GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ PARTİ Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:102
Tarih:18.06.2020

HDP GRUBU ADINA DİLŞAT CANBAZ KAYA (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biraz önce milletvekili arkadaşımızın söylediği, ben İstanbul milletvekiliyim Trabzon değil ama bu öneri üzerine konuşmuş olacağız.

Doğaya karşı işlenen suçlar yaşamımızı her geçen gün daha olumsuz etkilemektedir. AKP iktidarı boyunca, ekolojik denge ve yarar gözetmeksizin kâr kaygısıyla doğaya karşı büyük suçlar işlenmiştir. Tüm insanlığın ortak değerleri olan doğal, tarihî ve kültürel birçok bölge, yarısı oranında kapasiteyle dahi çalışmayan HES'lere kurban edilmiş durumdadır.

İnsanlığın ortak mirası on iki bin yıllık Hasankeyf, bu HES talanının en son can alıcı kurbanı olmuştur. Kaz Dağları'nda on binlerce ağaç, içindeki hayvan yaşamıyla birlikte altın uğruna yok edilmiştir. Bugün, Munzur Vadisi Millî Parkı ve Dağları altın madenciliğinin hedefinde, nehirleri HES tehdidi altındadır. Mega projeler uğruna Marmara'nın Kuzey Ormanları yok edilmektedir. Doğaya rağmen sınırsız bir gelişim, sürdürülebilir değildir. Artık, her ne yapılacaksa doğa yok sayılarak yapılamaz, ekoloji düşünülmeden hiçbir proje hayata geçirilemez.

Planlandığı günden beri büyük tartışmalara neden olan Karadeniz Sahil Yolu'nda, özellikle Doğu Karadeniz kıyısına yönelik birçok ekolojik suç işlenmektedir. Doğu Karadeniz Bölgesi, genelde her türlü arazi çalışması ve özelde de kara yolu yapımı bakımından oldukça zor bir bölgedir. Kıyı şeridinin önü deniz, arkası ise kıyıdan başlayarak yükselen sahile paralel dağlarla kuşatılmıştır. Bu dağların denize bakan yamaçlarında yağış yüksekliği fazladır ve bu yamaçlar sık aralıklarla kıyıya dik derelerle derin vadiler şeklinde yarılmıştır; vadi ve tepelerden oluşan çok düzensiz bir yüzey şekli oluşmuştur. Bu gerçekten hareketle, mevcut kara yolunun güzergâhı belirlenirken yolun tamamının kıyıdan geçmesi planlanmış, daha kötüsü, bölünmüş yol olarak yapılmakta olan Doğu Karadeniz Sahil Yolu'nun tamamen deniz doldurularak inşa edilmesi yoluna gidilmiştir.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Karadeniz Sahil Yolu gibi deniz doldurularak yapılan yollarda hem halkın kıyılardan yararlanması büyük oranda engellenmekte hem de sürekli taşkınlar, heyelanlarla çoğu zaman tahribatlara uğramaktadır. Bölge ulaşımının iyileştirilmesi bir gerekliliktir ancak bunu yaparken alanda çalışan bilim insanlarının, demokratik kitle örgütlerinin, çevre örgütlerinin ve bölge insanının görüş, uyarı ve beklentileri dikkate alınmalı ve her şeyden önce doğa merkezli bir planlama yapılmalıdır diyorum.

Teşekkür ederim. (HDP sıralarından alkışlar)