| Konu: | (2/1577) esas numaralı Tabii Afetlerden Zarar Gören Çiftçilere Yapılacak Yardımlar Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin doğrudan gündeme alınmasına ilişkin önergesi (4/94) münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 4 |
| Birleşim: | 11 |
| Tarih: | 03.11.2020 |
MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlarım; bu kanun teklifini, neredeyse iki yıl önce, Türkiye tarımında çok önemli bir yere sahip olan Hatay'da dolu ve sel mağduru olan Hataylı çiftçilerimizin zararlarının giderilmesi için vermiştim. Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunda iki yıldır nice kanun teklifleri görüşüldü, kabul edildi ancak Hataylı mağdur çiftçi için hayati derecede önemli olan bu kanun teklifi iki yıldır bekletiliyordu.
Değerli milletvekilleri, 2019 yılının Ocak ayında Hatay'da çok şiddetli yağışlar yaşadık. Her yaşanan bu yağışlar sonrası Tahtaköprü Barajı'nın kapakları açıldı. Bunun akabinde, Hatay'da 30 mahallemizi su bastı, binin üzerinde ev, ahır, mera, saman, hayvan yemleri sular altında kaldı; 30 binin üzerinde büyükbaş ve küçükbaş hayvan bundan olumsuz etkilendi, telef olanlar oldu; su altında kalan ekili tarım arazisi büyüklüğü 170 bin dönümü buldu. Bu büyüklükteki bir felaket karşısında ise tek yapılan çiftçinin borçlarının yapılandırılması oldu. Çiftçi yapılandırma istemiyor, çözüm istiyor çünkü yaşanan bu felaketin ana nedeni, taşkınları önleyecek barajların yıllarca bitirilmemesi yani iktidarın eksik ve yavaş icraatlarıdır. Dolayısıyla yapılması gereken, çiftçinin, üreticinin zararlarının tamamının devlet tarafından karşılanması. İşte verdiğim bu kanun teklifi de bunu amaçlıyor. Umarım, geç de olsa bu kanun teklifimin doğrudan gündeme alınmasını kabul edip en azından Hataylı çiftçilerimize yapılan bu haksızlığı gideririz. En azından diyorum çünkü Hataylı çiftçimize yapılan yanlışlar, haksızlıklar bununla bitmiyor. Bir defa, Reyhanlı Barajı'nın bitirilmemesi nedeniyle her yıl Hataylı çiftçi bu sel felaketini yaşıyor. Her yıl Tahtaköprü Barajı yağışlarla doluyor, kapakları açılıyor. Amik Ovası, buradaki ekili araziler haftalarca sular altında kalıyor.
Bir diğer konu, dış politikada yapılan yanlışlarla çiftçinin kırk yıldır iç talep fazlası ürününü sattığı ülkelerle ilişkiler gerildi, ilişkileri kesildi; Suudi Arabistan'a, Suriye'ye, Irak'a ihracat yapamaz oldu. Şimdi, çiftçinin ihracat yaptığı ülkelerle ilişkiler birer birer yine eksilmeye devam ediyor. Hatay'ın önemli ihraç kalemlerinden biri olan soğan, limon gibi ürünler zamansız, plansız bir şekilde ihracatta ön izne bağlı olan ürünler listesine alındı. İhracat anlaşması yapmış, sözleşme imzalamış olan çiftçinin ürünü depolarda çürümeye terk edildi. Ayrıca, tarımda üretimi değil ithalatı önceleme, tarım ürünleri ithalatında vergileri sürekli düşürme, tarımsal girdi maliyetlerini yükseltme, desteklemeleri zamanında açıklamama gibi yanlışlar Hataylı çiftçiyi de ve tüm Türkiye'deki çiftçilerimizi de perişan ediyor.
Bakın, değerli arkadaşlar, bilerek ya da öngörü eksikliğinden yapılan bu yanlışlıklar yüzünden tarımsal üretimden kopan çiftçi sayısı her yıl hızla artıyor. Sosyal Güvenlik Kurumunun verilerine göre Türkiye'de son on iki yılda kayıtlı çiftçi sayısı yüzde 49 düştü. 2008 yılında Türkiye'de 1 milyon 127 bin olan çiftçi sayısı 2020 Ağustos ayında 577 bine geriledi. Hatay'da ise SGK verilerine göre 2011'de 35.400 sigortalı çiftçi vardı; Ağustos 2020'de bu sayı kaça düştü biliyor musunuz, 11 bine düştü. Yani, dokuz yılda çiftçilerin yüzde 69'u tarımsal üretimden kopmuş oldu. Bu gidişle beş yıl sonra ne Türkiye'de ne Hatay'da, ne eken ne de diken çiftçi kalacak.
Bakın, arkadaşlar, bu resim Gobi Çölü'nden; toprağın olmadığı, gölgenin olmadığı çölde adamlar karpuz yetiştiriyor. Bu resim Arava Çölü'nden; tarım için elverişli bir iklim olmadığı hâlde biyodinamik tarımı geliştirmişler, yetiştirdikleri meyve ve sebzeyi dünyaya ihraç ediyorlar.
Bakın arkadaşlar, bu resim de Hatay'dan; toprağa beton dökülüyor, asfalt dökülüyor, yine de bitki fışkırıyor. Öylesine bereketli topraklarımız var.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sözlerinizi tamamlayın Sayın Güzelmansur.
MEHMET GÜZELMANSUR (Devamla) - Ama gelin görün ki bu bereketli topraklarda çiftçi hayatından bezdiriliyor, üretimden koparılıyor. Çiftçi borç batağında, traktörü, tarlası haciz altında. El insaf değerli arkadaşlar, tarımı bir çocuğa teslim etseniz bu kadar zarar vermez.
Değerli arkadaşlar, Hataylı çiftçiyi bulunduğu girdaptan kurtarmak için:
1) Reyhanlı Barajı'nı hemen bitirin.
2) Tahtaköprü Barajı'nı rehabilite edin.
3) Çiftçiye hasat döneminde elektrik faturası göndermeyin.
4) Destekleri zamanında açıklayın, zamanında ve tam ödeyin, kesinti yapmayın.
5) Sel mağduru çiftçinin zararını giderecek bu kanun teklifini lütfen kabul edin.
Desteğinizi bekliyorum, teşekkür ediyorum. (CHP ve İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)