| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 83 |
| Tarih: | 12.04.2020 |
HDP GRUBU ADINA MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tabii, Dünya Sağlık Örgütünün "küresel pandemi" olarak ilan ettiği Covid-19 salgını tüm dünyayla birlikte ülkemizi de maalesef sarmış durumda. Şu anda ülkemizde 81 ilin tamamında vakaya rastlanmış durumda. Aslında ilk ortaya çıktığında Hükûmet bazı önlemlerin alınmasında oldukça gecikti. Bunların başında, örneğin, sınırları kapatmakta geciktiğini herkes kabul edebilir; ikincisi, biliyorsunuz, yurttaşlarımız umreye gitmişti, dönüşlerinde maalesef bir kısmı karantinaya alınmakta gecikti ve nihayetinde şu anda 11 Nisan 2020 tarihi itibarıyla 1.100 yurttaşımız yaşamını yitirmiş, vaka sayısı 52 bini aşmıştır. Türkiye, dünya vaka sayısında 9'uncu, can kaybı sıralamasında 11'inci sıradadır. Dün itibarıyla Türkiye günlük vaka sayısında da İtalya ve İspanya'yı geride bırakarak Amerika ve İngiltere'nin arkasından 3'üncü sıraya yerleşmiştir.
Değerli arkadaşlar, tabii ki Hükûmet öncelikle bir Bilim Kurulu kurdu ama bu Bilim Kurulu şeffaf olmaktan öte, katılımcılıkta da sorunlu bir Bilim Kuruluydu. Örneğin, sağlık çalışanlarının temsilcileri, sağlık emekçilerinin temsilcileri SES ve Türk Tabipleri Birliği bu Bilim Kurulunda yer almamışlardır.
Yine, Bilim Kurulunun aslında tavsiyelerinin de Hükûmet tarafından ne kadar dikkate alındığı konusunda ciddi şüpheler ve kaygılar var; Bilim Kurulunun önerileri nedir, Hükûmet bunların ne kadarını gündemine alıyor veya ne kadarını faaliyete geçiriyor? Bu konuda toplumun ciddi kaygıları ve kuşkuları vardır. Bağımsız ve tarafsız kurumlar da içinde olmayınca bu sorun çok daha ciddi bir noktaya geliyor. Ama bunların hepsinin ötesinde sağlık çalışanlarının da büyük bir risk altında olduğunu herkes kabul ediyor. Biliyorsunuz, Bakanlık -2 Nisan tarihi itibarıyla- 600'ün üzerinde sağlık çalışanının maalesef coronavirüsten enfekte olduğunu açıkladı. Maalesef ülkemiz, sağlık çalışanlarına yeterli tıbbi sağlık destek hizmetlerini de sağlamakta son derece gecikmiştir.
Ama en önemlisi de değerli arkadaşlar, biliyorsunuz Hükûmet, İçişleri Bakanı daha önce daha sıkı tedbirlerin alınmasını önerenleri şiddetle reddederken, hatta FETÖ'yle ilişkilendirirken ani bir kararla birden 10 Nisan saat 10.00 itibarıyla yani sokağa çıkma yasağına iki saat kala maalesef bir sokağa çıkma yasağı ilan edilmiş ve halk galeyana gelerek sokaklara dökülmüş, neredeyse insanların sürü enfekte olma riski artmıştır. Ama gerçekten Bakanlığın açıklamasıyla şu ortaya çıkmıştır: Halkımız iktidarın açıklamalarına inanmıyor, güvenmiyor; bunun ne kadar süreceğine, nasıl işleyeceğine güvenmiyor. Ve yurt dışı basınında Türkiye'deki bu durum kaos olarak nitelendirilmiştir. Ama AKP'nin yandaş kalemşorları halka hakaret etmeye devam ettiler.
Değerli arkadaşlar, tabii, sosyal devletler vatandaşları için çeşitli kararlar açıklayıp halka seslendiler. Bakın, sosyal devletler ne dediler halklarına? "Biz devlet olarak ihtiyacınızı karşılamaya hazırız." dediler. "Önemli olan sizin sağlığınızdır, gerisini düşünmeyin." dediler. Peki, bizim yetkililerimiz ne yaptı? Bizimkiler de önemli işler yaptı arkadaşlar. Örneğin, binilmeyen uçaktaki KDV oranını düşürdüler. Kim biniyor şu anda uçağa, yurttaşımız biniyor mu acaba, bilmiyoruz.
İkincisi: Krizi fırsata çevirdiler, konut kredisini düşürdüler müteahhitleri kurtarmak için değerli arkadaşlar. Krizi fırsata çevirip belediyelere kayyum atadılar. Yine, krizi fırsata çevirip belediyelerin yetkilerini valiliğe aktardılar. Belediyelerin halka hizmet noktasındaki etkinliklerini, faaliyetlerini yasakladılar. Kanal İstanbul'un ihalesine çıktılar, rant kanalını ihale ettiler değerli arkadaşlar. Bir taraftan halka "Evde kalın." çağrısı yaparken bir taraftan onlara yoksula, işçiye, emekçiye "Evde kalın." demek yerine "Siz çalışmak zorundasınız." dediler. Bakın, şu anda Antep Organize Sanayi Bölgesi'nde fabrikalar hâlâ aktif bir şekilde çalışıyor sokağa çıkma yasağına rağmen.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Tamamlayacağım Sayın Başkan.
Değerli arkadaşlar, maalesef bu ülke halkına bir maske dağıtmakta bile beceriksizlik göstermiştir, bunu bile becerememiştir. 4 farklı sistem açıklamış, en son eczacılara havale etmeye çalışmış ama hâlâ halk bir maskeye dahi ulaşamıyor. Türkiye'de, maalesef, ortaya çıktı ki AKP süreci yönetemiyor. AKP süreci yönetemediği gibi, idare etmeye çalışıyor. Şu anda Türkiye'de süreci idare eden kim biliyor musunuz değerli arkadaşlar? Covid-19. Hükûmet, AKP Genel Başkanı diyor ki: "Biz peyderpey önlem alıyoruz."
Değerli arkadaşlar, virüs peyderpey yayılmıyor. Her yere yayılmış ve her an, her şekilde, herkes bu tehditten nasibini alırken AKP peyderpey önlem alıyormuş değerli arkadaşlar. AKP bir kez daha göstermiştir ki rant ve ihale konusunda uzmandır. Dolayısıyla, o konuyu becerirler, o konuda hiç kuşkumuz yok ama tabii sağlıkta başarılı olmalarını zaten beklemiyorduk. Sağlıkta da başarısız oldukları bir kez daha net olarak ortaya çıkmıştır değerli arkadaşlar.
İnsanlarımız yoksulluğun pençesinde çalışmak zorundadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - İlave sürenizi verdim Sayın Toğrul.
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Bu söylediğinize eminim siz de inanmıyorsunuz Mahmut Bey.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Başkanım...
BAŞKAN - İlave sürenizi verdim.
RECEP ÖZEL (Isparta) - İlave süre doldu, 3'üncü dakikayı verdiniz.
MERAL DANIŞ BEŞTAŞ (Siirt) - Tamamlasın Başkan.
BAŞKAN - Ama sözlerinizi tamamlamanız için açayım, son cümleniz için.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Tamam Sayın Başkanım, peki.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - İdare Amirini idare edebiliriz, o kadar da olur ya.
BAŞKAN - İdare Amirleri daha dikkatliler bu konuda Sayın Özel.
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Ama bu sağlık işiyle ilgili cümlenizi düzeltin Mahmut Bey.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Sayın Başkan, bakın, arkadaşlarınız sürekli buradan laf yetiştiriyorlar, bir taraftan da insanın insicamı ister istemez burada bozuluyor.
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Katkıda bulunuyoruz.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Bakın, bu ülkenin yurttaşlarına gidin sorun, siz Antep Vekilisiniz, gidin 5. Organize Sanayi Bölgesi'nde çuval fabrikası çalışıyor mu?
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Elhamdülillah.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Çikolata fabrikası çalışıyor mu?
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Üretiyor.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Poşet fabrikası çalışıyor mu?
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Gaziantep dünyanın 173 ülkesine ihracat yapan, 7 milyar dolar ihracatı olan bir şehir.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Üretiyor diyemezsiniz, işçiyi ölüme terk ediyorsunuz orada, işçi orada ölüme terk ediliyor.
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Gaziantep Türkiye'nin gururu bir şehir.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) - Yoksullar orada ölüme terk ediliyor. Böyle bir şey olabilir mi?
ALİ ŞAHİN (Gaziantep) - Gaziantep Türkiye'nin onuru bir şehir. Covid'le mücadelede model bir şehir.
MAHMUT TOĞRUL (Devamla) -Şimdi üretiyormuş! Sokağa çıkma yasağı var ama işçi üretiyor! Böyle şey mi olur!
Teşekkür ederim Başkanım. (HDP sıralarından alkışlar)