GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:4
Birleşim:13
Tarih:05.11.2020

HÜSEYİN ÖRS (Trabzon) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; kanun teklifinin 19'uncu maddesi üzerinde İYİ PARTİ Grubu adına söz aldım. Hepinizi en derin saygılarımla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, üzerinde konuştuğumuz 19'uncu madde menkul sermaye iratlarının düşük oranda ve stopaj yoluyla vergilendirilmesi hususunun on yıl daha uzatılmasını içermektedir. Bu maddeyle yapılmak istenen en önemli, şey, esas itibarıyla, bakıldığında, geçici madde kapsamında vergilendirilen menkul sermaye iratlarının süresinin uzatılmasıdır. Bu geçici madde on altı yıl önce düzenlenmiş ve şu anda beş artı beş yıl olmak üzere toplamda on yıl daha uzatılması amaçlanmaktadır. Bu ekonomik ortamda devletin gelire ihtiyacı varken, toplumun değişik kesimlerine doğrudan transfer yapma zarureti ortadayken faiz gelirlerinin vergilendirilmesine yapılan bu kıyağın devam etmesini doğrusu doğru bulmuyoruz. Ekonominin bu kadar sıkıntıda olduğu bir dönemde bununla ilgili yetki istenmesini son derece yanlış buluyoruz. Devletin gelire ihtiyacı var, devletin pandemiyle, ekonomik sorunlarla ve yoksullukla mücadele kapsamında kaynak kullanması lazım. Asıl yapılması gereken gerçek usulde beyana geçmektir ama bu yapılamayacaksa da bu stopaj oranlarının artırılmasının tartışılması bir zarurettir. Bütün dünyada yüksek gelir elde edenlerin daha fazla vergilendirilmesi konuşulurken faiz gelirleri başta olmak üzere, menkul sermaye iratlarının hiç vergilendirilmemesi veya çok düşük oranlarda vergilendirilmesi kamu vicdanını rahatsız etmektedir. Gelir eşitsizliğinin arttığı bu dönemde, geliri yüksek kesimin mutlak surette daha fazla vergilendirilmesi gerekmektedir.

Değerli milletvekilleri, teklifin birçok maddesinde Covid-19 nedeniyle süre uzatımı istenmektedir. Hatta teklifin genel gerekçesinde "Hazırlanan kanun teklifiyle tüm dünyayı etkisi altına alan coronavirüs salgınının istihdam üzerinde olumsuz etkilerinin azaltılması, salgın nedeniyle işçi ve işverenler üzerinde oluşan yükün sosyal devlet ilkesi gereğince paylaşılması ve giderilmesi, istihdamda devamlılığın sağlanabilmesi amacıyla destek tedbirler düzenlenmektedir." denilmektedir. Ancak Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıyı sadece Covid-19'a bağlamak ne derece doğrudur? Getirilen torba kanun teklifinde coronavirüs etkisiyle hiç ilgisi olmayan maddeler de mevcuttur. Peki, bunların gerekçesini nasıl izah edeceksiniz?

Değerli arkadaşlar, İşsizlik Fonu'yla ilgili de bir noktaya dikkatlerinizi çekmek istiyorum. Teklifte görülmüştür ki bütçeden karşılanması gereken birçok harcama İşsizlik Fonu'na yüklenmiş, hâliyle fon kaynağı son derece azalmıştır. 2021 yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'na göre 2019 yılında 131,5 milyar TL olan fon varlığının 2020 yılında 92,5 milyar TL'ye düşmesi öngörülmektedir.

Değerli arkadaşlar, unutmayalım ki İşsizlik Sigortası Fonu işçilerin fonudur. İşçilerin işini kaybetmeleri durumunda onlara bir güvence amacıyla kurulmuş; onların, devletin, işverenin primleriyle oluşturulmuş bir fondur. Ama bugün görüyoruz ki rastgele harcamalarla işçinin bu hakkı âdeta gasbedilmektedir.

Bir başka hususu da arz etmek isterim, devreden katma değer vergisi tutarlarının mükelleflerin vergi ve prim borçlarına mahsup edilmesi Covid-19 salgının oluşturduğu ekonomik krizin etkilerinin hafifletilmesi amacıyla işletmelerin finansal olarak desteklenmesi açısından oldukça önemli bir kaynak aktarımıdır. Devletten katma değer vergisi alacağı olan mükelleflerin bu alacaklarının devlete ödeyeceği vergi ve prim yükümlülüklerinden mahsup edilmesi gerekmektedir. Firmaların devletten yaklaşık 200 milyar TL KDV alacağı vardır. Finansmanın bu kadar zorlaştığı ve faiz oranlarının arttığı ortamda firmalar bu alacaklarını alamadıkları için zora girmişlerdir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

HÜSEYİN ÖRS (Devamla) - Şu anda bu paralar nakit olarak iade edilemiyorsa hiç olmazsa firmaların bu alacaklarının ödeyeceği vergilerden düşürülmesi çok haklı bir taleptir.

Bu çerçevede, krizin olumsuz etkilerinin hafifletilmesinde önemli bir katkı sunacağını düşünerek İYİ PARTİ Ankara Milletvekilimiz Sayın Durmuş Yılmaz ve Samsun Milletvekilimiz Sayın Erhan Usta'nın imzalarıyla verdiğimiz değişiklik önergemiz maalesef, iktidara mensup arkadaşlarımızın oylarıyla reddedilmiştir. Muhalefetten gelen her öneriyi "Benim dediğim dedik, çaldığım düdük" mantığıyla reddeden anlayışınızın son bulduğu, sorunlara ortak akılla çözüm arandığı yasama faaliyetlerinin yaşanacağı günlerin özlemiyle hepinize en derin saygılarımı sunuyorum. (İYİ PARTİ sıralarından alkışlar)