| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 94 |
| Tarih: | 03.06.2020 |
AK PARTİ GRUBU ADINA YUNUS KILIÇ (Kars) - Evet, Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; tabii, tarım hepimizin hürmet etmesi gereken meşakkatli bir sektör ama ne yazık ki iklim şartlarına, çevreye son derece duyarlı, onlara açık da bir alan. Meşakkatli, sıkıntılı bir üretim yapıyor çiftçimiz ama doğal afet riski de tarımda her zaman olan bir şey. 46 il saydı milletvekili arkadaşlar, bunların birçoğunda şükürler olsun ki lokal hasarlar var, lokal sıkıntılar var. Bunlar bu yıla özgü bir şey de değil, hemen hemen her yıl bazı bölgelerde iklim şartlarına bağlı, dolu, fırtına, aşırı yağmur, sel gibi benzer sebeplerle bu tür ürün kayıplarımız olmakta.
Ne yapıyor Tarım Bakanlığı bu durumlarda? Çok hızlı bir şekilde tespit yapıyor. Bütün arkadaşlar aslında buna hâkimler. Hani "Hiçbir şey yapılmıyor." diyorsunuz ya, Bakanlık anında tespitlerini yapıyor, hatta şu kadar da iyi niyetli davranıyor: Onun ne kadar bir hasara tekabül ettiğini hesaplayıp hemen, anında ödemeyi yapmıyor, hasat zamanına kadar da bekliyor ki gerçek hasar miktarı ortaya çıksın. İlk tespitlerini yapıyor, valilikler acil yardım ödeneği talep ediyorlar ve bunlar kısa sürede çiftçinin eline ulaşıyor ama gerçek tespitler hasat döneminde yapılıyor ve çiftçinin hak ettiği kalan kısım da çiftçiye aktarılıyor.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Tüm çiftçileri kapsamıyor.
YUNUS KILIÇ (Devamla) - Şimdi, bu yıla has ayrı bir sıkıntı var saygıdeğer milletvekilleri. Aşırı ısınmadan kaynaklanan meyvelerdeki bu dökülme olayı bu yıla has bir sıkıntı. Konuşan milletvekili arkadaşlarımız da Fahrettin Bey de Cengiz Bey de söylediler, altmış yıldır böyle bir sıkıntıyla karşılaşılmamış ve görülmemiş. Hatırlarsanız, TARSİM, 2006 yılında AK PARTİ'yle geldi. Türkiye'de tarımsal alanda bir sigorta geleneği, bilgisi, donanımı yoktu. TARSİM'i biz getirdik ve hatırlayın, ilk geldiği yıl sadece dolu kapsam içerisindeydi, bugün 20-30'un üzerinde kalem var. Yani genişleyen bir alan ve biliyorsunuz, TARSİM'de yüzde 50 devlet desteği var. Ne yazık ki buna rağmen, yıllardır anlatılmasına rağmen hâlâ, şu anda sıkıntı çekilen alanlardaki sigortalılık oranı yüzde 20 ile 30 arasındadır, bazı illerimizde de hâlen, ne yazık ki yüzde 4'ler civarındadır.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - TARSİM destek vermediği için çıkıyor onlar.
YUNUS KILIÇ (Devamla) - Daha çok anlatmamız lazım, insanımızı TARSİM sigortasından yararlandırmayı becermemiz lazım.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Anlatmayın, sermayeyi destekleyeceğinize tarımı destekleyin.
YUNUS KILIÇ (Devamla) - Şimdi, TARSİM'de kayıtlı olan, primlerini ödemiş olanların uğramış oldukları zararlarla alakalı hiçbir sıkıntı çekmeyecekleri açık. Kimler bu sıkıntıyı çekecek? Sigorta yaptırmayanlar. Yine de, buna rağmen devlet, afet kapsamında değerlendiriyor, bu tespitleri yapıyor, acil yardım ödeneğinden destek veriyor, daha sonraki hasat döneminde de kalan kısmıyla alakalı destek vermeye devam ediyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayınız sözlerinizi lütfen.
YUNUS KILIÇ (Devamla) - Arkadaşlar, TARSİM -tekrar ediyorum- yüzde 50'si devlet tarafından karşılanan ve vatandaşın verdiği primin daha fazlasını afet hâllerinde vatandaşa ödeyen bir kuruluştur. TARSİM'i 2006 yılında biz kurduk, bugüne kadar toplamış olduğu primin miktarı 5,2 milyar liradır. Afetlerden dolayı vatandaşa ödemiş olduğu ne kadar biliyor musunuz? 6,5 milyar liradır. Yani TARSİM, aldığından daha fazlasını çiftçisine ödemiş olan bir organizasyondur. Ben buradan bütün çiftçimizi TARSİM sigortasından yararlanmaya davet ediyorum çünkü yüzde 50 devlet desteği burada var ve bu sıkıntılı zamanlarda... Ama şunu gene de söylemek lazım, ziraat zor bir sektördür ve devlet her zaman üreticisinin yanındadır, bütün zararları telafi edilecektir ve borçları da -sizin talep ettiğiniz gibi- ertelenecektir, taksitlendirilecektir diyor çiftçimizin tekrar yanında olduğumuzu ifade ediyor, saygılar sunuyorum.
Teşekkür ederim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)