GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:84
Tarih:13.04.2020

ABDULLAH KOÇ (Ağrı) - Sayın Başkanım, değerli halklarımız; sizleri saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, komisyon toplantıları dâhil olmak üzere yaklaşık olarak dokuz güne yakın bir süredir biz bu kanun teklifinin tüm yönleriyle değerlendirmesini yaptık, muhalefet olarak olumlu katkıda bulunmak istedik. Bu kanun teklifinin hukuka, adalete, insan haklarına ve vicdana uygun olmadığını çeşitli örneklerle ve detaylarıyla dile getirdik ancak ne yazık ki sizin tutumunuz sonucunda bu yasanın herhangi bir yerinde değişiklik yapılmadığı gibi bir virgülüne dahi dokunulmadı.

Değerli arkadaşlar, peki, bu yasa teklifi çerçeve olarak baktığınız zaman neyi getiriyor, tam olarak neyi karşımıza getiriyor, onları madde madde hâlinde, tek tek sizlerle paylaşmak istiyorum.

Bakın, bu yasa, resmî ideoloji eleştirisini yapanların en masum taleplerini dahi şiddetle bastıran bir anlayışın ürünüdür. Bir halkın kültürünü, dilini yok sayan bir anlayışın getirmiş olduğu bir yasa teklifidir. Bu yasa, günün getirmiş olduğu, dünyayı etkileyen, ölümlerle sonuçlanan salgın karşısında önlemleri önceleyen bir yasa teklifi değildir. İnsan yaşamını önceleyen, düşünceye saygı duyan kapsayıcı bir düzenleme asla değildir. İdeolojik ve politik zeminde tepki koyan muhaliflere karşı getirilen bir yasa teklifidir. Eşitlikçi değildir, ceza adaletinden yoksun bir tekliftir bu başlı başına. Toplumsal barışa katkı sağlayan bir yasa teklifi asla değildir. Anayasa metnine birkaç yerden kesinlikle aykırıdır. Devlete karşı işlenen suçlar politik olma özelliğiyle kapsam dışında tutulmuştur. Bu yasa teklifi başta Kürt sorunu olmak üzere toplumu saran ve ortak yaşamı olumsuz etkileyen sorunların çözümü bir yana, derinleştirilmesine neden olabilecek bir yasa yaklaşımıdır. İnfaz Hâkimliği Yasası'nda bir değişiklik insanların can pazarı yaşadığı bir dönemde asla uygun değildir, zaman açısından da uygun bir yasa teklifi değildir. Cezaevlerindeki mahpusları cezaevlerinden almak suretiyle ajanlığa ve yalancı tanıklığa sürükleme yönünde getirilen bu düzenleme de yine insan haklarına ve Anayasa'ya aykırı bir düzenlemedir. Toplumda infial yaratacak olan bazı suç tiplerine getirilen özel af nedeniyle de yine Anayasa'ya aykırı bir düzenlemedir. İç içe girmiş, ciddi adaletsizliğe neden olacak olan bu yasa teklifi, Anayasa'nın 10'uncu maddesinde düzenlenen eşitlikçi yönüne de aykırı olan bir yasa teklifidir.

Cezaevlerinde can pazarı varken, insanlar diken üzerindeyken, büyük bir beklenti yaratılmışken, bu yasa teklifi, ayrımcılıkla, ayrıştırıcılık yönüyle ve yaşam hakkının ihlaliyle karşımıza çıkmış olmasıyla da yine adalete sığmayacak olan bir yasa teklifidir. Mahkemelerin yapısı, uygulama alanı, iyi hâlin değerlendirilmesinde meslek odalarının, demokratik kitle örgütlerinin fikirleri ve görüşleri alınmadan böyle bir düzenlemeye gidilmiş olması da asla kabul edilebilecek bir durum değildir ve bu nedenle de kabul edilecek bir yasa teklifi değildir.

İnfaz kurumu, idare ve gözlem kurullarının yetkileriyle ilgili tek taraflı ve amacına uygun olmayan düzenlemeler getirmesi nedeniyle de yine uygun düşmeyen bir yasa teklifidir. Yasa teklifinde "Cezaevinde hayatını yalnız idame ettiremeyen ve toplumun güvenliği bakımından ağır ve somut tehlike oluşturmayacağı değerlendirilen" şeklindeki düzenleme tam bir ciddiyetsizlik örneğidir. Çocuk mahpuslara yönelik ağırlaştırılmış disiplin hükümlerinin getirilmesi de insan haklarına ve çocuk haklarına aykırı bir düzenlemedir. Bu yasal düzenlemeyle, suçlar arasında meşruiyette bir yaklaşım sorunu yaratılmıştır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edin lütfen.

ABDULLAH KOÇ (Devamla) - Kast hukuku, öfke, düşmanlık ve ne yazık ki demokratiklik ilkesinden uzaklaşması sebebiyle Anayasa'nın 2'nci maddesine de açık bir şekilde aykırı olan bir yasa teklifidir. Bu teklifi idarenin korumacı ve statükocu yapısını tahkim etme projesi olarak değerlendiriyor ve bundan sonra gelişebilecek bütün sorunlardan ve bütün ölümlerden tarih önünde sorumlu olduğunu da belirterek hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)