GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:43
Tarih:17.12.2012

CHP GRUBU ADINA ENSAR ÖĞÜT (Ardahan) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2013 yılı bütçesi üzerine Cumhuriyet Halk Partisi adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygılarımla selamlarım.

Şimdi, elimde getirdiğimi çok merak ediyorsunuz. Elimde getirdiğim, Sayın Bakanım, bu altındır. Doğuda şu anda saman altın, rengi de sarı kendisi de sarı. Onun için, ben burada çok konuştum, insan olarak çok konuştum, anlatmaya çalıştım, anlatamadım.

Ben, 12/12/2012 saat 12.00'de, arkadaşlar, uğur getirsin diye Ardahan'da Rasim Özer'in ahırına gittim. Ahırına gittim, hayvanlarına işte yem filan veriyordu, o arada inekler konuşmaya başladılar. Bana dediler ki: "Ya, sen hep konuşuyorsun ama bir de bizim dilimizden konuş, belki bizim dilimizden konuşursan anlarlar." Şimdi, ben elçiye zeval olmaz diye o ineklerin mektubunu getirdim. Evet, şiirler şöyle, şiirler:

"Kış geldi, kar yağdı kapandık ahıra.

Ot yok, saman yok, tezek de yapamıyoruz.

Sahibimiz bizden et istiyor, süt istiyor,

Kışın ısınmak için tezek istiyor.

Ot yok, saman yok.

Kar yağdı, aç kaldık kapandık ahıra.

Köylünün kalkınmasına Fransız kaldılar,

Gittiler Fransa'da şövalye oldular.

 

Banka icraları köylüyü canından etti.

Canlı ineğin kilosu 5 TL'ye gitti.

İki inek bir ton samana indi,

Elde kalanlar da kasaba gitti.

Köylünün kalkınmasına Fransız kaldılar,

Gittiler Fransa'da şövalye oldular.

 

Fransa'dan hayvan getirdiler, bizi bitirdiler.

Dışarıdan arpa getirdiler, otu bitirdiler.

İki inek bir ton samana indi,

Elde kalanlar da kasaba gitti.

Köylünün kalkınmasına Fransız kaldılar,

Gittiler Fransa'da şövalye oldular.

 

Atalarımız at sırtında muhteşem yüzyıl yazdılar,

Bunlar kurbanlık için Angus getirdiler,

Hastalıklı hayvanları millete yedirdiler.

İki inek bir ton samana indi,

Elde kalanlar kasaba gitti.

Köylünün kalkınmasına Fransız kaldılar,

Gittiler Fransa'da şövalye oldular."

ÜNAL KACIR (İstanbul) - Bunu inek mi diyor?

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - Evet, inekler diyor tabii canım, şahitlerim var. Fakir Yılmaz, gazeteci, ismini söylüyorum buradan. Ünlü halk ozanımız?

Evet, burada inekler konuşmaya başladı, artık insanların konuşmasını dinlemiyorsunuz, anlamadınız ne yapayım ben? İneklerin dilinden konuşmak mecburiyetinde kalıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli arkadaşlar, ünlü halk ozanımız Yener Yılmazoğlu da bunu duyunca, bununla ilgili bir şiir yazdı, bana gönderdi, bunu da okumamı istedi.

"Benim sözlerim Mehdi Eker'e.

Gel gör ki köylüyü nasıl bitirdiniz.

Borçlar icralık, evde şeker yok.

Gel gör ki köylüyü nasıl bitirdiniz.

 

Köylümüzün içinde ağır bir yara.

Anladım sizden olmaz ki çare.

İnek 500 TL, saman 1.000 lira.

Gel gör ki köylüyü nasıl bitirdiniz.

 

İthal dediniz Angusları getirdiniz.

Ucuz deyip besmelesiz yedirdiniz.

Elde ne varsa alıp götürdünüz.

Gel gör ki köylüyü nasıl bitirdiniz.

 

Seçimden seçime oy sandığına.

Tutarsız söz verdiniz gün ışığına.

Yılmazoğlu kandırdınız rey mantığına.

Gel gör ki köylüyü nasıl bitirdiniz.

Ölmeden kabristana götürdünüz."

Değerli arkadaşlar, şimdi inekler şu anda aç, gece eksi 25 derece, 30 derece oluyor. Ot yok, saman yok. Bu memleketi ota, samana muhtaç bıraktınız. Yani düşünebiliyor musunuz, Fransa'dan arpa ithal ediyorsunuz, Fransa'dan et ithal ediyorsunuz, Fransa'dan hayvan ithal ediyorsunuz, kendi köylünüzü batırıyorsunuz, gidip orada şövalye oluyorsunuz. Bu mantık mı, akıl mı, ne?

Şimdi bakın, burada, Ardahan merkez Gölgeli Köyü var, Gölgeli Köyü'nün muhtarı bir mektup yazmış. Bunu yerel basında da yazmış, orada da okudum. Gölgeli Köyü Muhtarı Osman Yılmaz diyor ki Sayın Bakanım: "20 tane inek var. 10 tanesini satarsam diğer 10 tanesiyle ancak onların karnını doyururum, diğer 10 tane de 7 veya 8 milyar civarında bir para yapar." Bir milletvekilinin maaşı etmiyor 10 tane inek. Evet, 10 tane inek bir milletvekili maaşı etmiyor, düşünebiliyor musunuz arkadaşlar köylünün durumunu?

Şimdi, burada Ziraat Odası Başkanımız Latifşah Sular da bir?

ALİM IŞIK (Kütahya) - Kaç genel müdür maaşı ediyor acaba, kaç genel müdür?

ENSAR ÖĞÜT (Devamla) - İşte?

Ziraat Odası Başkanı Latifşah Sular da bir basın toplantısı yaparak, Başbakanı rüyasında görmüş, padişaha benzetmiş "Padişahım, bu dünya sana da kalmaz." diyor.

Değerli arkadaşlar, şunu söyleyeyim: Hakikaten -zamanımız da azaldı ama- şu anda çiftçi, köylü perişan durumda. Bakın, burada hayvanlar ne diyor biliyor musun? "Bizim etimizi yiyorsunuz, insan haklarını savunuyorsunuz. Hayvan haklarını niye savunmuyorsunuz?" Evet, bunu söylüyorlar yani insanların karnını da  doyuran hayvan. İnsanların? Şimdi sizin oturduğunuz deriler de hayvan derisi, giydiğiniz ayakkabı da hayvan derisi ama hayvan hakları, bir şey yok; insan haklarına gelirken tamam. İnsan hakları ama hayvan haklarını da düşünün. Şu anda insan? Hayvanlar aç. Bakın, isim de veriyorum, Rasim Özer diyor ki, Ardahan merkez köyünden: "Ben ineklerimi doyuramıyorum. Günde 3 defa saman vermem lazımken 2 defa az az veriyorum. Hayvanların beni gördüğü zaman gözleri yaşarıyor." diyor. Hayvanın gözü yaşarır mı? Evet, oluyor. Şimdi, siz de canlısınız, onlar da canlı. Siz yemek yemeden durabiliyor musunuz arkadaşlar? Hayır, duramıyorsunuz.

Bakın, değerli arkadaşlar, şimdi burada Sayın Başbakanıma sesleniyorum, Türkiye Cumhuriyeti devletinin Başbakanısınız. Sayın Mehdi Eker, Türkiye Cumhuriyeti devletinin bakanısınız. Bir yeri sel vurursa, dolu yağarsa afet kapsamına alıyorsunuz. Şimdi, sizden rica ediyorum. Doğu Anadolu'yu afet kapsamına alın -bakın burada söylüyorum- yüz yıldan beri ilk defa hayvancılık dibe vurdu arkadaşlar. Sıkı durun şimdi, net konuşuyorum: Susuz Belediye Başkanı Ali Yeğin aradı, 1 hayvan, canlı inek, kilosu 3,5 liraya inmiş. Canlı ineğin kilosu 3,5 lira arkadaşlar, böyle bir şey olabilir mi? Bakın, isim veriyorum, Belediye Başkanı bunu söylüyor. Aradım başka arkadaşları da teyit ettim.

Değerli arkadaşlar, hakikaten Doğu Anadolu şu anda, televizyonlardan da görüyorsunuz, kar ve kış altında, eksi 25-30 derece yani erkekseniz gidin orada bir hafta kalın, ondan sonra bana söyleyin.

Değerli arkadaşlar, ben burada sizden istirham ediyorum, Sayın Bakandan da, Başbakandan da rica ediyorum, Doğu Anadolu, Kars, Ardahan, Iğdır, Erzurum, Ağrı, Van, Doğu Anadolu'daki hayvancılık bölgeleri, Türkiye'yi besleyen bölgeler afet kapsamı içerisine alınsın, orada vatandaşlara saman yardımı yapılsın.

Arkadaşlar, saman para ettiği için, saman yüksek fiyat para ettiği için hayvan fiyatı düştü. Hayvan para etmiyor, kasaba götürün, 3,5 lira canlı hayvanın kilosu ama kasapta et yine 30 lira, 25 lira yani böyle bir dengesizlik var, yani bu anlamda ben istirham ediyorum.

Bu bölgede şimdi bir de uygulaması var Tarım Bakanlığının, yüzde 5 faizle borçları erteledi arkadaşlar. Şimdi yem paralarını ödüyor, yem paralarından ertelenmiş borçlarını kesiyor. Yahu, kardeşim, sen bunu erteledin bir yıl, bir yıl sonra alacağın parayı şimdi niye alıyorsunuz? Niye o zaman erteledin, bir de yüzde 5 faizle? Bu anlamda, insanların bana iletilen sorunlarını iletmeye çalışıyorum.

Sayın Bakanım, siz Maliye Bakanısınız, Maliye bütçesine, bu yılki bütçeye sosyal yardımlaşmaya 9 milyara yakın, 8 milyar küsur bir para koydunuz; hayvancılığı, tarımı geliştirmek için de 9 milyar koydunuz. Yani milleti dilendirmek için ve milleti kendinize muhtaç kılmak için, el açtırmak için sosyal yardımlaşmaya ayırdığınız para kadar, hayvancılığa, tarıma para ayırıyorsunuz. Fransa'dan, Almanya'dan, Avusturya'dan, Uruguay'dan, Amerika'dan hayvan getiriyorsunuz, 3 milyara yakın dışarıya para ödediniz, kendi köylümüze para ödemiyorsunuz. Köylü perişan, sıkıntıda.

ÜNAL KACIR (İstanbul) - On senedir bunları anlatıyorsun, on senedir aynı sözler yahu.

ENSAR ÖGÜT (Devamla) - Değerli arkadaşlar, ben, kürsüye saygım olduğu için buraya koymayacağım ama bu samanın kilosu 1.200 lira olmuş Sayın Bakanım. Bu samanı zaman gelecek sizin maaşınız almaya yetmeyecek.

Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

TEMEL COŞKUN (Yalova) - Kaç kilo o?

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Öğüt.