GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:83
Tarih:12.04.2020

ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce heyeti saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, ceza infazı hakkındaki kanunun görüşmelerini gerçekleştiriyoruz. Ceza infazıyla ilgili kanun görüşmeleri ve tartışmaları bütün dönemlerde daima kamuoyunun büyük ilgisini çekmiş ve şu an görüşmekte olduğumuz kanunu da bütün kamuoyu yakinen takip etmektedir.

Ceza infazında indirimi öngören yasa teklifleri ülkemizde de geçmiş tarihlerde yapılmış, dünyanın değişik ülkelerinde de örnekleri mevcut. Tabii, ceza infazında indirim öngören yasa teklifleri neden yapılıyor? Birinci sebep; genellikle ceza yargılamasındaki hukuksuzlukları ve adaletsizlikleri ortadan kaldırmak için, bir de kamu yararı için yapılmaktadır. Şu an görüşmelerini gerçekleştirdiğimiz yasa teklifinin de buna ek olarak şu anda ülkemizde ve dünyada mücadele hâlinde olduğumuz coronavirüs tedbirleri için geldiğini görmekteyiz. Tabii, bu yasa teklifiyle infaz yasasında değişiklik, infazda indirim yapılması gerekli mi? Gereklidir, Türkiye'nin şu andaki koşulları aslında bunu zorunlu hâle getiriyor ancak şu andaki teklifin hazırlanma şekli ve içeriği kanaatimizce hukuka ve şu anda yürürlükte olan yasalara uygun değil. Teklif teknik olarak da hatalarla dolu, çelişkilerle dolu. İsmi üzerinde, ceza infazına ilişkin yani cezalara ilişkin bir kanun ancak teklifi hazırlayanlar suçlardan başlamışlar. Suçları, belli suçları kapsam dışı bırakmışlar, belli suçlarda infazda indirimi öngörmüşler. Dolayısıyla, aslında bu yasanın başlangıç noktası hatalı. Bunun dışında, kanunun gerekçesinde de var, ceza infazında özellikle amaç -bizim yargı sistemimizde de var- hükümlüleri, suçluları topluma kazandırmak, sosyal hayata yeniden kazandırmak. Peki, şu andaki mevcut teklif bu hâliyle gerçekleşirse ülkemizde şu anda cezaevlerinde bulunan 300 bin ve bu teklifle tahliye olacak olan 90 bin kişiyi biz tam anlamıyla topluma kazandırabilecek miyiz? Bu konuda şüpheler var, bu konuda gerçekten tereddütler var.

Değerli milletvekilleri, ayrıca, bu kanun teklifi hazırlanırken şöyle bir öngörüyle hareket etmiş düzenleyenler: Sanki Türkiye'de, şu anda cezaevinde bulunan bütün hükümlüler ve tutuklular adil yargılanmış gibi, hiçbir sorun yokmuş gibi bir algı var ama ülkemizde adil yargılanma hakkının ne kadar çok ihlal edildiğini pratikte hepimiz görüyoruz. Bundan önce, özellikle, FETÖ'den yargılanan 4 bin hâkim ve savcının vermiş olduğu kararlara baktığımızda, bu kararlardan yargılanan ve bu kararların kesinleşmesi nedeniyle şu anda cezaevinde bulunan binlerce tutuklu ve hükümlü var. Bu şekilde, tutuklu ve hükümlü bulunan kimselere yeniden yargılanma yolu açılmadı. Yeniden yargılama yolu açılan kumpas davaları başta olmak üzere tüm davalara baktığımızda, yargılananların, müebbetle yargılananların hepsi beraat etti. Ama bireyler için, kamuoyuna mal olmamış davalar için bu süreç başlatılmadı, aslında bu infaz düzenlemesiyle buradaki adaletsizlikler de giderilebilirdi. Düşünün sayın milletvekilleri, sizin hakkınızda soruşturmayı yapan polis FETÖ'cü, iddianameyi hazırlayan savcı FETÖ'cü, sizin hakkınızda karar veren hâkim FETÖ'cü, o dosyayı Yargıtay ve temyiz incelemesinde inceleyen yüksek yargıç FETÖ'cü ve siz böyle bir mekanizmada yargılanmışsınız, şu anda cezaevindesiniz. Bu şekildeki bir yargılamayla mahkûm olan insanların bu infaz sisteminden mutlaka faydalanması gerekiyordu, toplumsal barış adına bunun mutlaka sağlanması gerekiyordu.

Bunun dışında, bu hâkimlerin yerine alınan hâkimler de... Gerçekten, biz uygulamadan geliyoruz, ben yıllarca ceza avukatlığı yaptım; bir yıl, iki yıl deneyime sahip olan hâkimler geldi, ağır ceza reisi oldular, bunlar yargılama yaptılar, kaş göz çıkararak bir sürü insanı mahkûm ettiler, ağır cezalara çarptırdılar. Bu infaz yasası teklifiyle aslında biz ceza yargılama sistemimizdeki bu adaletsizliği, bu hukuksuzluğu giderebilirdik, Anayasa'ya, Anayasa'nın eşitlik ilkesine uygun bir düzenleme yapabilirdik. Ancak maalesef, hem Komisyonda hem de şu anda Genel Kurul çalışmalarında yapmış olduğumuz bütün uyarılara rağmen, bütün mücadeleye rağmen özellikle teklif sahiplerinin bu fırsatı, bunu görmediklerini üzülerek belirtmek istiyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

ABDURRAHMAN TUTDERE (Devamla) - Değerli arkadaşlar, bu infaz yasası teklifi eşitlik ilkesine aykırı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı. Hatta, bir adım daha öteye gidiyorum, değerli arkadaşlar, değerli AK PARTİ'li milletvekili arkadaşlarım; bu teklif sizin parti programınıza da aykırı. Bakınız, parti programınızda diyor ki: "Yasalar, sadece Parlamento çoğunluğu değil, toplumun ortak iradesinin ifadesi olacaktır." Kim diyor? AK PARTİ Programı diyor. Peki, siz bu teklifi hazırlarken buna uydunuz mu? Uymadınız. Sizin bu yasanızda adalet yok, eşitlik yok, toplum vicdanı yok. Değerli arkadaşlar, sizin bu yasanızda sadece ve sadece hukuk devletine aykırılık var, bu yasanızda ayrımcılık var arkadaşlar, ayrımcılık. Ayrımcılığı Anayasa'mız, uluslararası tüm sözleşmeler reddetmiştir.

Sayın Zengin, siz cuma günkü konuşmanızda dediniz ki: "Hukuk matematiktir, hukuk mantıktır." Sizin bu yasanızda ne mantık var ne de hukuk var.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)