| Konu: | İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 85 |
| Tarih: | 14.04.2020 |
HDP GRUBU ADINA ÖMER ÖCALAN (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; insanlık bugün gözle görülmeyen bir virüse karşı mücadele ediyor. İnsanlık tarihi için bu vaka yeni bir vaka değildir. Bizler doğayla düşmanlık hukuku içinde olan bu insanlık anlayışımızdan vazgeçip doğayı, ekolojiyi merkezimize alan bir anlayışla hareket etmezsek böyle krizlerle ve virüslerle yüzleşmeye devam edeceğiz. Bu insanlık döngüsü içinde hiç şüphesiz biz de varız, Türkiye de var. Hepimiz kabul ediyoruz, her yönüyle çok derin bir krizin içerisindeyiz.
Peki, sadece maske üzerinden baktığımızda AKP koalisyonu bu süreci ne kadar iyi yönetiyor veya yönetebiliyor mu? Bence bu konuda çok derin analizler de yapmaya gerek yoktur. Bir an olsun herkes siyasi kimliğini bir kenara bırakıp, bu maskeyi önüne koyup ayrıntılı bir şekilde düşünsün. Bunun cevabını önümüze koyduğumuz bu küçük maskeye bakarak rahatlıkla görebiliriz. Maskeye bakınca görüyoruz ki AKP'nin maskesi çoktan düşmüştür. Gerçi AKP'nin maskesi 17-25 Aralıktan sonra Ergenekon'a teslim oluşuyla düşmüştü ancak bu hâliyle, bu krizde, her yönüyle takkesi de düşmüş oldu. Yurttaşlarına maske bile dağıtmayı başaramamış bir yönetim faciasını göreceksiniz. Bakın, daha ilk günden bugüne kadar bu küçük maskenin dağıtılmasını henüz net olarak planlayamamış bir AKP'nin yönetimsizlik fotoğrafını göreceksiniz. Maske deyip geçmeyelim; daha ilk kriz paketi açıklanınca, AKP, maske üzerinden sermayeyi önceleyen duruşunu ortaya koydu. Açıkladığı pakette ne vardı? Sermaye sahiplerine 100 milyar TL. Halka ne vardı? Kolonya ve maske.
Değerli arkadaşlar, hepimiz dedik ki: "En azından bunu becerirler." O da olmadı; hiçbir şeyi beceremeyen AKP, bu maske dağıtımını bile organize edemedi. Önce "Maske büfeleri kurup orada satacağız." dediler. Baktı bu ayrı bir rezillik, sonra "PTT'yle sipariş verin, oradan gelsin maskeler." O da olmayınca, şimdi, eczaneler üzerinden bu krizi çözmeye çalışıyorlar.
Bakınız, bir haftadır, cezaevlerindeki hayatları nasıl kurtaralım diye burada uğraştık ancak AKP dediğini yaptı ve kendi istediği yasayı istediği gibi buradan çıkardı. Şimdi, hiç olmazsa cezaevlerine öncelikli olarak maske ve hijyenik malzeme dağıtımı yapılsın dedik, ona dahi kulak tıkamışsınız. Cezaevlerinde maskeler, kantinde fahiş fiyatlara satılıyor. Bu kadar zalimlik olur mu? Cezaevine maskenin dağıtılmaması bir yana, bu fahiş fiyatlarla satış olabilir mi?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım efendim.
ÖMER ÖCALAN (Devamla) - Vicdan demiyorum, hiç olmazsa burada ücretsiz kullandığınız maskenizi önünüze alın ve düşünün. "Firavun ve sinek" hikâyesini AKP'liler çok iyi biliyorlar. Küçük sinek nasıl ki kibrinden kendisini ilahlaştıranı tepetakla, alaşağı ettiyse, bu küçük maske de sizi hak ettiğiniz şekilde tepetakla aşağı götürecektir.
Değerli Başkan, bir de konudan bağımsız... Bugün 14 Nisan, Enfal'in 34'üncü yıl dönümüdür. 1986 ve 1989 yılları arasında Irak'ta 180 bin civarında Kürt, Saddam diktatörü tarafından katledilmiştir. Yaşamını yitirenleri yâd ediyoruz, Saddam Hüseyin diktatörünü de buradan lanetliyoruz.
Herkese başarılar diliyorum. (HDP sıralarından alkışlar)