| Konu: | Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 82 |
| Tarih: | 11.04.2020 |
HÜDA KAYA (İstanbul) - Teşekkürler.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; infaz yasasının 22'nci maddesi hakkında söz almış bulunuyorum.
Değerli arkadaşlar, 28 Şubat günlerini hatırlarsınız; hani, bizler başörtüsüyle bu toplumda her alanda özgürce okuyabilelim, çalışabilelim diye direndiğimiz ve bedel ödediğimiz günlerdi. Öyle eylemler yaşıyorduk ki ideolojisi, inancı, siyasi duruşu bizim gibi olmayan, bu ülkede her çeşit zulme karşı direnen "Zulüm bizdense ben bizden değilim." çizgisinin temsilcileri olan onurlu, devrimci insanları, kadınıyla, erkeğiyle başka kesimlerden pek çok insan da bizlerle aynı alanlarda kol kola, el ele eylemlerimizde destek vermişlerdi. Ülkemizin her yanında olduğu gibi, özellikle Beyazıt Meydanı'ndaki bu eylemlerle birlikte direnişin tarihini yazdık. "Herkes için adalet." "Başörtüsüne özgürlük!" diye haykırıyorduk zalimlerin yüzüne karşı. Ezilenlerin direniş tarihi tüm coğrafyalarda benzer şekilde dayanışmaya dönüştüğünde, zalimlerin daha fazla dayanamadıklarını görüyoruz. MAZLUMDER tarihimizin o unutulmaz parolasıyla "Kim olursa olsun zalime karşı, kim olursa olsun mazlumdan yana" inancına dair bir çizgimiz, bir direnişimizi vardı. Bugün de yine "Herkes için adalet ve özgürlük." demeye devam ediyoruz, bugün de yine "Kim olursa olsun zalime karşı, kim olursa olsun mazlumdan yana" duruşumuzu, direnişimizi sürdürmeye devam ediyoruz. Biz hiç değişmedik: Dün de adalet ve özgürlüklerin mücadelesini verdik, bugün de vermeye devam ediyoruz; dün de kim olursa olsun bütün mazlumların yanında, zulmedenlerin karşısında olmaya devam ettik, bugün de aynı fakat o günleri yaşayıp da sonradan değişenler oldu. Güç ve iktidar sahibi olunca, dün yanlarında olan bazı mazlumlara karşı, hakkı savunanlara karşı, kendilerinden olmayanlara karşı son derece şiddetli ve kibirli olanlar var artık. Dün, aynı kimlikleriyle bizlerin direnişinde yer aldıklarında tebrik edenler, bugün iktidarları zamanında kendilerinden olmayan herkesi zaten "terörist" ettikleri gibi, bazı muhalif devrimcilere karşı çok daha çetin ve zalimane davranmayı hiç çekinmeden, hayâ etmeden vicdanlarında meşrulaştırabiliyorlar. İşte, o 28 Şubat günlerinde müzikleriyle, şarkılarıyla bizlerin eylemlerine destek veren çevrelerden biri de Grup Yorum idi. Hatırlamak isteyenler, internette o günün eylem videolarını, görüntüleri başörtülüsüyle, başörtüsüzüyle hep birlikte görebilirler.
Bugün bu iktidar artık ne diyor? "Kalem de bir silahtır." diyebilecek kadar kalemden, sözden, mısralardan, şarkılardan bile ne kadar büyük bir korku içinde olduklarını görebiliyoruz. Başörtüsü özgürleşti ama bugün, vicdanlar özgürleşemedi; başörtüsü özgürleşti ama insanca, onurluca yaşamak ve bunu talep etmek özgürleşemedi. Başörtüsü özgürleşti ama düşünceyi ifade edebilmek özgürleşemedi. 28 Şubatın o karanlık günlerinde bile yapabildiğimiz eylemleri, etkinlikleri AKP iktidarında yapamaz olduk. O gün şarkılarıyla, eylemleriyle destek veren Grup Yorum, bugün, AKP iktidarında konserlerini yapamıyor, şarkılarını söyleyemiyor.
MELİHA AKYOL (Yalova) - Meclise girdin ama başörtüsüyle.
HÜDA KAYA (Devamla) - Bu iktidarın unutulmayacak utançlarından biri de AKP iktidarında özgürce şarkılarını söyleyebilmek, konserlerini verebilmek, adaletle, sadece adaletle yargılanmayı istedikleri için açlık grevindeyken gencecik bir kadın, Helin Bölek toplumun ve iktidarın gözünün önünde eriyerek yaşamdan koptu, gitti. Şimdi, İbrahim Gökçek ve Mustafa Koçak hepimizin gözleri önünde eriyor, ölümün eşiğindeler.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
HÜDA KAYA (Devamla) - Hemen bitirebilirim.
BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın Sayın Kaya.
Buyurun.
HÜDA KAYA (Devamla) - Teşekkür ederim.
Helin'i kurtaramadık, İbrahim ve Mustafa'yı bu zulme ve haksızlığa kurban etmeyelim arkadaşlar. Dün onların bizlere gösterdiği vefayı bugün, biz de onlara gösterelim. Ülkemizde artık, insanların özgürce şarkı söyleyebilmek için, adaletle yargılanmayı istedikleri için yaşamdan kopmalarına izin vermeyelim.
Teşekkür ederim. (HDP sıralarından alkışlar)