| Konu: | Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 113 |
| Tarih: | 14.07.2020 |
AYHAN EREL (Aksaray) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri, yüce Türk milleti; görüşülmekte olan kanun teklifinin 6'ncı maddesi üzerine partim İYİ PARTİ adına söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
15 Temmuz 1987'de, Mamak'ta C-5'te işkence görerek, hem de Kur'an okurken, namaz kılarken "Bizim çocuklar" dediği Amerika'nın çocukları tarafından katledilen, insan onuruna yakışmayan işkenceler sonucunda çok ağır hasta olmasına rağmen, böbreklerinin çalışmamasına rağmen hastaneye götürülmeyip, daha sonra ölümü yaklaştığında Dışkapı Mevki Hastanesine götürülen ülkücü şehit Hüseyin Kurumahmutoğlu'nu rahmetle, minnetle, şükranla anıyorum.
Görüşmekte olduğumuz maddeyle, askerî tabipliğin tercih edilebilirliğinin artırılması amacıyla, tabip ve diş tabiplerine ve sağlık astsubaylarına ilave sağlık hizmetleri tazminatı ödenmesi amaçlanmaktadır. Askerî tabip ve diş hekimlerine, askerî sağlık personeli ve sağlık astsubaylarına tazminat verilmesi öngörülmüştür. Askerî tabipliğin tercih edilebilirliğinin artırılması amaçlanmıştır. Bu düzenlemeleri yapmaktan ziyade, askerî tıp akademisinin ve askerî hastanelerin yeniden açılması gerekmektedir.
15 Temmuz alçak darbe teşebbüsünün hemen peşinden, apar topar GATA ve askerî hastaneler kanun hükmünde kararnameyle sivilleştirilerek Sağlık Bakanlığına bağlanmış, diğer bir ifadeyle kapatılmıştır. Bu süreçten sonra askerler artık sivil hastanelere yönlendirilmeye başlanmıştır. Geçen zaman içerisinde bu işleyişin güvenlik yönünden sakıncaları, askerî personel yönünden hayati bazı aksamaları ve gecikmeleri net olarak ortaya çıkmıştır. Türk Silahlı Kuvvetlerince icra edilen harekâtlar kapsamında muharebe sahasında, muharip unsurlarla birlikte askerî sağlık personeli görev yapmaktadır. Harekâtın seyri açısından, bu muharip unsurlarla birlikte hareket edenin diğer unsurlarla aynı savaş yeteneğine sahip olması gerekmektedir. Dolayısıyla, bir an önce askerî hastanelerin açılması askerlerimiz ve ordumuz için önemlidir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sayıları yüz bini aşan uzman çavuşların yıllardır birikmiş sorunları vardır. Bu sorunların çözümü ve uzman çavuşlara hakları konusunda söz verilmiş olmasına rağmen bugüne kadar bu sözler yerine getirilmediği gibi, bu kanun teklifinde de uzman çavuşlarımızın beklentileri maalesef karşılanmamıştır. Doğuda beş yıl görev süresini tamamlayan uzman çavuşlar, kaydırma birliklere verilerek tekrar doğuda görev yaptırılmaktadır. Subay ve astsubaylarımız rahatsızlandığında iki yıla kadar rapordan faydalanırken, en çok şehit ve gazi veren uzman çavuşlarımız üç aylık raporu geçtikleri takdirde sözleşmeleri feshedilmektedir. Bu kahraman sözleşmeli uzman çavuşlarımızın kaderi subay ve astsubaylarımızın iki dudağı arasına terk edilmiş durumdadır. Savaşta ve cephede en önde, ödülde en arkada duran kahraman vatan evlatlarımız uzman çavuşlarımızın atama yönetmeliğinin, 3600 ek göstergesinin, sağlık yönetmeliğinin olmamasından dolayı mağduriyet yaşamaktadırlar. Kahraman Türk ordusunun mensubu olmalarına rağmen orduevlerine girememektedirler. Evli personel, eşinden ve çocuklarından uzun zaman ayrı kalmaktadır. Uzman erbaşlara, bekçiye verilen haklar verilmemektedir. Bekçiye sağlanan bu haklar kahraman uzman çavuşlarımıza da sağlanmalı, beylik tabancıları verilmelidir. Kadro her seferinde dile getirilse de maalesef bugüne kadar kadro verilmemiştir. Evli uzman çavuşlarımız eşi doğum yapmadan önce babalık iznine gönderilmemekte, eşi doğum yaptıktan sonra ve hastane doğum raporuna göre babalık iznine gönderilmektedir. Bu kahraman evlatlarımıza otuz veya kırk beş günlük rapor verildiğinde -raporun kışlada geçirilmesi- raporu evinde geçirmek isteyen uzman çavuşlarımız, doktor raporunun üstüne "Raporu evinde geçirmesi uygundur." diye tekrar bir rapor almak durumunda kalmaktadırlar. Uzman çavuşlarımızın dertleri beş dakikaya sığacak kadar değil... Bir an önce vatan için, millet için, bayrak için, din için, diyanet için kanlarını sebil, canlarını heba eden bu uzman çavuşlarımızın problemlerinin çözülmesinin elzem olduğunu bildiriyor, hepinize saygılar sunuyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)