| Konu: | Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 7 |
| Tarih: | 20.10.2020 |
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Ağrı) - Teşekkür ederim Başkan.
Değerli arkadaşlar, uzun süredir partimiz ciddi saldırılara ve operasyonlara maruz kalıyor. Demokratik siyasete yönelik bu saldırılar elbette ki yeni değil. Bu saldırılar bir konsept şeklinde sürüyor, sürdürülmek de isteniyor. 2019 yılında KCK adı altında siyasi operasyonlar düzenlendi. Yine, binlerce arkadaşımız, siyasetçi tutuklandı, ağır cezalarla karşılaştı. Şimdi, yine benzer bir konsept; bu sefer isim değişti, Kobani eylemleri gerekçe gösterilerek partimize operasyon yapılıyor; arkadaşlarımız tutuklandı, tutuklanmaya da devam ediyor.
Açıkçası demokratik siyasete, partimize yönelik bir kumpas siyaseti izleniyor. Her gün yeni bir senaryoyla karşı karşıya kalıyoruz. Bakın Kars Belediyesi gasbedildi. Şimdi, bu gasbı meşrulaştırmak için akla hayale gelmeyen senaryolar yazılıyor. Yani yandaş medya 7/24 yazılan, çizilen bu senaryoları kendileri çalıp kendileri de oynuyor. Ama bilin ki bu yalanlara, bu dolanlara artık kimse inanmıyor. Algı operasyonlarıyla siz bu toplumu ikna edemezsiniz, Kars halkını hiç ikna edemezsiniz. Size bir önerimiz var: Gidin, Kars sokaklarında dolaşın, bakın, Kars halkı ne söylüyor? Halk söylenen yalanlara değil, masabaşında çizilen senaryolara değil, gözüyle gördüklerine inanıyor. Bakın, Kars halkı neyi gördü? Şeffaf bir belediyecilik gördü, hizmet gördü; hırsızlığa, arsızlığa, yolsuzluğa izin vermeyen bir belediye anlayışı gördü; şeffaf bir belediyecilikle ilk defa tanıştı. Şimdi, belediyenin gasbıyla belediyelerinin kaynaklarının bir kez daha birilerine peşkeş çekileceğini biliyor, görüyor, onun için itiraz ediyor, onun için de bu yalanlara inanmıyor.
Bakın, Kars'ta bu yazılan, çizilen senaryoları inandırıcı kılmak için, korkuyu, kaygıyı büyütmek için bir operasyon yapıldı. İçerisinde 21 arkadaşımızın bulunduğu... Sabahın erken saatlerinde evleri basıldı, arkadaşlarımız gözaltına alındı, bizler de oradaydık. Arkadaşlarımız sekiz gün gözaltında tutuldu sonra mahkemeye çıkarıldı ve arkadaşlarımızdan 16'sı tutuklandı. Hani böyle senaryolar yazıp çiziyorsunuz ya, gidin, bakın o iddianamelere, birçok arkadaşımız 2010 yılında, 2013 yılında yürüttüğü demokratik siyasetten kaynaklı, katıldığı basın açıklamalarından kaynaklı tutuklanmış bulunuyor. Yine bu operasyonda gözaltına alınan HDP Kars İl Belediye Eş Başkanımız Cengiz Anlı'da tutuklandı, kendisini bir kez daha buradan selamlıyorum. Arkadaşımızın tutuklanma gerekçelerinden bir tanesi de parti meclis üyelerimizin arkadaşı araması. Yani Allah aşkına, bir parti meclis üyesi il başkanını aradığında bu nasıl suç olabilir? Siz yerele gittiğinizde, il teşkilatlarınızı ziyaret ettiğinizde il başkanınızı aramıyor musunuz? Siz başka birilerini mi arıyorsunuz? Ama bakın, işte, böyle saçma sapan suçlar icat ediliyor.
Benzer bir durumu, yine, Diyadin Belediyemiz gasbedildiğinde yaşamıştık. Diyadin Belediye Eş Başkanımız, öğrencilik yıllarında katıldığı bir etkinlikten dolayı bir zafer işareti yapmış, bundan kaynaklı tutuklandı ve belediyeye kayyum atandı. Yani, iflas etmiş tüccarlar gibi, yeni bir şey bulamayınca gidiyorsunuz, dolanıp duruyorsunuz, eski bir yerde bir dava, bir dosya bulabilir miyiz diye bunları gerekçe yaparak arkadaşlarımızı tutukluyorsunuz.
Yine, aralarında husumet bulunan aileleri barıştırmak, ara bulucu olmak suç olmuş. Bakın, toplumsal sorunlarla ilgilenmek ne zaman suç oldu? Her yerde siyasetçilere, kanaat önderlerine benzer şeyler, benzer talepler geliyor. Size hiç gelmedi mi? Belki, sizin böyle bir lüksünüz var ama ben biliyorum, Ağrı'da sizin siyasetçilerinizin ara buluculuk yaptığı onlarca dava var. Bana da onlarca kişi telefon açıyor, soruyor yani komşu kavgaları oluyor, aile içi anlaşmazlıklar oluyor, bu konuda gelip müdahil olmamızı, bu sorunları çözmemizi istiyorlar ve bizler de bunları yapmaya devam ediyoruz, devam da edeceğiz çünkü toplumsal sorunları çözmek, müdahale etmek suç değildir. Asıl suç bunlarla ilgilenmemek, bunlara kayıtsız kalmaktır.
Bakın, siz toplumsal realiteyi inkâr ederek aslında HDP'lileri, bizleri, arkadaşlarımızı tutuklamak için gerekçeler yaratıyorsunuz. Hatta, öyle bir rahatsınız ki çaldığınız minareye kılıf uydurmak, kılıf bulmak gibi bir derdiniz bile yok. Bunun adı keyfîliktir, siz keyfî davranıyorsunuz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
DİRAYET DİLAN TAŞDEMİR (Devamla) - Hukukun "guguk"a çevrildiğini herkes biliyor. "Adalet" partinizin tabelasında sadece yazılı bir isim. Dolayısıyla, adaletin, hukukun gerçek hayatta bir karşılığı olmadığını biz çok iyi biliyoruz. Sadece diyoruz ki, bari zulüm ederken akıl ve mantığa uygun, akıl ve mantık sınırları içerisinde kalın ki bizler de bu saçma sapan şeylerle uğraşmak zorunda kalmayalım.
Evet, siyaseten bizimle mücadele edemiyorsunuz. Öfke, hınç ve intikamla mantık sınırlarının dışına çıkıyorsunuz. Topluma en büyük zararı da bu yaklaşımınız ve aklınız yapıyor, bunu da bilin. Ama halkımız rahat olsun çünkü bütün bu yalan siyasetine, algı operasyonlarına karşı HDP var; yılmayan, dinmeyen bir umut var. HDP oldukça umut da var olmaya devam edecektir. 15 Ekimde 8'inci yılını dolduran partimize karşı gelişen büyük sevgi ve coşku var; sizlere rağmen, zulmünüze rağmen üye olarak bu coşkuyu kutlayan halkımız var.
Bir kez daha hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)