla) - Ama gelin görün ki bu infaz yasası sadece kendi muhaliflerine karşı özel bir duvar örerek yapılan bir düzenleme. Bunun düzeltilmesi lazım değerli arkadaşlar, vicdanen düzeltilmesi lazım. Vicdana sığmayan işleri yapmak hiçbir zaman ama hiçbir zaman hiç kimsenin yanına kâr kalmıyor.
Ben bu arada başka bir şeyi hatırlatmak istiyorum siz değerli milletvekillerine. Aman ha, aman ha dikkatli olalım, bu Parlamento çatısı altında biz çok şeyler yaşadık. Komisyonlarda anlaşıldığında, bu Parlamentoya gelip sabaha karşı operasyonlar yapılıp birtakım önergelerle üzerinde anlaşılmayan ya da uzlaşılmayan şeyler alelacele geçirildi. Onun için dikkatli olmak zorundayız. Niçin? Çocuk yaşta evlilikler, cinsel taciz, çocuk istismarı, bunlar burada sabaha karşı operasyonlarla geçirilebilir. Aman ha değerli arkadaşlarım, dikkatli olalım, gözümüzü açalım. Bunlara fırsat vermeyelim.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)