GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:6
Tarih:15.10.2020

HDP GRUBU ADINA MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ PARTİ grup önerisi üzerine söz almış bulunmaktayım. Sizleri ve kamuoyunu saygıyla selamlarım.

Değerli milletvekilleri, öncelikle şunu belirtmekte fayda var: Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde elektrik dağıtımı yapan şirketlerin hazırladıkları kayıp kaçak raporları gerçeği yansıtmamaktadır. Sanki Türkiye'de kullanılan kaçak elektriğin yarısı Doğu ve Güneydoğu Anadolu illerinde gerçekleşiyor da herkese bunun faturası kesiliyormuş algısı yaratılmaya çalışılmaktadır. Özellikle kayıp kaçak olduğu iddia edilen bölgelerde eski trafolar, elektrik direkleri ve eski hatların varlığı kayıp oranının zirve yapmasına neden olmaktadır. Kendi sorumluluğu olan enerji nakil hatlarının modernizasyonunu yapmayan, eski ve küçük çaplı trafolarla bölgeye elektrik vermeye çalışan DEDAŞ bu kayıp kaçağın bizatihi sorumlusudur. Global düzeyde, teknik olarak yüzde 7'lik kayıp bütün dünyada kabul edilebilir bir miktardır.

90'lı yılların sonlarında araştırmalar yapan Eskişehirli elektrik mühendisi bir dostum müfettiş olarak İstanbul'a teftişe gönderilmiştir. Bulduğu kaçak oranının sadece sanayi bölgesinde on günde 10 milyar TL yani bugünün 10 milyon TL'si olduğundan bahsediyordu. Bu dostum geri çağrılıp "İyi görev yaptın." denilerek teftişin durdurulduğunu anlatmıştı. Yine, ahbap çavuş ilişkileri ve iktidarın koruması altında faturalardan üç sıfır hatta altı sıfır silindiğinden de bahsederdi. O dönem kayıp kaçak oranı ise Türkiye'de yüzde 25 oranında idi. Peki, sorulması ve açığa çıkarılması gereken soru nedir? Üretilen toplam elektriğin yüzde kaçı doğu illerinde üretilmektedir? Üretilen toplam elektriğin yüzde kaçı doğu illerinde tüketilmektedir? Bunun açığa çıkarılması gerekir. Kayıp kaçağın enerji nakil hatları uzadıkça arttığı bir gerçektir.

Velev ki doğuda evsel kullanımda kaçak yüksek; bu insanlar yoksulluklarından, yokluklarından, her gün artan fahiş elektrik fiyatları yüzünden bu yola tevessül etmiş olabilirler. Peki, sermaye sahiplerinin, sanayicilerin kaçak kullanımına ne diyeceksiniz? Onların gerekçesi ne acaba?

EPDK'nin yüzde 40 oranında kaçak elektrik tespit edilen yerler için Dağıtım Sistemindeki Kayıpların Azaltılmasına Dair Tedbirler Yönetmeliği mevcuttur. Buna göre, kayıp kaçak olan yerlerde ölçme ve kayıt cihazı takılması var ama DEDAŞ bu husustan niçin muaf tutulmuştur? Diğer bölgelerde elektrik dağıtmakla yükümlü şirketler tüketiciye elektrik kesintisi durumunda tazminat ödüyorlar. DEDAŞ'ın yetersiz altyapısı yüzünden özellikle kış aylarında günlerce elektrik kesintileri yaşanmaktadır. Bu ölçme ve kayıt cihazlarından muaf tutulma aslında yetersiz altyapının itirafıdır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Gaydalı, tamamlayalım lütfen.

MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) - Bizler kaçak elektriğin değil, sorumluluğunu yerine getirmeyen şirketlerin faturasını ödüyoruz. Bunların araştırılıp gerçeklerin ortaya çıkarılmasını bizler de destekliyoruz. Buyurun, hodri meydan, gerçeklerle yüzleşelim; olaya at gözlüğüyle değil, geniş bir perspektiften bakalım.

Şimdi, bu önerge hazırlanırken bile gene rakamlarda değişik algı operasyonu var. Mesela Boğaziçinin 24,78 teravatsaat, Torosların 15,49 teravatsaat yazılırken niçin Dicleninki kilovatsaat cinsinden yazılmıştır? Bunun rakamı şişirmekten başka bir gerekçesi yoktur. Peki, şunu da ben sormak isterim: Dicle Elektrikin de teravatsaatte 22,1 terevatsaat tutuyor. Nüfus kesafeti ve sanayinin dağılımını düşündüğünüz zaman bu, Boğaziçinin bir altı, Torosların üstü oluyor, Toroslarda 15,49'ken Diclede 22,1; bence doğru bir rakam değildir.

Teşekkür ederim. (HDP sıralarından alkışlar)