GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:104
Tarih:24.06.2020

HASAN BALTACI (Kastamonu) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Yetmiş beş günlük aranın ardından yaklaşık dört haftadır bu Meclis çalışıyor. Dört hafta boyunca; Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanunu, Rekabetin Korunması Hakkında Kanun, şimdi de ikinci yargı paketinin devamı kapsamında bir kanun teklifiyle karşı karşıyayız. Şöyle bakıyorum; sanki bu ülkede işsizlik bitmiş, sanki bu ülkede ekonomik kriz çözülmüş, sanki bu ülkede kadınlar ve çocuklar güvende, sanki bu ülkede kadınlara ve çocuklara karşı şiddet uygulanmıyor, sanki bu ülkede gençler başka bir ülkede yaşama hayali kurmuyormuş gibi, her şey normalmiş gibi Meclis yasama faaliyetine devam ediyor değerli arkadaşlar. Yalnız, şu bir gerçek ki Meclisin gerçeği ile sokağın gerçeği arasında çok büyük bir fark var.

Bugün bu Mecliste yoğunluklu olarak, ağırlıklı olarak kadına şiddet üzerine birçok konuşma yapıldı. Biraz sonra bir fotoğraf göstereceğim. Şimdi, bu fotoğraf Kastamonu'da çekildi, cuma günü çekildi. Bu fotoğraf, bizim için bu Mecliste, bu Meclis kürsüsünde sadece bir örnek olabilir ama bu fotoğrafta bahsi geçen kadın Kastamonu Kırkçeşme Mahallesi'nde yaşayan Seher Yardımcı. Onun için bir örnek olmanın ötesinde bir fotoğraf bu fotoğraf. Seher Hanım cuma günü işten çıkıyor saat yedi civarlarında, güpegündüz, evine doğru gidiyor. Tam evine yaklaşacağı sırada hiç tanımadığı, arasında hiçbir husumetin bulunmadığı bir erkek tarafından öldüresiye dövülüyor değerli arkadaşlar. Mahallelinin yardımları sayesinde saldırgan yakalanıyor, polise teslim ediliyor. 27 ayrı suçtan sabıkası bulunan saldırgan, Seher'den önce 3 kadını daha darp ediyor, 1 çocuğu daha darp ediyor, mahallelinin yardımıyla polise teslim ediliyor. Seher hastaneye kaldırılıyor, Seher'in hastanede tedavisi devam ederken saldırgan serbest bırakılıyor. Daha Seher hastaneden taburcu olmadan, 27 ayrı suçtan sabıkası bulunan saldırgan sabah elini kolunu sallaya sallaya karakoldan çıkıyor, gidiyor. Kamuoyunun yoğun baskıları sayesinde bir gün sonra yakalama kararı veriliyor ama saldırgan şu anda bilindiği kadarıyla İstanbul'a kaçıyor, kimse de yerini tespit edemiyor.

Değerli arkadaşlar, bir an önce sokağın gündemine geri dönmemiz lazım. Seher için işlemeyen adalet "Düzeniniz batsın." diyen bir tır şoförü için işleyebiliyor. Seher için harekete geçmeyen yargı, Seher için harekete geçmeyen kolluk güçleri akşam "tweet" atanın sabah kapısını kırabiliyor. Seher için harekete geçmeyen yargı, milim milim hesaplayıp tam da 23 Haziran günü, yine kadın olan bir il başkanına sırf seçimi kazandı diye dokuz yıl ceza verebiliyor. Bu kürsüden bunun gibi birçok konuşma yapıldı. Ben bu fotoğrafı sizin vicdanınıza emanet ediyorum demiyorum. Son kez ve bir kez daha hatırlatıyorum, şunu söylüyorum: Kadın bedeni ve çocuk bedeni üzerine hiçbir iktidar inşa edilemez. (CHP sıralarından alkışlar) Buradan bütün Türkiye'ye şunu söylüyorum: Bizim iktidarımız bu düzeni değiştirmek uğruna kurulacak, bizim iktidarımız eşitlik üzerine, güven üzerine ve adalet üzerine kurulacak.

ENGİN ALTAY (İstanbul) - Sana da darbeci derler!

HASAN BALTACI (Devamla) - Bu ülkede kadınlar ve çocuklar özgür bir şekilde ve güven içerisinde yaşayabilecek. Bu ülkenin gençlerinin bu ülkeyi terk etmenin hayalini kurmayacağı bir iktidar yakındır. Olabilir, seçim kazanan herkese dava açabilirsiniz, seçim kazanan herkesi hapse atabilirsiniz, sizi eleştiren gazetecilere savcı daha mütalaasını hazırlamadan hâkimler tutuklama kararı verebilir ama ilelebet sürmeyecektir. Sizi kadınların ahı yıkacak arkadaşlar.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)