GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:84
Tarih:13.04.2020

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Genel Kurulu selamlıyorum.

Coronavirüs günlerinde inşaat işçileri bir işçi önderini kaybetti. Hasan Oğuz, Galataport şantiyesinde çalışıyordu. Tıpkı "Yalınayak İsmet" İsmet Demir gibi, emekçilerin onurlu mücadelesinde yerini alan Hasan Oğuz'un bayrağı yerde kalmayacak. DEV-YAPI-İŞ'e ve ailesine, sevenlerine, yoldaşlarına baş sağlığı diliyorum. Mücadelesini yaşatacağız.

Değerli arkadaşlar, bu Meclisin en 1'inci gündemi coronavirüsle mücadele olmalı ve şu anda görüştüğümüz infaz paketini de bu çerçevede ele almamız gerekir ve ayrıca, bu Meclisin coronavirüsle mücadeleyi günübirlik takip etmesi gerekir. Şu anda can kaybı 1.296. Bu Mecliste de "Allah rahmet eylesin." sözleri yükselmeye başladı. Önümüzdeki günlerde çok daha fazla göreceğiz fakat ne yazık ki pandemi doğru yönetilemiyor Türkiye'de ve önce tedbir, sonra tevekkül gerekir. Ne yazık ki hiçbir şekilde tedbir alınmıyor. Cuma akşamı halk sağlığı virüse teslim edildi ve yüz binlerce aile enfekte oldu. Bir an önce, işçiler, yarından itibaren, on beş gün ücretli izne çıkarılmalıdır.

Görüyoruz ki coronavirüsle mücadelede yaşadığımız son Süleyman Soylu'nun istifası meselesinde PR çalışması yapıldı, içerideki krize biraz işaret etti bu konu fakat şu anlatılamadı: Neden bu sokağa çıkma yasağının ön hazırlıkları yapılmamıştı? Topluma mantıklı hiç bir açıklama getirilemedi. Yine, bu öngörüsüzlüğün tesadüf olup olmadığı ortada, herkesin gözleri önünde. Yerel yönetimlerin bu işe neden katılmadığı konusuysa coronavirüsle mücadeleyi iktidarın siyasete alet ettiğinin bir göstergesi olarak burada bir kere daha ortaya çıktı.

AKP iktidarı, Hükûmet corona salgınına karşı halkı korumuyor; patronların peşinde, onları korumaya çalışıyor. Görünüşte herkese "Evde kal." çağrıları yapılıyor ama işçilere şöyle deniyor: "İşçisin sen, işçi kal; evde kalma." Bu konuda işçilerin taleplerini dillendirmek istiyorum ama şöyle bir araştırmaya da dikkat çekmek istiyorum. 1,4 milyon mülteci işçi salgın nedeniyle işe gidemiyor. Sigortasız çalıştıkları için işsizlik ödeneği hakları yok ve kaydı olmayan 1 milyon mülteci ve göçmen hastaneye gidemiyor. 5 milyon mülteci açlıkla karşı karşıya. Bunlara hemen önlem alınması gerekiyor.

Yine, tüm çalışanların yaşam hakkı garanti altına alınmalı, acil olmayan tüm iş kollarında faaliyetler durdurulmalı, sigortalı-sigortasız tüm işçiler için ücretli izin verilmeli, bugüne kadar zorla çalıştırılan emekçilere yaygın test yapılmalı, zorunlu faaliyette olan iş kollarında iş güvenliği önlemi alınmalı, tüm fatura ve borçlar ertelenmeli, göçmenin, evsizin, işsizin temel ihtiyaçları karşılanmalı, hanelerin temel tüketim faturaları, borçları ve ev kiraları iptal edilmeli, göçmen kampları ve yaşam bölgelerinde test yapılmalı, temel ihtiyaçlar karşılanmalı, kadına yönelik artan şiddete karşı İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı Yasa uygulanmalı, özel sağlık kuruluşları bir an önce kamu kontrolüne geçirilmeli, yurttaşların sağlık hizmetlerine erişimi bütünüyle parasız olmalı, servetten vergi alınarak kaynak oluşturulması sağlanmalı, İşsizlik Fonu da işsizlere tahsis edilmeli diyoruz.

Değerli arkadaşlar, bu kadar kısa sürede hızlı bir şekilde aktarmak gerekti ama bu önlemlerin hepsini eğer almazsak toplumdaki yaygınlaşan pandemiyi, virüs salgınını önleyemeyiz. Buna acil cevap vermemiz gerekiyor. Hapishanelerde ise burada defaatle anlattık, arkadaşlarımız hukuki boyutunu da çok yaygın, çok derin bir şekilde anlattı fakat ne yazık ki sizler bariyerlerinizi örmüşsünüz, halk sağlığına karşı ve hapishanedeki yurttaşların sağlığına karşı en ufak bir sorumluluk duymuyorsunuz.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (Devamla) - Bu bir özel af ve özel af yasa teklifini, siyasilere ölüm yasası olarak düşünüyorsunuz. Eşit infaz yasası yapmamayı, burada bir marifet görüyorsunuz. Yedi gündür biz bunu tartıştık. Buradan umuyorum ki bu yanlış yoldan dönersiniz. Bir kere daha size sesleniyoruz: Lütfen, bu yanlıştan dönelim.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (Devamla) - Sizin bu sorumsuzluğunuz cezaevlerinde binlerce ölüme sebebiyet verebilir. Bir an önce bu yanlış yoldan dönün diyoruz ve yine şu anda çok acil yapılması gereken şey, Mustafa Koçak ve İbrahim Gökçek'in serbest bırakılmasıdır. Çünkü ölüm orucundalar, iki yüz seksen altı gündür açlık grevindeler, Mustafa Koçak'ın kız kardeşi de bugün açlık grevine başladı, Mustafa Koçak'ın mesajını sizinle paylaşmak istiyorum, diyor ki "Evet, acılarım, ağrılarım çok fazla, artık dayanılmaz ama bizden sonra kimse bir daha adaletle ilgili bir acı çekmesin diye, ben bütün acıları çekmeye razıyım. Hiçbir acı yarına kalmasın diye, ben hepsini bugün çekerim. Hepinizi çok seviyorum." Haklı talepleri kabul edilsin, hem Grup Yorum üyesi olan İbrahim Gökçek'in hem de Mustafa Koçak'ın adil yargılanma talebi var, mutlaka kabul edilmeli.

Yine, cezaevlerinde ölümler başladı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Kemalbay.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (Devamla) - Çok kısa birkaç cümleyle...

BAŞKAN - Sadece son cümlenizi alayım.

SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (Devamla) - Adalet Bakanı açıkladı, 3 hükümlü şimdiden yaşamını yitirdi ve 79 cezaevi personelinin de coronavirüs pozitif çıktığı yine Adalet Bakanı tarafından açıklandı. Bu size neyi ifade ediyor, daha kaç ölüm bekliyorsunuz diyorum.

Teşekkürler. (HDP sıralarından alkışlar)