| Konu: | Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 85 |
| Tarih: | 14.04.2020 |
BURHANETTİN BULUT (Adana) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bugün yükseköğrenime dair kanun teklifinin içerisine -umuyoruz ve öyle bir hava olduğunu da biliyorum- sağlıkta şiddet maddesini ekleyeceğiz. Bu önemli bir şey çünkü bu olağanüstü günlerde, hepimizin gece saat dokuzda alkışladığımız sağlıkçılara yönelik, onlara bir moral katacak bir yasa teklifi getireceğiz ve bir başka önemli tarafı da tüm milletvekilleri, tüm partiler de bunun altına imza atacak. Bu çok kıymetli çünkü uzun zamandır tartışılıyor, kaç dönemdir sağlıkta şiddet konusu kamuoyunun gündeminde ama maalesef, buradan herkesi kucaklayan bir sağlıkta şiddet yasası çıkmadı. En son 2018 Kasım ayında bir sağlıkta şiddet maddesi, torbanın içerisinde bir madde vardı ama sadece bir kesimin teklifi olduğu için, maalesef, istenilen seviyede olmadı. Bu neden önemli? Sadece olağanüstü dönemde sağlıkçıların önemi olduğu için değil, bu biraz toplumsal yapı için önemli, bu demokrasi için önemli, bu devlet yapısı adına önemli çünkü devleti devlet yapan demokrasiyi, toplumu birbirine kaynaştıran birtakım maddeler var. Bunlara temel maddeler deriz. Bunlar devleti ayakta tutan temellerdir. Nedir o? İşte, bugün tartıştığımız eğitim, hukuk, güvenlik ve sağlık. Bunları toplum nazarında bir güven unsuru hâline getirdiğinizde toplum yapısı daha sıkılaşır, birbirine daha fazla güven duyar. O yüzden de bu meslek alanlarının çalışanlarının itibarını yüksek tutmamız gerekiyor. Bunu da sadece onları önemsediğimiz için değil, tüm toplumu, tüm devlet yapısını önemsediğimiz noktasından gerçekleştirmemiz gerekiyor çünkü bu, bir anlamda anayasal olarak da vatandaş hakkıdır. Eğer siz bir devlet kurmuşsanız ve vatandaşlarınızı da koruma altına almışsanız onların sağlığına, onların hukukuna, onların eğitimine ve onların güvenliğine de sahip çıkmanız lazım.
Peki, sağlıktaki tartışmanın, şiddetin artmasının sebebi ne? Maalesef, 2003 yılında sağlıkta dönüşümle başlayan, daha sonraki dönemlerde iktidarın farkında ya da farkında olmadan hekimlere -sürekli bir tartışma içerisine alıp- itibar kaybettirmesi ve üzerine, performans çalışmasıyla, hekimi o performansın içerisine koyup hastayı da müşterileştirdiği andan itibaren sağlıkta şiddet sayısı artmaya başladı. Buna tam gün yasası dâhil edildi ve toplumun, biraz önce bahsettiğimiz, imtiyazlarının içerisinde sağlık, ulaşılabilir hâlden daha uzaklaşmaya başladı, kaliteli hâlden daha geriye düşmeye başladı ve güven unsurunun azaldığı noktada da insanlar şiddete başvurmaya başladı. Bunun değiştirilmesi elbette çok kolay değil, elbette imkânları ölçeğinde devletin hazinesinin durumuna bağlı ama biz, o demin bahsettiğim toplumsal yapı için bunların itibarlarını koruyabiliriz. İşte, bugün umduğumuz, düşündüğümüz, tüm partilerin imza atacağı sağlıkta şiddet yasasının en önemli tarafı bu.
Tabii, Kasım 2018'de çıkan sağlıkta şiddet yasasının etkili olmamasının temel gerekçelerinden birisi de sağlık alanında bulunan herkesin o kapsam içerisine alınmaması. Bugün en çok tartışılan meslek alanlarından biri eczacılar. Hemen hemen tüm konuşmacılar, dünden itibaren farklı konularda olsa bile bir maskeye değindi. Maalesef, maske konusu ilk dönemlerde eczacı ile vatandaşı karşı karşıya getirdi, bu son alınan kararda da karşı karşıya geldi. Hatırlayın, Cumhurbaşkanı "Maskeler bundan sonra ücretsiz satılacak." dedi, ertesi gün insanlar maskeye ulaşamadı. Markette, toplu ulaşımlarda maske takılması gerektiği ifade edildi ancak ulaşılamadı. Burada da hep eczacı tartışıldı; sonunda eczacının bulunduğu konum, yapı itibarıyla da bu virüsle ilgili tartışmaların en göbeğine geldi. Bugün sayısal olarak da baktığımızda, eczacılar, kendi imkânları içinde 100 bine yakın eczacı ve çalışanıyla birlikte, coronavirüs tehdidinde hastaneden sonra 2'nci yer hâlinde ve şu anda rakamlara baktığımızda da iki gün önce yaptığım konuşmada 3 eczacımızın vefat ettiğini söylemiştim; bugün o sayı 5 eczacıya çıktı, 20 eczacının virüse bulaştığını söylemiştim; o sayı 30'a çıktı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım efendim.
BURHANETTİN BULUT (Devamla) - Çalışanların sayısı keza aynı şekilde artmaktadır. Bizim, gerek partimiz olarak gerek toplumun beklentisi olarak talebimiz, tüm partilerin imzasıyla, herkesin istediği sağlıkta şiddet yasasının çıkarılması ve sağlık çalışanlarının -hiçbirisine burada ayrım yapılmadan- hepsini kapsaması. Hekimi, eczacısı, hemşiresi tüm sağlık çalışanlarının bu koruma şemsiyesinin içerisine alınması önem arz ediyor.
Hepinize çok teşekkür ediyorum.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)