GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:13
Tarih:05.11.2020

ARSLAN KABUKCUOĞLU (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 239 sayılı Kanun Teklifi'nin 12'nci maddesi üzerine söz almış bulunuyorum, yüce Meclisi saygıyla selamlarım.

İzmir depremi ve Hâkkari'de hayatını kaybeden işçimiz için ülkemizin başı sağ olsun. "1 Ekim 2020'de SGK'ye iletilen belgelerde adı kayıtlı olanlar, iş veya hizmet sözleşmesinin sona ermesini veya çalışıyor olmaları durumunda, özel sektör işverenine, kanun taslağının yürürlük kazanacağı tarihten en geç otuz gün sonra, müracaatları durumunda iş akdi devam ettikçe günlük 44 lira 15 kuruştan hesap edilerek işverenin, SGK'ye ödeyeceği tüm primlere mahsup edilmek üzere işverene İşsizlik Fonu'ndan destek olunur." denilmektedir. İşveren bu maddenin uygulanması sona erdiğinde prim ödettiği çalışanların yarısı kadar çalıştırmakla mükellef gözüküyor. Hâlbuki işveren bu insanlara prim verilirken çalıştırdıysa, bu kadar personel ihtiyacı varsa işin bitiminde yani prim ödemesinin bitiminde yine bu işçileri devam ettirmesi gerekir.

Yine, işveren tarafından ücretsiz izne ayrılanlara "Şirkette çalışıyor olmak kaydıyla ücretsiz izinde bulundukları süre kadar İşsizlik Fonu'ndan günde 39 lira 24 kuruş nakdî ücret desteği verilir." denilmektedir. Burada geçen tazminat miktarları 39 lira 24 kuruş, 44 lira 15 kuruş, 34 lira 34 kuruş gibi miktarlar. Müteahhitlere, kamu-özel ortaklığı kiralarına milyar milyar öderken işçilere nasıl oldu da bu kadar kuruş kuruş hesapladınız, ayrı bir muamma. Buna sarraf terazisi bile kaba kalır.

Ayrıca, işveren kayıtsız işçi çalıştırdığında, işçinin maddi hakları hariç tutulmak üzere SGK diğer haklarından feragat ediyor. Burada yapanın yaptığı yanına kâr kalıyor. "İşverene sigorta primi tahakkuk ettirilemez. Teşvik ve desteklerden yararlanmaya devam eder." denilmektedir. Bu maddeyle haksızlık meşrulaştırılmaktadır.

"1/1/2019, 17/4/2027 tarihiyle" tanımlaması çok gariptir. Birisi tarif ediliyor gibidir. İşe gireceklere sorduğunuz mülakat sorularına benziyor bu da. Devletin amacı işverene yardımsa böyle çok spesifik bir tarif yerine alacağı tüm primlerden mantıklı bir düşüm yapar ve bunu yine sağlayabilirsiniz.

TÜİK verilerine göre 2003 yılında kayıt dışı istihdam oranı yüzde 51,75 iken 2009 yılında yüzde 34,52'ye düşmüştür. Durum böyleyken Hükûmet kayıt dışı istihdamdaki düşmeyi devam ettirmek yerine, bu maddeyle kayıt dışılığı teşvik etmektedir. İşsizlik o kadar altından kalkılmaz bir hâle geldi ki devlet bugün için yaptığı uygulamalarla işçinin yarınını yok ediyor.

Teklif maddesinin sonunda da şöyle bir ibare var: "Bakanlık bu maddenin uygulanmasına ilişkin ortaya çıkabilecek tereddütleri gidermeye yetkilidir." denmektedir. Yapılan düzenleme o kadar karışıktır ki metni hazırlayan Bakanlık yetkilileri de bu zorluğun farkındadırlar. Hâlbuki normalde uygulama şudur: İllerde il teşkilatları bunu çözer, herhangi bir problem olursa mevzuatta, bunu çözer; çözemedikleri zaman da tabii ki Bakanlığa sorarlar. Burada adres doğrudan Bakanlık olarak gösterilmektedir.

Sayın milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında, elit bir ortamda bir yasa taslağı tartışıyoruz. Biz bu yasa taslağına karar verirken en az Türkiye işçi konfederasyonları kadar veya Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) ve Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC) kadar içselleştirmeliyiz. Özet olarak bu kurumlar diyor ki: "Esnek çalışmaya yönelik düzenlemelerle bir kısım işçilerin kıdem, ihbar tazminatları ve iş güvencesi hükümlerinden yararlandırılmamaları sakıncalıdır; çalışanlar arasında ayrımcılığa neden olacaktır. İş hukuku düzenlemeleri altüst edilmektedir. Bu durumdan en az 10 milyon işçi etkilenecektir." Maddeyi uluslararası temel çalışma standartlarının ihlali olarak görmektedirler. Uluslararası sendikalar "ILO Yüzüncü Yıl Bildirgesi'nde bahsedilen uluslararası mekanizmaları devreye sokacak faaliyetlerinizi desteklemeye hazırız." demektedirler.

Sayın milletvekilleri, 12'nci madde, yasa taslağının en sorunlu maddelerinden biridir. Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu, ITUC ve ETUC kadar empati kurmalıyız.

Sonuç olarak, bu maddenin yasadan çıkartılması gerekir.

Saygılarımla. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)