GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:83
Tarih:12.04.2020

HÜSEYİN ÖRS (Trabzon) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan kanun teklifinin bu maddesinde İYİ PARTİ grubu adına söz aldım. Hepinizi en derin saygılarımla selamlıyorum.

Tüm dünyayı etkisine alan bir corona virüsü belası ülkemizde de devam etmekte. Bu süreçte bu belayla savaşan başta doktorlarımız, hemşirelerimiz, sağlıkçılarımız olmak üzere tüm kamu kurumu görevlilerine, polislerimize, askerimize, jandarmamıza, gönüllü çalışan vatandaşlarımıza huzurlarınızda teşekkür etmek istiyorum. Bugün de biraz evvel Sayın Bakan bu konuyla ilgili, corona virüsüyle ilgili kayıpları açıkladı. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Cenab-ı Hak'tan rahmet diliyorum. Tedavi süreci devam vatandaşlarımızın da bir an önce sağlıklarına kavuşmasını diliyorum. İnanıyorum ki bu süreçte iktidarı ile muhalefetiyle hep birlikte olursak ve birbirimizin fikirlerine saygı gösterirsek, ortak akılla hareket edersek ülkemizi oldukça uğraştıran bu beladan da bir an önce kurtuluruz. İnşallah, o günler de yakındır, gelecektir diyoruz ama bazı şeyleri de -çok dikkat ediyorum cümlelerime çünkü zor günlerden geçiyoruz- söylemeden geçemeyeceğim.

Bu bela daha Çin'deyken, daha Türkiye'ye gelmemişken biz İYİ PARTİ Grubu olarak 30 Ocakta burada pandemi, salgınla ilgili olarak bir araştırma önergesi vermiştik, yapılması gerekenleri konuşalım, edelim demiştik. Daha sonrasında, 11 Şubatta Sayın Genel Başkanımız Türkiye Büyük Millet Meclisindeki grup toplantımızda bu tehlikeye dikkat çekerek bazı önerilerde bulunmuştu. Daha işin başındayken işte "Sahra hastanelerine ihtiyacımız olur, hastanelerimiz yetmez; gelin bunları planlayın, bunları nereye kuralım, bunlara bakın." Efendim, karantina olacaktır, karantina bölgelerini tespit ettiniz mi? Gelin bunlara yönelik hazırlıklar yapın." demişti. "Aşıyla ilgili çalışmalara başlansın, test kitleriyle ilgili çalışmalar yapılsın." demişti. Ama maalesef, geldiğimiz süreçte "Ben her şeyi bilirim, ben yaptım, oldu." mantığıyla beraber bugünlere geldik. Arkasından dedik ki biz: "Ya, bu virüs belası vatandaşımızın ekonomisini de vuruyor, esnafımız mağdur oluyor." Bununla ilgili bir ekonomik paket hazırlandı, sunuldu, kamuoyuyla paylaşıldı ama aldığımız tepkiler de vatandaşımız, bu ekonomik paketin yetersizliğini bize bildirdi, bu ekonomik paketin vatandaşın her kesimini kapsamadığını söyledi. Esnafımızın sıkıntılarını buralarda dile getirdik, çiftçimizin sıkıntılarını buralarda dile getirdik.

Arkadaşlar, bugünler zor günlerdir, vatandaş devletini direkt yanında görmek ister. Bugünler, devletin şefkat elini vatandaşın omzuna koyacağı günlerdir. O yüzden, bizim uyarılarımızı, bizim tespitlerimizi böyle, toptancı bir mantıkla reddedip bizleri ötekileştirmeden, fikirlerimize lütfen saygı göstererek, fikirlerimizi değerlendirerek bundan sonraki süreci de yönetelim diyoruz. Lütfen, bizi ciddiye alın. Özellikle, bu yardım konusunda belediyelerle zıtlaşmaktan vazgeçin, belediyeleri bir paydaş olarak görün. Hep beraber, vatandaşımızın, zor durumdaki vatandaşımızın derdine derman olalım. Burada ayrımcılık yok. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekilleri, vatandaşlarımızdan bir tepki geldi. Ben, iki akşam evvel, saat on ile on iki arasında yaşadığımız... Hepimizin üzüldüğünü biliyorum ben. Ne olursa olsun, o zor, telaşlı saatlerle ilgili bir cümle söyleyeceğim. Çok sıkıntı oldu o gün, üzüldük ama asıl beni üzen şu oldu. Vatandaşımızı suçlayıcı beyanlar var; gazetelerinize bakıyorum, yandaş medyada yazan çizenler var, hatta kamu görevlisi var, yani kamuda görevliler bile "tweet"lerle... Ya arkadaş, etmeyin, gitmeyin, şimdi trollük yapma zamanı değil. Yani ne yapacaktı vatandaş? Yarın evinde çocuğunun sütü yok, suyu yok, ekmeği yok; ne yapacaktı bu vatandaş. Ben işin planlamasının yanlışlığını, uygulamadaki hataları söylemiyorum arkadaş, onları konuşmuyorum. Ama bunun üzerine bir de böyle, vatandaşa hakaretlere -burada söylemeye dilim varmıyor- bunlara gerek yok ya, bunlar nedir ya! Bunlara lütfen bir sözünüz olsun. Lütfen, arkadaşlar, bunlara bir sözünüz olsun. Çünkü bu gerçekten çok ayıp bir şey. Kamu görevlisi adam ya, "tweet" atıyor, vatandaşa olmadık hakaret ediyor. Etmeyin yani...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

HÜSEYİN ÖRS (Devamla) - Lütfen, bu vatandaşlarımıza hakaretvari demeçlerde bulunan, "tweet"ler atanlara da bir iki şey söyleyelim.

Tekrar sözümün başına geliyorum. İnşallah, hep birlikte, el ele vererek bu corona belasından kurtulacağız diyorum ve Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum. (İYİ PARTİ ve CHP sıralarından alkışlar)